3-4 gündür yem yemiyorlar
yumurtlamaydı,vatoz problemiydi derken onları hallettik ki bir baktım yem yemiyorlar. 3 gün oldu yeme gelmiyorlar. Çok isteksizler yemi attıktan bir süre sonra bir kaçının biraz yediğini gördüm ama çok iştahsızlar. Ev yapımı yemi de yemediler. (sanırım sarımsağı çok kaçırmışım sevmemişlerdi onu zaten yenisini yapıcam) yem yememenin dışında bir sıkıntı yok. Saklanma agresiflik falan. İştah açacak önerebileceğiniz birşeyler var mı ?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
balıklarım ortalama bir yaşındalar. 8-9 cm den 13-14 cm kadar daha önce böyle bir problem olmamıştı. Ama iç parazit belirtilerine baktım bir kaç kere jel tarzı dışkılama oldu saydam. Biraz hareketlerde azalma bir yerde toplanma da bugün başladı bugün yine çok iştahsızlardı.
eğer iç parazitse diye tevadi şekline baktım balığın ağzından ilaç vermek gibi yöntemler var ama benim bütün balıklarım aynı durumda gibi hepsine tek tek mi tedavi uygulamam gerekiyo bildiğiniz etkili bir yöntem var mı dış parazit için.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Discus Hastalıklarında ISI tedavisi
Isı tedavisi:
Isı tedavinin tesiri discusun mukoza üretiminin yanı sıra genel metabolizmanın hızlanmasına ve bağışıklık direncinin artmasına yol açar. Memelilerin ateşlenmesi ile kıyaslanabilir. Kılavuz değer olarak balığın alışık olduğu su sıcaklığını 10°C yükseltmek gerekiyor. Balığın türüne göre bu değer değişebilir. Yalnız bu 30°C de beslediğimiz discuslarımızın 40°C ye dayanacağı anlamına gelmez. Isının yükselmesi oranı ile balığın oksijen ihtiyacı neredeyse iki katına çıkar, aynı zamanda kanın taşıyabileceği oksijen miktarı düşer ve suyun ısısı yükseldikce suda cözünmüş oksijen değeride düşer. Üst sınır 35°C 'yi geçmemeli, bu sıcaklığa coğu balık türleri dayanamazlar. Böyle aşırı sıcaklıklarda fizolojik dengenin tekrar normala dönmesi haftalar alabilir. Isı tedavisinin discusa verdiği yük küçümsenemiyecek kadar ağır.
Discus ısı tedavisinden dolayı çok zorlandığı için bu yöntemi gerekmediği takdirde uygulamamak gerekiyor. Isı tedavisi bağırsak parazitlerine karşı uygulanır ve burda uygulamak mantıklıdırda. Balığın dışkısı beyaz olur ve iştahsızlık görünür. Ichtyoya karşıda uygulanabilir, sıcaklık beş gün için 32 ile 34°C seviyelerine yükseltilir ve sonra sıcaklık yavaşca (bir hafta) düşürülür. Parazitlerin gelişimi hızlanır ve taşıyıcıdan daha erken düşerler, sıcaklığın etkisinden dolayı oksijen yetersizliğinden ölürler. Costiaya karşıda ısı tedavisi uygulanabilir, discusun mukoza üretimi ve bağışıklığı artar. Isı tedavisi her türlü solungaç hastalıklarına karşı kulanılmamalı, Oodinin solungaçlara da yayıldığı için ısı tedavisi uygulanmaz. Discusun organisması ısı tedavisinden zorlandığı için ısıyı yavaş yavaş 2-3 günde 6-7°C yükseltmek (max.35°C) ve akvaryumu çok iyi havalandırmak gerekiyor. Sıcaklık beş gün boyunca sabit tutulur ve ilk günlerde yemlense bile çok az ve ballast (safra) değerleri yüksek olan besinler sunulmalı. Akvaryumda oksijen değeri sıcaklık nedeniyle çok az çözünmüş durumda, yemlemede zaten düşük olan oksijen oranını dahada düşürür. Tedavinin bitmesine yakın discusların iştahları tekrar yerine gelmesi gerekiyor, yoksa tedavi birkaç gün daha uzaltılabilinir. Tedavi sona erdikten sonra ısı tekrar yavaşca düşürülmeli, günlük bir derece kadar...
