Bedava balık baldan tatlı olmuyormuş!


Koksal GurkanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 6973
Koksal GurkanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 15:23
Hobinin farklı seviyelerindeki kişiler zaman zaman tür değişikliği arayışına girerler. Kimi meraktan, kimi arayıştan, kimi modaya uyarak, vs vs farklı türleri isterler. İthalatçı getirsin, akvaryumcu satsın, birileri üretsin ve uygun fiyata versin, hatta üretip bedava dağıtsın ki yaygınlaşsın...

Bugüne kadar bir çok farklı örnekte görüldüğü üzere gerçekten nadir türler Türkiye'ye geldi, üretildi, hatta bedava dağıtılması için ilanlar verildi. Maalesef o türlerin peşinde koşan kişiler balıklar piyasaya çıkınca, hele bir de bedava dağıtılacak duruma gelince elini eteğini çekti. Peşinden koştukları balıklara neredeyse "tü kaka" diyecek konuma geldiler.

Olmayan balığı aramanın temel nedeni neler olabilir?

1. Gerçekten türe olan ilgi ve merak
2. Başkasını kıskandırma amacıyla olmayanı arama (İlk bende olsun hevesi)
3. Yaygın olmayan türü elde edip üretip para kazanma isteği
4. Birilerinden veya bir yerlerden adını duyup, modaya uyup arayışa girme durumu

Bunların dışında çok da fazla bir neden de yok gibi duruyor. Aslında bir çok neden sayılabilir ama işin köklerine inildiğinde yine temel nedenlerden birine denk gelecektir.

Eğer ilgi ve merak dışında bir nedense anında konudan uzaklaşılıyor. Maalesef ki çoğu kişi hep de bu kısma dahil oluyor. Hakkını vererek ilgilenen, hevesli olan, merakı olup bulduğu zaman kaçırmayan, hatta bulmak için özellikle peşinde koşan kişilerin sayısı hobicilerin toplamına göre oldukça düşük bir oranda kalıyor.

Konunun tartışma kısmına gelirsek, bu kadar peşinde koşma işi ve sonra da almayıp uzak durma işi neden bu kadar yaygındır?
Herkes bu kadar paragöz mü oldu?
Önce destek sonra köstek şeklinde bir tepkiden referansla herkes mi bu kadar birbirini satar oldu?

Son yorumlarım belki çoğu kişiye ağır gelebilir ama nedenini düşünmek lazım. Bulamadığınız balıkların piyasada olmamasının sebebi getirilmeyişi veya üretilmeyişi mi? Yoksa getirilmesi veya üretilmesine rağmen alınmaması, heba olup gitmesi, türün devam ettirilmeyip kaybolması mıdır?

Hiçbir yorumumu tek kişi veya grup referans alarak yazmadım. Tüm türler ve herkes için geçerlidir.
Buyrun tartışalım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

muslim kavakÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 22/05/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 3448
muslim kavakÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 15:39
Bendede olmayan türü bulup üretme hırsı aşırı safalarda fakat ben üretip 100 tl'ye satılan balığı 20,30 tl'ye satmayı hedefliyorum türün herkeste olmasını istiyorum paraya ihtiyacım yok bu işi hobi aşkına yapıyorum.Bir tür çıkıyor yavrusunu 500 tl'ye satıyorlar.Şaşırıyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Burak KaracalıÇevrim Dışı

Kayıt: 12/06/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 131
Burak KaracalıÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 16:30
Genelde akvaryumcuya girdiğimizde gördüğümüz balık/ fiyat oranı var.
Belki komik gelebilir ama bu rakam yaklaşık 5 Tl ile 10 Tl arasında değişiyor.
Çünkü çok satılan, her akvaryumcuda görülen, alınan ve hatta ikinci elde satılan bu ucuz balıklar ortalamayı aşağıya çekiyor.
Buda beynimizin arka sında bir yerde bütün balıkların fiyatlarının bu seviyede olması gerekliliği gibi bir düşünceye sebep oluyor.
Hobi çok ilginç bir faliyet , yaşamsal aktivite adını ne dersek diyelim ;
Kimi hobiyi boş zamanlarını değerlendirmek için yaparken, kimileri hayatlarını bu hobi ye göre tanzim ederler.
Hobiye ayırdığımız zaman mertebesinde bilgi sahibiyizdir genelde. ( genelleme yapmıyorum buraya fazla takılmayalım lütfen)
Hobi ye fazla zaman ayırmayan , dolayısı ile fazla da bilgi sahibi olmayanlar yukarıda yazdığım Balık/fiyat  oranına en çok takılanlardır.
Bir lepistesin üreme kapasitesi ile bir discusun yada tanganyikadan bir balığın üreme kapasitesini karşılaştıramayan bilgi seviyesi , doğal olarak ta fiyatıda karşılaştıramamakta ve şu yanılgıya düşmekte 
" o fiyata o balık alınırmı "
O fiyatın nasıl elde edildiği konusunda hiç bir fikri yokken bu yorumu yapan kişi Köksal beyin yazısında belirttiği herhangi bir sebepten bu balığı beslemek isteyebiliyor. Ama genelde fiyatı duyunca " hadi canım işim olmaz " diyip geriye çekiliyor.

Bence geri ye çekilmenin en büyük sebebi bu.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Gürkan HocaÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/03/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 3278
Gürkan HocaÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 16:51
Köksalın bahsettiği farklı. Senelerdir 10 takla atıp kovalanan balık, bedava dağıtılınca mı değersiz oluyor? Bedava diye mi almıyor insanlar?
İlginçtir, ücretsiz ilanlardan balık verirken soran olmuyor, ilanda para ile satınca daha çok ilgilenen çıkıyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

BingulÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 20/05/2010
İl: Istanbul
Mesaj: 748
BingulÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 16:58
[QUOTE=Gürkan Hoca]Köksalın bahsettiği farklı. Senelerdir 10 takla atıp kovalanan balık, bedava dağıtılınca mı değersiz oluyor? Bedava diye mi almıyor insanlar?
İlginçtir, ücretsiz ilanlardan balık verirken soran olmuyor, ilanda para ile satınca daha çok ilgilenen çıkıyor.
[/QUOTE] 
İşte tam bu yorumun altına gidecek bir karikatür; (kimse üzerine alınmasın, teşbihte hata olmaz) 



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Koksal GurkanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 6973
Koksal GurkanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 17:00
Konunu farklı yerlere gitmesinin sakıncası yok. Yanlış anlamalar, farklı bakış açıları, kimin nasıl düşündüğü ya da nasıl anladığı gibi bir çok veri bize nedenler ve süreçler hakkında yeni fikirler verecektir.
Aslında bir yandan nedenleri saydım ve açıkladım. Ama diğer yandan bunlar dışında başka durumlar var mıdır ya da farklı algılar olabilir mi diye de düşünüyorum. Hepsini keşfetmek için herkesin yorumlarını almakla başlayalım dedim.

İsim ve tür belirterek liste yapsam herkes olayları bilir. Ama yine de amerikan, malawi, tropheus, bitki, salyangoz, karides, vb bir çok tür için ve Türkiye'nin farklı yerlerinde örnekler olduğunu söyleyebilirim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Onur NergizÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]10751,2[/B] [B]7454,3[/B]
Kayıt: 20/01/2010
İl: Adana
Mesaj: 3497
Onur NergizÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 18:25
Türü istemek ve türe ilgi duymak farklı durumlar aslında.Öncelikle kendimden örnek vereyim.Bu hobi ile geçen zamanımın büyük bir kısmı Amerikan cichlidleri ile ilgilenerek geçti.Benim için akvaryum bir hobiden ötedir.Hatta hayatımı bile bu güzel hobinin çizgisinden çıkarmamak ve bilgimi tecrübemi daha ileri taşımak için çabalıyorum diyebilirim.Ama şu ana kadar hiç şu türe sahip olayım yada bu türü ben alayım ben üreteyim diye bir hevesimde olmadı.Benim değişmeyen düşüncem hep a türüde keşke Türkiyede olsa, b türüde bu güzelim ülkede üretilse yayılsa şeklinde oldu.Benim için hobi adına değerli bir tür akvaryumumda olsada olur olmasada..Ama tr. de üretilmesi ve yayılması kadar mutlu olacağım bir şey olduğunu sanmıyorum.Bulunduğum bölge ve imkanlarım dolayısı ilede zaten böyle bir misyonu yüklenmem çok çok zor.Ama bu misyonları yüklenen kişileri ve ulaştıkları başarıları takip etmek bile yeterli şahsen.Köksal abinin tam olarak neyi anlatmak istediğini sanırım anladım.Bu konuyu Önder abi çok güzel bir karikatür ile özetlemiş aslında.Çoğu kişi heves uğruna , moda takibi yada para kazanma isteği ile adımlar atmaya çalışıyor buda bariz ortada.Gerçekten ilgi duyan kişi sayısı denizde bir avuç su gibi kalır sanırım.Ama beni düşündüren yurt dışı fiyatları bile yüzlerce dolar olan ve balık piyasasında belli bir konumda olan balıkların Türkiyede fedakar insanlar tarafından üretilip çok çok komik fiyatlara satılması hatta bedavaya verilmesi halinde o balığa olan bakış açısının gerçekten değişebileceğinin doğruluğu olmuştu.Ne yazikki gerçekten değişiyor.O balık düşük fiyatlı olunca tüm değerini yitiryor.Ulaşılması kolay olan şeyleri çantada keklik olarak görüp tozlu sayfalara gömebiliyoruz.Bu konunun esnafımız bile geçmişten beri altını çiziyor.Biz düşük karlı ürün sattığımız zaman kalitesiz diye almıyorlar aynı ürünün yüksek kar ile satışında talep %50 artıyor diye çokça değinmişlerdir.Ben bu ilişkinin çok ilgiç olduğunu düşünmekle beraber gülmedende edemiyorum.Bu olayın Amerikan cichlidlerinde ve tropheusta çokça örneğine rastlıyoruz hatta hemen hemen tüm türlerde mevcut.Farklı bakış açılarını incelemek için güzel bir konu olduğunu düşünüyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mesafelerÇevrim Dışı

Kayıt: 06/01/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 37
mesafelerÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 18:52
Selamlar. Amerikan sahibi olmamama rağmen forumu takip ediyorum. Bazı abilerimizin çok değerli türleri karşılıksız ya da çok cüzi ücretlerle verdiğini gördüm. Çok emek saf edip ülkeye yeni türler getirdiklerini gördüm. Bu hobinin en elit en unutulmaması gereken insanları var aramızda. Fakat benim bir sitemim var bu konuda. Hayalini bile kuramayacağım türler var bazı abilerimizde. Paylaştıklarını da biliyorum. Fakat bu paylaşım belli bir zümrenin arasında oluyor bence. Ben istediğim bir türü malesef elde edemedim. Hem de alaycı bir cevap alarak. Açıkçası çok üzüldüm. Birisi 200 litrelik tankımı hakir gördü. O türü o kadar çok istiyordum ki 750 litrelik boş tankımı kurup suyunu oturtup su değerlerini dışarıda test ettirip göstermeyi bile teklif ettim. :) Şimdi sarı prenses falan malawi aleminde takılıyorum. Arada işten gelince lambayı yakıp izliyorum. O da keyif veriyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

MYAKISÇevrim Dışı

Kayıt: 21/08/2011
İl: Izmir
Mesaj: 202
MYAKISÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 19:54

Merhaba

Köksal beyin tüm söylediklerine katılıyorum. Ama birde şöyle bir pencereden bakılabilir ki ; ben öyle bakıyorum. Kocaman amerikan balıklarının ülkemize gelmesi, üretilmesi ve yaygınlaşmasını bende teşvik ederim, ön ayak olanları tebrik ederim ama ' Al sana yavrusunu bedava vereyim ' deseler almam. Ben agresif olan kavgacı veya dış görünüşü zevkime uygun olmayan hiç bir balığı almam.  Çünkü onların birbirini hırpalaması veya öldürmesinden kendimi sorumlu tutarım ve o balığa hiç bulaşmam. Buda benim bakış açım.
Saygılar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

gssmartboyÇevrim Dışı

Kayıt: 14/06/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 1183
gssmartboyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 20:09
Forumda acayip bir ticari ortam oluştu. Özellikle trop türleri üzerinde ve son zamanda yunus üzerine. Konu tanıtımları buram buram ticaret kokuyor. Başlıklarda " şu beyfendinin balığı "   olmayan cümle yok. İnsanın gözünün içine sokuyorlar. 

 Konu içeriklerinde ardı ardı bir birinin aynısı mesajlar. Balıkları alanlar acaba belirli bir indirim karşılıgında mı reklam yapıyor yoksa ahbap oldugu için mi yoksa satanın bilmeyerek reklamını yapıyor anlamıyorum. 

Böyle bir konunun, forumun epey eski üyelerinden birinin açması iyi oldu. Köksal bey sizi tebrik ediyorum.  Tüm düşüncelerinize de katılıyorum.

Ayrıca son zamanlarda ne olacak hobiciliğin hali başlığı altındaki konular direk modası geçen (balığın da modası varmış) türlere kayınca insan şaşırıyor.  Sanırsam 2. 3. ve 4. maddeler forumda aldı başını gitti. 

Sadece balık da değil, omurgasızlarda şu an meşhur olan canlı için de bir zaman sonra trop sevdasına benzer durumlar olmaya başlayacak ( ve çoktan oldu gibi. )

Balıkları sırf balık oldugu için beslemek gerektiğini düşünmeye sonuna kadar devam edeceğime inanıyorum. (İnşallah.)

Herkese sevgiler saygılar. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

SalemÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 13/12/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 1217
SalemÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 20:10
[QUOTE=mesafeler]
Fakat benim bir sitemim var bu konuda. Hayalini bile kuramayacağım türler var bazı abilerimizde. Paylaştıklarını da biliyorum. Fakat bu paylaşım belli bir zümrenin arasında oluyor bence. Ben istediğim bir türü malesef elde edemedim. [/QUOTE]


Emrah bey, bu paylaşımlar belli bir zümrenin arasında sözünüz doğrudur evet. Fakat bu zümreyi açmak lazım: bu zümredeki insanlar daha elit, daha zengin, daha yaşlı vs. gibi özelliklere sahip değil. Bu zümre amerikan türlerinde daha önceden tecrübesi olduğu düşünülen, forumca az çok bilinen, genelde dağıtımı yapan kişilerin az çok tanıdığı insanlar zümresi.

Bırakın ülkemizde bulunmayan türleri, ben elimdeki zebrayı bile hediye edeceğim zaman alacak insanın öldürmeyeceğinden emin olmak için elimden geleni yapıyorum. Dolayısı ile bu zümreye dahil olmak zor.

Bahsettiğiniz insanların da aldığı sorumluluğu bir düşünün. Türkiyeye ilk gelen festaelerden alan 2 kişi elindeki türleri öldürse şuan festae ülkemizde dağıtılmaya başlayan bir tür olmazdı. Aynı şey diğer türler için de geçerli. Bu yüzden siteminizde kendinizce haklı olsanız da empati kurduğunuzda karşı tarafın da en az sizin kadar haklı olduğu yönler olduğunu göreceksiniz.

Saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ÖvgüKavasÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2012
İl: Izmir
Mesaj: 684
ÖvgüKavasÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 20:27
Populer kültürün bir yansıması aslında bu. Sadece akvaryum olarak değerlendirmekte yanlış. Hayatımıza işlenen davranış biçiminin bir yansıması aslında. Sürekli tüketmeye alıştırıldığımızdan da kaynaklanıyor olabilir. 

Örneğin, bu tip uğraşları olan insanlar ilginç bir şekilde hala daha amatör ruhumu kaybetmedim, bu işi hep akvaryumculuk ülkemizde bir yerlere gelsin diye yapıyorum diyen abilerimiz kardeşlerimiz var ama olaylara şöyle bir uzaktan baktığımız zaman gördüğümüz esas etmen aslında HIRS bu da bu işi hobi olmaktan ziyadesiyle uzaklaştırıyor.

Bu tespitime örnek olabilecek birçok durum var aslında. Açılan konular tartışılmaya başlandığı zaman bir süre sonra fikir ayrılıkları başlıyor, insanlar tartışıyor sonra guruplaşmalar başlıyor. Yunus sevenler ayrılıyor, trophesçular durum kutup tartışmasına dönüşüyor. Cevapları okuduğumuz zaman fark ediyoruz ki en makul cevapta bile öyle bir hırs oluyor ki bunun sonucunda ya konu kapatılıyor yada tartışma havada kalıyor. 

Hırs bizi yiyip bitiriyor ama farkında değiliz. Amatör ruhunu kaybetmeden bu işin ticaretini yapmak bence imkansız. Adı üzerinde ticaret işte. Yani profosyonel yaşam. Yeni bir kaynak buluyoruz çekirge sürüsü gibi saldırıyoruz tüketiyoruz ve hemen ardından başka kaynaklar arıyoruz. Malesef bu doğamızda var.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mesafelerÇevrim Dışı

Kayıt: 06/01/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 37
mesafelerÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 20:41
[QUOTE=Salem] [QUOTE=mesafeler]
Fakat benim bir sitemim var bu konuda. Hayalini bile kuramayacağım türler var bazı abilerimizde. Paylaştıklarını da biliyorum. Fakat bu paylaşım belli bir zümrenin arasında oluyor bence. Ben istediğim bir türü malesef elde edemedim. [/QUOTE]


Emrah bey, bu paylaşımlar belli bir zümrenin arasında sözünüz doğrudur evet. Fakat bu zümreyi açmak lazım: bu zümredeki insanlar daha elit, daha zengin, daha yaşlı vs. gibi özelliklere sahip değil. Bu zümre amerikan türlerinde daha önceden tecrübesi olduğu düşünülen, forumca az çok bilinen, genelde dağıtımı yapan kişilerin az çok tanıdığı insanlar zümresi.

Bırakın ülkemizde bulunmayan türleri, ben elimdeki zebrayı bile hediye edeceğim zaman alacak insanın öldürmeyeceğinden emin olmak için elimden geleni yapıyorum. Dolayısı ile bu zümreye dahil olmak zor.

Bahsettiğiniz insanların da aldığı sorumluluğu bir düşünün. Türkiyeye ilk gelen festaelerden alan 2 kişi elindeki türleri öldürse şuan festae ülkemizde dağıtılmaya başlayan bir tür olmazdı. Aynı şey diğer türler için de geçerli. Bu yüzden siteminizde kendinizce haklı olsanız da empati kurduğunuzda karşı tarafın da en az sizin kadar haklı olduğu yönler olduğunu göreceksiniz.

Saygılar.
[/QUOTE]

Doğru söze diyecek laf yok. Sizler de haklısınız. Bazen insanın evladı gibi olabiliyor tankımızdaki canlılar. Onları bu hale getirmek çok zor. Ne olursa olsun ellerinize, emeklerinize sağlık diyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Gürkan HocaÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/03/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 3278
Gürkan HocaÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Ocak 2013 21:39
Emrah bana ulaşsaydın. Evladım gibi olan 4-5 yaşında balıklarımı vermem ama benden birşey isteyen kimseyi de boş çevirmedim. Alay edilmemiştir, hacmin yetersiz gelmiştir.
Mehmet bey, 30 cmlik midaslar arasında kocaman red terrorler besliyorum. 1 tanesinde kuyrukta, yüzgeçte ısırık yara bere göremezsiniz. Gerekli ortamı biz sağlıyoruz. Sağlamasak nasıl bu yaşa getirir, üretiriz? Burda belki amerikan beslemediğiniz için önyargınız var gibi...
Köksalın bahsettiği kesim, zaten amerikana gönül verenler.
Gürkan Hoca2013-01-21 22:17:18

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir