Akvaryum Canlılarına Canlı Yem Verme

(Öncelikle telefondan yazdigim icin harf karakterlerinden dolayi özür dilerim)

Doga kanunlarindan, predatör zincirden bahseden sevgili forum üyelerimiz;

Burada tartisilan, hangi canliya nasil yaklasildigi veya bakildigi-beslendiginin legal veya illegal olusu olmamali. Eger bu foruma üye isek, bu yazilanlari okuyor isek sorumlulugumuzda olan bir canli var demektir. Herkesin de canlilara yukledigi anlam farklidir, hele vicdani boyutu cok farklidir.

Canli yem mevzusuna katilan olabilir, gerekli gormeyen de.. Fakat su bir gercek ki biz, dogayi taklit etmenin yanisira ayni zamanda yonlendiriyoruz da. Dogada karnivor canlilarin nasil avlandigina kimse yorum yapamaz evet; "doga kanunu" tamlamasi son noktayi koyar. Fakat bu canlilari biz zaten dogalarindan alip tonluk bile olsa camekanlara koyarak dogalarina aykiri davraniyoruz. Hangimiz 10 cesit yem alip baliklarin karsisina dizip "bugün hangisini yemek istersin?" diye soruyoruz? Eger onun her turlu fiziksel gereksinimleriyle beraber besin zincirini de yapay ortamda degisiklige ugratiyorsak, nefes alan bir canliyi kendi ellerimizle kendi canlimizin "daha saglikli olmasi adina" agzina vermek isin tamamen kisisel boyutudur.

Besledigimiz bu canlimiz kendi dogasinda baska canlilara karsi mucadele verir ve kaybeden zaten digerine yem olur. Fakat kendi irademiz ile cüsse olarak dahi karsi koyamayacak bir canliyi (üstelik cebimize de uygun!) onun dogasina birakmak besin zincirine kendi ellerimizle sekil vermek oluyor ki zaten dogalligin disinda bunlar.

Verilmesinin elestirilebilirligi kadar verilmemesinin de elestirilme payi vardir ve bunu "ritüel" tabiri ile dini degerlere dayandirmak bence de sapla samani corba etmekten öteye gecmez. Burada hepimiz heterotrof canli olarak boyutu beslenme kaynaklarina dayandirmak da dogru degil. Çunku kimse hayvan haklarini zaten kosulsuz koruyabildigini iddia edemez!

Kendi adima, izafi olan ve "vicdan muhakemesi" sorgusuna acik bu tür mevzularin tartisilmasinin kimseye forumun amacinin dahilinde bilgilendirme adina bir sey kazandirmayacagini dusunerek, forumdaki iletisim ve bilgi alis verisinin daha saglikli devam etmesi acisindan bu konunun kapatilmasini, konuyu acan Sayin Refet Bey'den rica ediyorum..

Saygılarımla..[EDIT]Emyy,2016-08-03 23:28:59[/EDIT]

Canlı, Öldürmek, Ölüm...
Dışarıya show yapan, sonradan öğrendiğimiz , başkasına kendimizi GÖSTERMEK, için düşünmeden kullandığımız kelimeleri bir tarafa bırakırsak . doğuştan gelen etik kurallarımız çerçevesinde konuyu sadece kendi içimizde değerlendirebilsek Doğru ortaya çıkar zaten. Herkeste olan ama dış etkenlere maruz olma oranında körelen [K]Vicdan[/K] insana doğruyu gösterir.

Bu konu bu hobinin asla bitmeyecek ve aynı zamanda da uzlaşılamayacak konusudur sanıyorum. Çünkü asla mutlak doğruya veya genel geçer bir kanıya varılamayacak. Sonunda da bazı insanlar birbirini kıracak. Genelde böyle neticelenir malesef. [:)]

Ben 2-3 aydır yırtıcı akvaryum balıklarına bakıyorum. Arrowana, bıçak, bişir, peacock bass, florida gar....vs. Henüz küçük olan iki türüm canlı yem hariç hiçbir besini kesinlikle kabul etmiyor, ölü balık veya dondurulmuş olanı da yemiyorlar. (Diğerleri büyük ve dondurulmuş etleri alıyorlar) Belli bir boya gelip sağlamlaşana kadar canlı yeme devam edeceğim. Sonrasında ise zorla da olsa dondurulmuş ete alıştırabilmeyi umuyorum.