Balık hastalıklarında yaşanan kayıplar genelde balığın yakalandığı hastalıktan değilde tedaviden olmaktadır. Bundan dolayı iyi takip ederek karar verip gerekli ürünleri gerekli dozajda kullanılmasını tavsiye edeceğim.
Umuyorumki sağlıklı haberlerinizle buluşuruz...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Discus Hastalıklarında ISI tedavisi
Isı tedavisi:
Isı tedavinin tesiri discusun mukoza üretiminin yanı sıra genel metabolizmanın hızlanmasına ve bağışıklık direncinin artmasına yol açar. Memelilerin ateşlenmesi ile kıyaslanabilir. Kılavuz değer olarak balığın alışık olduğu su sıcaklığını 10°C yükseltmek gerekiyor. Balığın türüne göre bu değer değişebilir. Yalnız bu 30°C de beslediğimiz discuslarımızın 40°C ye dayanacağı anlamına gelmez. Isının yükselmesi oranı ile balığın oksijen ihtiyacı neredeyse iki katına çıkar, aynı zamanda kanın taşıyabileceği oksijen miktarı düşer ve suyun ısısı yükseldikce suda cözünmüş oksijen değeride düşer. Üst sınır 35°C 'yi geçmemeli, bu sıcaklığa coğu balık türleri dayanamazlar. Böyle aşırı sıcaklıklarda fizolojik dengenin tekrar normala dönmesi haftalar alabilir. Isı tedavisinin discusa verdiği yük küçümsenemiyecek kadar ağır.
Discus ısı tedavisinden dolayı çok zorlandığı için bu yöntemi gerekmediği takdirde uygulamamak gerekiyor. Isı tedavisi bağırsak parazitlerine karşı uygulanır ve burda uygulamak mantıklıdırda. Balığın dışkısı beyaz olur ve iştahsızlık görünür. Ichtyoya karşıda uygulanabilir, sıcaklık beş gün için 32 ile 34°C seviyelerine yükseltilir ve sonra sıcaklık yavaşca (bir hafta) düşürülür. Parazitlerin gelişimi hızlanır ve taşıyıcıdan daha erken düşerler, sıcaklığın etkisinden dolayı oksijen yetersizliğinden ölürler. Costiaya karşıda ısı tedavisi uygulanabilir, discusun mukoza üretimi ve bağışıklığı artar. Isı tedavisi her türlü solungaç hastalıklarına karşı kulanılmamalı, Oodinin solungaçlara da yayıldığı için ısı tedavisi uygulanmaz. Discusun organisması ısı tedavisinden zorlandığı için ısıyı yavaş yavaş 2-3 günde 6-7°C yükseltmek (max.35°C) ve akvaryumu çok iyi havalandırmak gerekiyor. Sıcaklık beş gün boyunca sabit tutulur ve ilk günlerde yemlense bile çok az ve ballast (safra) değerleri yüksek olan besinler sunulmalı. Akvaryumda oksijen değeri sıcaklık nedeniyle çok az çözünmüş durumda, yemlemede zaten düşük olan oksijen oranını dahada düşürür. Tedavinin bitmesine yakın discusların iştahları tekrar yerine gelmesi gerekiyor, yoksa tedavi birkaç gün daha uzaltılabilinir. Tedavi sona erdikten sonra ısı tekrar yavaşca düşürülmeli, günlük bir derece kadar...
Balık hastalıklarında yaşanan kayıplar genelde balığın yakalandığı hastalıktan değilde tedaviden olmaktadır. Bundan dolayı iyi takip ederek karar verip gerekli ürünleri gerekli dozajda kullanılmasını tavsiye edeceğim.
Umuyorumki sağlıklı haberlerinizle buluşuruz...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Ağızdan flagyl uygulaması ile alakalı şahsi görüşümü belirtmek isterim. Bu konuda her daim benim şahsi görüşüm denemeleri yapılmış akvaryum ürünlerinin akvaryum canlısı hobicileri tarafından kullanılması yönündedir. Bunun sebebi ise hobi vesilesi ile çok fazla kişi ile diyologta olmam. Ve genelde paylaşılan balığın kaybına vesile olan durumlar. Tedaviden ziyade uygulama kayıpları yaşayan epeyce çok insan oldu ,uamrımki kimse kayıp yaşamaz.
Ağız yolu ile uygulama yapmaya eğer karar verilirse yapılması gereken ilaçtan ziyade uygulama şeklidirki burada bence gerçekten profesyonel müdahale gerekmektedir. Bunu katadrel diyede adlandırılan , tüp bebek tedavisinde kullanılan ucu silikon hortumlu şırınga ile yapmanız olumlu olacaktır. Eczanelerdeki şırıngalarla bu işte sıkıntı yaşanacağı ile ilgili düşüncemse ; öncelikle balığın yutak kısmını geçmiş olmanız ve sindirim siteminin başlangıcı olan bağırsak yoluna ilacı direkt iletmeniz gerekir.Dahada açıkçası solungaç kapak mesafesini aşan ince bir boruyla girmeniz gerekir. Yoksa sıktığınız ilaç yutaktan geçmiyecek solungaçlardan akacaktırki buda solungaçların irite olmasına sebebiyet verecek sıkıntı dahada büyüyecektir. Solungaçları kapatırım oldu denirse buda anlamsız bir cevaplama şekli olacaktır. Vakumlanmadan kapanan iki cismin arasında üçüncü mataryel bulunmazsa sıvı geçişi olacaktır. Şırınga ile uyguladım oluyor şeklinde bir cümleyede şahsen ben gündelik yaşamda işim gereği (mühendislik), yaptım oldu şeklindeki olgulara sıcak bakamıyorum. Bu şekilde kabullenmeler olsa zaten bölümlerin yaşamda ayrılıp verilen emeklere araştırmalara gereklilik yoktu...
Forum ailemizde genel oalrak hobici olan insanlar bulunduğundan dolayı genelde uygulaması daha kolay (bıktırmamalı) ve geçerliliği bilim ışığında ispatlanabilen (bilim inancıyla tatmin duygusu) içerikli paylaşımlarda bulunuyorum. Bunun doğru olduğunuda düşünüyorum.
Balıklarda özellikle discusta stres faktörünüde düşünerek tedavi veya şartları iyileştirme noktasında balığın kepçe ile yakalandığında yaşayacağı stres ve gerek kepçede gerek elde tutulmasında koruyuculuğuda olan mukoza tabakasındaki hasarıda göz ardı etmemek lazım.
Emin olunki ısı tedavisinin ve ağız yolu uygulamasının balıktaki sıkıntısı yüzeysel açıkladığımca karşılaştırılamayacak boyuttadır.
Burada paylaşımdaki amacım forum ailemizi takip eden bir çok arkadaşımız benzer sıkıntıları yaşadığında yada merakıyla okuduğunda bilgilere daha detaylı ulaşabilsinler. En azından yaşadıkları sıkıntıyı aşarken yaşadıkları sıkıntıları aşmanın detaylarıyla içeriği incelemede olduğunu görebilsinler.
Saygılarımla...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Sağlıklı balıklar ...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
ahmet beyin ve ercüment beyin yazılarını okudum. Flagy etkili bir yönteme benziyor fakat bu konuda tecrübesizim. Açıkcası korktum diyebilirim. Birde ahmet beyin şırınga seçimi ile ilgili yazısını okuyunca balıklara zarar verebilirim diye de düşündüm. Hala yem yemiyorlar. Isıyı kademeli olarak arttırmaya başladım. Şuan elimden gelen bu ve umarım balıklarım zarar görmeden hastalık dönemini atlatırız. Ayrıntılı bilgi için çok teşekkürler. .
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir