Gözlem ve önemi...
Gönderim Zamanı: 04 Ocak 2013 16:06
Arkadaşlar forumda bir çok arkadaşımın açtığı konularda balıklarının sebebini bilmediği bir hastalıktan öldüğünden falan bahsetmişler. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki günlük gözlem yapılan balıklarda sebebi bilinmeyen bir nedenden balık ölme riski çok azdır.
Balıklarıma zaman ayırıyorum ve akvaryumun karşısına geçip her birinin hareketlerini günlük olarak gözlemliyorum. Evimde 4 akvaryumum var ve bu işi günlük olarak aksatmadan yapıyorum. Balıklarımın başına her hangi bir musibet geldiğinde neden geldiğiyle ilgili hemen yorum yapabiliyorum ve tedbirimi alıyorum.
Daha önce de defaaten tekrar ettiğim üzere balıkların hastalanma sebeplerinin başında gelen faktör strestir. Stres aslında çok geniş kapsamlı anlatılabilecek bir konudur. Stresi önlemenin en kolay yolu balığınızı anlamaktan geçer. Balığınızın istediği ortamı ona sağlayıp, çeşit çeşit yemlerle besleyip havasından ısıtıcısından kısmazsanız streslerin önüne geçebilirsiniz. Ayrıca dışarıdan akvaryuma yapılacak ani müdahaleler balıkların çok kolay strese girmelerine neden olur. Akvaryuma yaklaşırken bile dikkatli olun, kapağını kapatırken bile nazik olun.
Strese yakalanan balık vucudunu bütün zararlı bakterilere arz eder. Yem yemez, her zaman ki hareketlerinin dışında anormal hareketler yapabilir. Dışarı atlama çalışmaları yapar çoğunlukla bir yerlere sıkıştırır kendini. Hayattan umudunu kesen balığınızın hava motorunuzla cam arasına sıkışıp öldüğünü gördüğünüzde şanssızlığınıza yanarsınız ve aptal balık diye geçirirsiniz içinizden. Ama işin aslı öyle değildir balık intihar amaçlı girmiştir oraya, kurtulmak içinde herhangi bir çaba göstermemiştir, can haliyle bir iki çırpınış hepsi o kadar... Amacına ulaşmıştır artık strese giren balığınız. Üzerindeki stresi atmak için hayatını sonlandırmıştır vesselam...
İçinizden bazıları ben bütün stres faktörlerini önledim ama balığım yinede hastalandı diye geçirebilir. Evet psikojik faktörlerin yanında biyolojik faktörler de çok önemlidir. Bakteri çatışmaları, ısı-sıcaklık dengesi, bakteri kültüründeki dengesizlik, suyun kalitesi, balık populasyon sıklığı gibi faktörlerde hastalıkların habercisidir.
Gözümüz gibi baktığımız büyümeleri için binbir emek harcadığımız balıklarımızın hastalıklara yakalanmasının önüne geçebilmek için günde en az bir saatinizi onlara ayırın... Yapacağınız gözlem ileride karşılaşacağınız sorunlar hakkında sizi fikir sahibi eder, biraz da bilgi birikiminiz var ise başınıza gelen sıkıntıyı en az zararla bertaraf edebilirsiniz.
Hepinize iyi hobiler, sağlıklı balıklar dilerim...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2013 09:46
Ağzına emeğine sağlık abicim. Keyifle okudum. Seni tanımak ve takip etmek çok keyifli. %100 her kelimene katılıyorum... Ben de gözlemin en önemli etkenlerden biri olduğuna inanıyorum. İlkokuldayken okuldan gelir gelmez Lepistes akvaryumumun karşısına geçip uzun uzun hareketsiz izlerdim. Yemek ye, tekrar gel. İnan ki saatlerce kımıldamadan blaıkalrı izliyordum, hergün. Annem benim için "otistik misin oğlum sen, neye bakıyosun saatlerce" diyecek kadar çok vaktimi ayırıyordum. Bugün bunun bana kattıklarını anlayabiliyorum. Her balığımın ne hissettiğini çözebiliyorum, düşüncelerini anlayabiliyorum. Akvaryumcuların ve yeni hobicilerin deyimi vardır, "canlı doğuranlar çok hassas, çok ölüyorlar" diye. Ben buna inanmıyorum. Onların istedikleri şartlar var ve bunu sağlamak o kadar da zor değil. Onları öldürmek için ekstra çaba sarf etmediğimiz sürece %95 hastalık ve ölüm olmaz. Tabi canlı, hasta olabilir ölüm olabilir ama neden olduğunu bilmek anlamak gerekir. Suç balıkta değil, çoğu zaman balığı besleyende... Herkesin ortak düşüncesidir; Discus beslemek çok zor, çok hassas... Artık benim bu laflarla gözüm korkmuyor. Tekrar tebrik ederim abi, saygılar...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