Canlı yem veriyorum, ancak bunu başka yem kabul etmeyen balıklarıma veriyorum, diğerlerine kesinlikle vermiyorum, inşallah alıştıkları zaman da bir daha hiçbirine canlı yem vermeyeceğim. Normalde canlı yem ihtiyacı diye bir şey olduğunu düşünmüyorum, aynı besin o canlının ölüsünde de var. Ancak avlanma içgüdüsü, yiyeceğin hareket etmesini beklemek vs gibi durumlar var, bunlar da canlımız açlığa tahammüllü hale geldikten sonra halledilebilecek durumlar.
Verdiğim canlı yem gölden tuttuğum yavru balıklar. Aynı balıkları veya benzeri canlıları balığa gittiğimizde oltaya takıyoruz veya onlarla balık tutuyoruz (ihtiyacımız olmadığı halde). Daha önce yazılanlarda da benzer bir sürü örnek var.

Bir canlının zaruret olmadan, sırf parçalanmasını izlemek için ölümüne izin veren ve bundan zevk alan "bence" ruh hastasıdır. Bunun dışında zaten dünyadaki bütün diğer canlılar hobide veya değil bizim çeşitli ihtiyaçlarımız için yaratılmıştır.

Sonuç olarak ben yaptığımı yanlış görmemekle birlikte yine de vicdani olarak beni biraz rahatsız eden bir uygulama yapıyorum. Beni buna iten durumlar ortadan kalktığında da bu uygulamayı inşallah yapmayacağım.

Açıkçası benim de kafamı kurcalayan bir konu, sıkça da tartışılıyor. Düzenli olarak atemia ve su piresi kullanıyorum ama içim tam anlamıyla rahat diyemem.
Özellikle su pirelerini sevmeye başladım. Görünüşleri, yüzme şekilleri, sürekli elimin altındalar, gözlemleyip büyütüyorum. Discuslarıma, sajicalarıma, kakadularıma verirken içim çok rahat değil...
Forumda bir yavru lepistes vakası yaşandı yakın zamanda, hem emin olamadığım için hem de tartışma seviyesinden dolayı girmek istemedim. Bu konuda şunu söyleyebilirim, yavru balık vermek kesinlikle yapabileceğim veya tasvip edebileceğim bir şey değil.
Özet geç derseniz; yaygın olarak kullanılan canlı yemlerin balık büyütmedeki etkisi, balıklara olan faydası tartışılamaz ama kullanırken içim çok da rahat değil. "Doğayı taklit etmek" ve "tabiatta zaten bunları yiyorlar" kalıplarıyla kendimi motive etmeye çalışıyorum. [EDIT]muratdeg,2016-08-04 09:24:48[/EDIT]

Bu hobi ne kadar iyi yaparsak yapalım doğal şartlarını tam oluşturamadığımız için küçük veya büyük bir şekilde canlılara eziyet oluyor. Hobiyi çok seviyorum ama içim bu konuda rahat değil.

Bence olaya şu açıdan yaklaşmak lazım; örnek veriyorum challenger isimli balığı besliyorsunuz, bu balık kuru yemle beslenebiliyor yanında verdiğiniz tavuk ciğer vb. gibi yemleride yiyor ve sağlığı da yerinde. Siz bu hayvana sırf izlemek için ya da ne yapacak bakalım diye meraktan japon balığı atıyorsanız, ve yaşınızda ergenlik çağlarına yakın değilse ve yaptığınızdan zevk alıp tekrar yapmak istiyorsanız çocukluğunuza inmek gerekli bence[:geek:]

Konuyu hortlatmak gibi olacak ama kendi düşüncemi yazayım canlı yemi parçalandığını veya öldüğünü görmek için veriyorsanız etik değildir ama balıklarınızın daha formda olması için veriyorsanız etiktir bence sonuçta sonuçta insanlık kendi ihtiyaçları için hayvan çiftikleri kurdu ve ordaki hayvanları sadece etinden sütünden faydalanmak için besliyorlar ve biz de tüketerek destek oluyoruz.Bizde balıklarımız tüketsin diye pire tankları veya artemia çıkartma setleri alıyoruz kendi düşüncem doğrultusunda iki durum arasında pek fark yok canlı yem bazı özel durumlar hariç zorunluluk değildir ama kuru yeme kıyasla balıklar için daha besleyicidir kullanıp kullanmamak kişinin etik anlayışına bağlıdır örnek vermek gerekirse kedilerin normal bir davranış gibi öldürüldüğü bir toplumda büyürseniz kedi öldürmek size normal bir davranış gibi gelir veya sineklerin çok değer gördüğü bir toplumda büyürseniz karşınızda birinin sinek öldürmesi vahşice gelir canlı yem vermek kişinin etik anlayaşına göre değişir örnek vermek gerekirse bazı kişilere göre su piresi artemia ve vermek doğalken karides balık beya veya fare vermek yanlıştır kimisine göreyse tam tersi olabilir