Benim Bitkili Denemem

Hayal Kırıklığı Yaratan Bitkiler ve Çabalar:

. Lilaeopsis Mauritiana ve Lilaeopsis Brasiliensis : Akvaryumun ön cephesini örnek çalışmalara özenerek bende ‘çayır’ biçiminde kaplamak amacıyla bu iki bitkiden temin ettim. Saksılarından büyük bir dikkatle , köklerin zarar görmemesine özen göstererek çıkarıp , ayırıp cımbızla tüm ön cepheyi kapladım. Sonrada büyük bir keyifle karşısına geçip yorgunluk kahvesi içtim. Akşam ışıkları kapattıktan sonra hareketlenen cüce vatozların ve çöpcülerin diktiğim kökleri söktüğünü görmeye başladım.Ertesi sabah suyun üstü ‘çayır’ olmuştu.Suçu önce vatozlara yükleyip, birçok bitkiyi söküp çıkardıktan sonra vatozları yakalayıp küçük akvaryuma aktarıp yeni baştan aynı işlemi sil baştan yaptım.Ama suçlu sadece vatozlar değildi.Çöpcüler de aynı derecede sorumlu idiler. Birkaç mücadeleden sonra çöpcüler kolay sökemesin diye bitkilerin köklerini öbek öbek dikmeye başladım.Ama bitki yerine tutunamadan yine çöpcülerden zarar görmeye devam ediyordu. Zamanla oluşan ‘sakal yosunu’ sorunuyla birlikte iyice sıkılıp , büyük bir hevesle aldığım bitkileri çıkarıp attım. Buradan benim çıkardığım ders ve hobici arkadaşlara önerim çöpcü balıklarınızı ayırmadan bu tür bitkilerin  akvaryumda tutunması mümkün değil.

. Pogostemon Helferi : Tropica’nın lav taşı üzerine tutturulmuş yıldız biçimindeki yapraklarını görünce P.Helferi’yi büyük bir beğeni ile alıp akvaryuma koyduğumda başıma geleceklerden habersizdim. Tüm tetra grubu (kardinal neon,kırmızı burun, yeşil ateş tetra,raspora) ve SAE’ler bitkinin üzerine üşüştüler ve yemeye başladılar. Sanki günlerdir bir şey yememiş gibi! Hemen yem atmama rağmen hiç ilgi göstermeden bitkiyi didiklemeye devam ettiler.Ertesi sabah bu güne kadar aldığım ‘ en pahalı taş’ (hem de iki tane) karşımda duruyordu. Sanırım çok lezzetli bitkilerdi ! Bu anlamda hobici arkadaşlara önerim  sanırım bu bitki sadece karides akvaryumlarında bakılabilir olduğudur.

. Proserpinaca Palustris ‘Cuba’ : Çok hassas ve yetiştirilmesi zor bir bitkidir uyarısına rağmen heves edip aldım. Maltepe-Pet’teki büyütülmüş hali çok güzeldi. İnce dişli bakır renkli yaprakları gerçekten insanı cezbediyordu. Önce ‘show’ akvaryumlarındaki büyütülmüş bitkiyi almak için dil döktüm sonra üzgün bir şekilde yeni ithalatı beklemek zorunda kaldım. Sonuçta bitki gelince haber verdiler gittim. Birinci şaşkınlık küçük saksıdaki incecik dallı yeşil bitkiyi görünce yaşandı. Küçük yapraklardaki diş izleri olmasa kesinlikle inanmazsınız.Yıldırım Bey birkaç kez uyararak kökteki elyafı çıkartmadan dikmemi , birkaç gün içinde yapraklarının tamamının döküleceğini alışma döneminin ardından yeni bitkinin çıkacağını söyledi. Dikimin hemen ertesi yaprak dökümü başladı.Arkasından gövdeleri birer ikişer eriyip koptular.Uzun bir süre bir umut yeni sürgünleri bekledim ama nafile.

Bitkili Akvaryumlarda ‘ Reçine ‘ kullanmanın faydaları :  Yıldırım beyin önerisi ile ağustos ayından bu yana dış filtrenin en üstüne reçine koymaya başladım. Akvaryumlara koyduğumuz tropical kökenli bitkilerin çok yumuşak suya alışkın olmaları nedeni ile tercih ettiğimiz bitkilerin sağlıklı gelişebilmeleri ancak böylesi bir ortamı hazırlayabildiğimiz  takdirde mümkün olabileceği yönündeki uyarıları dikkate aldım. Önce aldığım ürünün adını kutusundan bakarak yazayım ; ‘ Fitler Material –Cation Resin ‘. Ürün özel torbasının içinde ince kum gibi koyu sarı renkte bir nesne. Kullanmadan önce bol su ile yıkıyorsunuz.Yoğun sarı renkte su akıyor. Sarı renk kaybolunca dış filtreye koymaya hazır oluyor.

Ben ilk kullanma esnasında öncelikle mevcut su değerlerimi test ettim.

pH…….7

gH…….11

kH……..8   çıktı. Reçineyi kullanmaya başladıktan bir hafta sonra su değişimi öncesi yaptığım testte;

pH…….7

gH…….8

kH…….7  değerlerine indim.

Lafı uzatmayayım artık her hafta su değişimi öncesi pH, gH, kH  değerleri ile Nitrat ve Fosfat değerlerini test etmeye başladım.Bunları bir ajandaya not etmeye başladım.(Su değişimi sonrası Nitrat ve Fosfat teslerini bir kez daha yapıyorum.) Neticede geldiğim noktada; yapılan testlerin ortalaması olarak

pH………6.5

gH………5

kH……… 6   değerlerini tutturdum.

Ürün kutusunda üç ayda bir değiştirilmesi yazsa da reçinenin aktifliği en fazla 1.5 ay sürüyor. Bu süreyi geçince gH ve kH hemen bir iki derece yükseliyor.

Tüm bu çabaların sonucu olarak bitkilerim son derece sağlıklı gelişiyor. Hızlı büyüyen bitkileri neredeyse her hafta buduyorum. Yoksa akvaryumun üstünü öyle kaplıyorlarki  alt tarafa ışık geçmiyor. Suyun bu denli yumuşak olması sadece bitkilere değil balıklara da etki ediyor. Bu anlamda en belirgin değişiklik Bolivya Remlerde oldu. Bu balıklar iki yılı aşkın akvaryumda olmalarına karşın ilk kez reçine kullandıktan sonra yumurtladılar. Zaten bu olayı fark edince Hindistan cevizi kabuklarını aldım. İçine girip çıkmalarına rağmen hep mahogany köklerine yumurta döküyorlar. Tabii bu arada ‘dominant erkek’ oldukça saldırganlaştı.Bir erkek bir de dişi ramineziyi öldürdü. Onun dışında diğer tetra grubundan da balık kayıplarım oldu. Dökülen yumurtaları yemeye yeltenen tüm balıklar saldırıya uğradı.Ancak nedendir bilemiyorum hiç yavru alamadım.Bu arada artık ben de elimi rahat rahat akvaryuma sokamıyorum.Çünkü dominant erkek yumurta olsun olmasın bana saldırıp duruyor.Bu ençok bitkileri budarken oluyor.Anlıyacağınız aramızda ‘tatlı bir rekabet’ sözkonusu !

GÜBRELEME: Yoğunlaşan bitki yapısı nedeniyle önceden gün aşırı yaptığım gübrelemeyi Yıldırım beyin önerisi ile her güne çıkarttım.Gübrelemede Maltepe-Pet’in NPK’sı ile Seachem Flourish ürünleri ve Sera Florena’yı kullandım.Bu ürünleri her su değişim öncesi ve sonrası yaptığım Nitrat ve Fosfat testlerinin sonuçlarına göre farklı dozajlarda kullandım.Deneme-Yanılma yöntemi şeklinde geçirdiğim aşamaları özetlemek gerekirse;

1.Aşama: Her gün 10 cc NPK – 5 cc S.Florena

                Haftada iki kez  5 cc F.Excel

                İki haftada bir 10 cc F.ıron

Bu aşamadaki gübreleme yönteminde bir süre su değişim öncesi Nitrat : 5 , Fosfat:1 ; su değişim sonrası ise Nitrat:Neredeyse sıfır, Fosfat:0.5 şeklinde sonuçlar aldım.

2.Aşama: İlk aşamada nitrat değerleri düşük seyrettiği için gübreleme yöntemi şu şekle dönüştü;

                Her gün 15 cc NPK – 5 cc S.Florena

                Haftada bir gün 5 cc F.Nitrojen

                Haftada iki gün F.Excel

                İki haftada bir 10 cc F.Iron

Bu aşamada birinci etapta su değişim öncesi N:10, F:2.5 ; su değişim sonrası N:5,F:1 değerlerinde seyretti,daha sonra ikinci etapta su değişim öncesi N:10,F:5 ; su değişim sonrası N:5, F:2.5 değerlerine ulaştı.

Fosfat değerlerindeki bu artış , bir başka değişle bitkilerin fosfatı yeterince hızlı tüketememeleri üzerine önce iki hafta NPK’yı kestim.Bir-iki farklı deneme sonunda en son şu yönteme ulaştım:

              Pazar: 10 cc NPK – 4 cc S.Florena

              P.tesi:  10 cc F.Nitrojen – 10 cc.F.Potasyum – 4ccS.Florena

              Salı:     10 cc NPK – 4cc S.Florena

              Çarş.:   10 ccF.Nitrojen-10cc F.Potasyum- 4cc S.Florena

              Perş.:    10cc NPK – 4cc S.Florena – 5cc F.Excel

              Cuma:   10 cc F.Nitrojen – 10cc F.Potasyum – 5 cc F.Excel

              C.tesi  su değişimi, iki haftada bir 5cc F.Iron

Bu gübreleme şekli ile uzun bir süredir test sonuçlarım, su değişim öncesi Nitrat:10 , Fosfat:2.5 su değişim

sonrası Nitrat:5, Fosfat:1 değerleri ile bir rutine oturmuş gözüküyor.

Canlılar Listesinde Son Durum:

 

. Microgeophagus Altispinosa (Bolivya Ram)          4

 

. Microgeophagus Raminezi                                    2

. Aphyosemion Australe (Lir kuyruk killifish)            3

. Raspora                                                                 4

. Pembe Zebra                                                         6

. Kardinal Neon                                                       10

. Kırmızı Burun                                                        10

. Yeşil Ateş Tetra                                                       3

. Pseodomugil Gertrude                                          12

. Otocinclus                                                              10

. Tiger Otocinclus                                                      6

. Leopar Çöpcü                                                          1

. Komando Çöpcü                                                      3

. Bronz Çöpcü                                                            3

. Amono Karides                                                       10

. Kiraz Karides                                                           15

. Nerite Salyangoz                                                     12

. Katil Salyangoz                                                         8

Son canlı listesinden anlaşılacağı üzere güçlü bir ‘alg’le mücadele ekibi oluşturmaya çalıştım. Ama buna rağmen ‘sakal yosunu’ sorunu hala mevcut. Bu yüzden sık sık ‘ fiili ‘ müdahaleye başvurmak zorunda kalıyorum. Özellikle gelişim hızı yavaş olan bitkilerde bu sorun kendini gösteriyor.

Katil Salyongozları ise bir biçimde aldığım bitkilerle akvaryuma taşındığını düşündüğüm bir ‘zararlı’ nedeni temin etmek zorunda kaldım. Önceleri bu canlıyı görmemekle beraber bir şeylerin ters gittiğini hissetmeye başladım. Bazı yapraklarda minik delikler,bazı grupların kök kısımlarında çürümeler kuşkulanmama neden olan belirtilerdi. Sonunda bir budama gününde rotalaların kökünde yumru biçiminde birbirine dolanmış pembemsi renkte bir kitle ile karşılaştım. Hemen bu kitleyi ayrı bir kaba koydum.Koyarken solucan misali uzadıklarını fark ettim. Koyduğum kaba biraz su ilave edip karıştırınca yüzlerce ‘kılcal’ ve yaklaşık 1’er cm.lik parçalara ayrıldığını gördüm. Hemen gözlüğümü ve ilave olarak da ‘büyüteç’i kapıp incelemeye başladım. Bunlar hareket ediyorlardı. Fotoğraf makinesi evde olmadığı için ne yazıkki resmini çekemedim.Ancak bu vesile ile bitkilerime kimlerin zarar verdiğini yakalamış oldum.Benden önce böyle bir sorunu yaşayan arkadaşımız oldu mu diye ‘forum’u gözden geçirdim ama benzer bir olay yakalayamadım.Ben de kısa sürede katil salyongozları temin edip akvaryuma koydum. Yaklaşık bir ay içinde zarar gören bitkiler kendilerini toparladılar.

Bu vesile ile uzman arkadaşlarımız  bitkilere zarar veren canlılar ve mücadele yöntemleri hakkında bir çalışma yapabilirlerse çok makbule geçeceğini düşünüyorum.( Bitkili Akvaryumlardaki Böcekler çevirisindeki tanıtılan zararlılara benzemediği için böyle bir ricada bulunuyorum.)

 

 

 

 

 

Karbon Dioksit (CO2)  ve Hava Motoru :

 

Yer sorunu nedeni ile CO2’yi mayalı sistemle temin etmeye devam ediyorum.Bu arada Hydor marka diffüzörüm bozulduğu için onun yerine seramik diffüzer kullanmaya başladım.Bitki sayısındaki artış nedeniyle, eskiden yaklaşık 15 günde yenilenen mayalı sistemi artık her hafta tazeliyorum.Kullandığım şeker ve kuru maya miktarını da bir miktar arttırdım.Ancak seramik diffüzer çabuk tıkanıyor.O yüzden iki günde bir fırça ile temizliyorum.Böyle yapınca çıkan gaz kabarcıkları hemen incelip suya daha rahat karışıyor.CO2 miktarını tesbit edecek bir test kit’ini henüz temin edemedim.Ama bitkilerimdeki sağlıklı gelişim ve hemen hemen her gün gözlemlediğim fotosentez olayı nedeniyle bunun bir eksiklik olduğunu açıkcası pek de düşündürmüyor.

Hava motorunu her gün 18.00-19.00 ile 23.00-24.00 saatlerinde olmak üzere toplam iki saat olarak çalıştırıyorum.

 

 

 

 

 

Değerli arkadaşlar, sizlerle yaklaşık on aylık bitkili akvaryumumu yenileme ve geliştirme serüvenimi paylaşmaya çalıştım.Her aşamasını fotoğraflarla paylaşmayı çok isterdim, ama ne yazık ki o konuda bilgi ve becerim sınırlı.Fotoğrafları oğlumun ve kızımın yardımlarıyla sizlere ulaştırıyorum.Bu uzun yazıyı okuma sabrını gösteren tüm bitkili akvaryumsever’lere teşekkür eder yeni öneri ve eleştirilerinizi beklediğimi ifade etmek istiyorum.

 

Sağlıklı akvaryumlar dileğiyle. Saygılarımla…