Hayvan Deyip Geçenlere...

Bir insanı nasıl tanırız, ona nasıl bir değer veririz. diye sorulduğunda... Çoğumuz gözlerine bakarız der... Gözlerine bakarız ve o gözlerdeki ifadeyle buluşunca gözlerimiz, ilk notumuz o kişi hakkında ilk izlenim ve düşüncemiz oluşur. Peki... Siz hiç hayvanların gözlerine baktınız mı? Birlikte onların dünyasında dolaşmayı teklif ediyorum size şu anda... Bu sevimli kedinin gözlerine bakınca... bir çok insanda dahi olmayan derinlik ve manayı görebiliyor insan... Bu bir hayvandır hiç duygusu yoktur, onlar düşünemez, diyebilir mi insan bu bakışlar karşısında?

Peki bu sevimli şeker için ne düşünüyorsunuz? Bir çok insan tabaklar dolusu yemeği yerken aklına başkaları gelmez. Ama bu minik, bunu bulamayanlar da var diye gelmiş aklına, kalakalmış öyle dizilmiş boğazına lokmaları...

Ya aman ya bir kuzu işte! Beyni bile yoktur onların. diyenler içindir bu kare!

Siz zordasınız, çevrenizde düşünen varlık diye adlandırılan insanlardan hiç bir yardım alamadığınız çok an yaşamışsınızdır. Ya bu ayıcıklar! Zorda kalan arkadaşına, hiç düşünmeden omuz verebilir o.

Anne şefkati denilen duyguyu, bir çok anne, bugün çocuğuna göstermekten acizken, üstte ki kare, belki bunu unutan kişilere güzel bir örnektir.

Kazaya uğrayan arkadaşına yardım için çırpınır o... Dili yoktur konuşarak anlatamaz. Ama koşturur yardım ister.. Acı çeker... Bilinenin aksine onlar da sevgi ve vefa çoktur. Ayrılmaz yanından yaralının. Belki bir kaç dakika sonra, başka biri ona çarpana kadar...

Bakışlarında anlam yüklüdür. Bir kaç saniye gözlerinin içine baktığınızda, size şunu sorar;
Doğayı neden katlediyorsunuz? Suyu! Toprağı! Neden kirletiyor,  böylesine tüketiyorsunuz? Benim yaşam hakkım yok mu? ***Bakamazsınız daha fazla gözlerine... Söyleyecek sözünüz, cevap verecek yüzünüz yoktur insan olarak...

Miniktir, masumdur bebektir çocukça o. Hayvanların çoğu gibi... Büyüdüğünde bile masumiyetini kaybetmediğinden, hep bebek ve masum kalır. Tertemiz, kötülükten uzak.

Yardıma muhtaçtır…Senin yok ettiğin kaynaklarındaki suyu…pet şişede ona sunan içinde sevgi kalan insanlara alını uzatır yine çocukça masumiyeti ile.

O sevgiyi sınırsızca sunar. Bir atsa kediye sıcacık sevgisini göstermesinde bir sınır ve sakınca yoktur.

Bir maymunsa insana aynı şekilde.

Bazen evinizde yaşayan kedinizdir o... Evin büyümeyen bebeğidir... Evdeki minik bebeğinizin davranışlarını taklit eder ki, onu da bebeğiniz kadar çok sevesiniz, sizi çok sever,sevginize ise muhtaçtır... Verdiğiniz sevginin hep fazlasıyla karşılığı vardır onda...

Hayat mücadelesi onlar için de geçerlidir. Hem de en acımasız haliyle. O küçücük boyuna bakmadan savaş verir bir lokma ekmek için.

Masumdur,
hep masum...
Olabildiğince,
sınırsızca,
bir bebek,
bir melek kadar MASUM..

Dosttur... O size sıcaklığını, sevgisini her alanda hissettirir.
Sizin elinizi uzatmanız kollarınızı açmanız yeterlidir, o hep sizin yanınızdadır...

İstedikleri çok az sevginiz...
Sadece sevginiz...

Ne olur, çocuklarınıza hayvan sevgisini aşılayın, yerdeki karıncayı bile incitmesinler... Biz ve çocuklarımız bu sevgili hayvan dostlarımızın gözlerine bakarken suçluluk duymayalım. O sınırsız sevgiyi paylaşalım onlarla ki, dünya daha dayanılır daha güzel olsun...

Alıntıdır. İnternette gezerken gördüm. Sizlerle paylaşmak istedim.

• Hayvan Severler Facebook Grubu: http://www.facebook.com/haysev
  
• Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP): http://www.haytap.org/

Bebekler ve Evcil Hayvanlar:

Görmek İstediğimiz Kareler:

Konu biraz uzun oldu ama son olarak birşey daha eklemek istiyorum.(bilmeyenler için)

Petshoplardaki Köle Ticaretine Hayır !

Türkiye'deki pet shop'ların birçoğunda usule aykırı olarak hayvan satışı yapılıyor. Bu gidişata 'Dur,' demek için HAYTAP bünyesinde kurulan petshopgercegi.com adlı internet sitesine çevrenizdeki kötü koşullara sahip pet shop'ları bildirebilirsiniz..

Birçoğu ruhsatsız olan ve usule aykırı satış yapan pet shop'lar, yaşı küçük ve kaçak hayvanları satmaya devam ediyor. Ama artık bu çarpık sisteme "Dur," diyebilmek amacıyla bir web sitesi kuruldu. HAYTAP çatısı altında, Avukat Ahmet Kemal Şenpolat danışmanlığında kurulan bu site, ülkemizdeki pet shop sorunlarına dikkat çekmeyi amaçlıyor. Pet shop'larla ilgili sorun yaşayanlar için de bir başvuru merkezi olmayı hedefleyen sitede, pet shop mağdurlarının yapması gerekenler, dava dilekçesi örnekleri, yaşanmış hikâyeler gibi bölümler bulunuyor. Ayrıca sorun yaşayanlar mağduriyetlerini siteyle paylaşabiliyorlar ve onlara nasıl bir yol izlemeleri gerektiği anlatılıyor. Sitenin kurucularından HAYTAP üyesi Özgür Arcan sorularımızı yanıtladı.

- petshopgercegi.com adlı siteyi kurmaya nasıl karar verdiniz?
- Gelişmiş ülkelerde, bizdeki gibi torbalarda, kafeslerde ya da bavullarda istediğiniz hayvanı gümrükten rahatlıkla sokamazsınız. Kurallar bu ülkelerde, hem halk sağlığı yönünden hem de başka birçok sebebe bağlı olarak yasalarla ciddiyetle uygulanıyor. Ancak Türkiye'de bu durum illegal bir ticaret şeklinde sürüyor ve kontroller tamamıyla yetersiz durumda. Türkiye'ye kaçak yollardan getirilen yavru köpekler, özellikle eski Doğu Bloku ülkelerinden getiriliyor. 10-20 dolara getirilen yavrular, poşetler içinde, havasız ortamlarda taşınıyor. Bir kısmı daha yolda telef oluyor. Sağ kalabilenler pet shop'lara geldiğinde sevimli olduklarından hemen satılıyor. İlk heves geçince de çoğunlukla ya sokaklara ya da barınaklara atılıyorlar. İşte bu gerçeklerin daha iyi anlaşılabilmesi, bu ticaretin aslında bir 'kanlı para' ticareti olduğunun altının da özellikle çizilmesi amacıyla bu site, çeşitli aktivistlerce HAYTAP bünyesinde kuruldu.

- Siteye ilgi nasıl? Ne tür etkileşimler alıyorsunuz?
- Ülkemizde iyi paralar ödeyerek hayvan sahiplenip sonra da mağdur olan insanlar da oldukça fazla. Biz bu olumsuz faktörlerin siteye yoğun bir ilgi olarak döneceğini biliyorduk. Ayrıca dost sitelerin de bu konuya yoğun ilgi ve destekleri sayesinde beklediğimizden çok daha kısa bir sürede konuya daha fazla dikkat çekmeyi başardığımıza inanıyoruz. Siteyi yayınlamamızın ardından, daha bir iki gün içinde onlarca şikayet aldık. - Türkiye'deki pet-shop'larda ne gibi yasadışı uygulamalar yapılıyor? (Gerçi bu soruyu belki de yasalara uygun ne yapılıyor diye sormak daha doğru olabilir.) 


- Türkiye'deki pet shoplar maalesef denetlenmiyor. Ya da göstermelik, formalite icabı denetleniyor. Birkaç haftalık kurs veriliyor ve eğitildikleri düşünülüyor.

Ama hakkında şikâyet olmayan bir pet shop bugüne kadar yoktur desek yalan olmaz. Yasaya göre pet shopları, İl Tarım müdürlüklerinin ve İl Çevre müdürlüklerinin düzenli olarak denetlemesi gerekiyor. Pet shoplar yurtdışından kaçak olarak getirilen hayvanları çok rahat satabiliyor.

Pet shop'larda yavru köpekler 10-15 tanesi aynı cam kafesin içinde, kaka ve çiş yapmamaları için özellikle su ve yemek verilmeden tutuluyor. Kışın soğukta, yazın da sıcakta büyüyen köpekler ise çoğu kez boylarından daha kısa ve küçük kafeslerin içinde aylarca tutuluyor.

'Gümrük görevlileri de sorumlu' 
- Hayvan kaçakçılığının önüne geçmek için neler yapılabilir? 
- HAYTAP ve İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'ndaki değişiklik önerisi üzerinde çalışıyor. Bu kaçak ithalatın durdurulması için yasa değişikliği verilmesi de planlandı. Tabii bu iş o kadar da kolay değil. Bu işten, yani bu kanlı ve acımasız kapitalist ticaretten para kazanan, ekmek yiyen bir o kadar da insan var. Bu ticaretin bu aşamaya gelmesine bazı gümrüklerdeki tutum ve hatalar da nedendir. Yani bazı görevlilerin de göz yumması ile 10-20 dolar kazanç için oluşan bu kanlı pazara bakın. Acilen yasalar bu yönde tekrar elden geçmeli, kesin şekilde altı çizilmiş caydırıcı cezalarla bu gidişin önüne geçilmelidir.

- Hayvanları Koruma Yasası'nda neler değişmeli?
- Mevcut 5199 sayılı yasanın hükümleri bugüne kadar etkisiz kalmıştır. Bu yasanın özellikle Kabahatler Hukuku kapsamından çıkması hayvanlara karşı yapılan her türlü kötü muamele, işkencenin suç olarak kapsama alınması ve Türk Ceza Kanunu bünyesinde alınması amaçlanıyor ve bu yönde kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor. Hem yüzlerce dolara kaçak hayvan satacak, hayvanlara eziyet edecek, yakalandığı zamanda üç-beş lira ile geçiştirecek. Böyle düzenleme olamaz. Bu yasa değişecek.

- Pet-shop'ların tamamen kapatılması söz konusu olabilir mi?
- Bildiğim kadarıyla Avusturya'da pet shopların büyük bir kısmı kapatıldı. Avrupa'da sadece belirli yerlerden bu hayvanları alabiliyorsunuz. Bizde ise barınaklar ağzına kadar terk edilmiş cins hayvanla dolu. Buralardan ücretsiz bir şekilde hayvan sahiplenmek varken, neden binlerce doları insanlar buralara akıtıp, bu kanlı para düzenine alet oluyorlar, anlamak mümkün değil

SABAH GAZETESİ

konu ile ilgii çıkan diğer haberleri de öğrenmek istiyorsanız lütfen www.petshopgercegi.com adlı sitemizi de ziyaret edin.
Kaynak: http://haytap.org/index.php/20071127682/calismalarimiz/kole-ticaretine-hayir

Çok güzel olmuş elinize sağlık bundan sonra hayvanların gözlerine daha dikkatli bakacağım  :)

Bu ne demek şimdi.

Gerçekten tebrik ederim 2 kere okudum baştan sona..

Fotoğraflar gerçekten çok etkili konu için teşekkürler. Artık bu hayvanları şu kafeslerden kurtaralım.
Benim ufaklık da :) bugun elimden salam kaparken elimi kaptı sinirlenmiştim sinirim geçti şimdi:D

Benimde geçti çok tatlılar.