İlk Ciddi Bitkili Tank Denemem - Kuru Başlangıç
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2014 16:00
Herkeze merhabalar,
Geçen Pazar günü taşındığım için bozduğum bitkili tankımı yeniden tasarlamaya başladım ve tasarım aşamasını dair bir günlüğü de fazlaca takip ettiğim yabancı bir forum da konu olarak açtım.
Aynı başlığı bu forumda da Türkçeye çevirerek projem sırasında yaşayacağım sorunları veya şimdiye kadar çeşitli yabancı forumlarda edindiğim bilgileri Türkçe olarak ta paylaşmak istedim. Bu akşam diğer forumdaki tüm yazdıklarımı Türkçeye çevirerek, aynı başlığı burdan da Türkçe götürmeye çalışacağım
Şimdilik konunu ingilizce şeklini aşağıdaki linkten görebilirsiniz;
http://www.barrreport.com/showthread.php/13472-My-First-Real-Planted-Tank-Attempt-(Dry-Start)
Teşekkürler (Eğer yazım hatası yaparsam mağdur görün lütfen çok uzun süredir derli toplu Türkçe bir yazı yazmadım)
Yeni üye olduğumdan ve yeni mesaj atamadığımdan konuyu güncelleyerek çevirime başlıyorum, her türlü yorum ve eleştrilerinizi bekliyorum.
"(09/01/2014) - Herkese merhaba
Bu herhangi bir forumdaki ilk mesajım olacak ve umarım bana şans getirir. Şimdiye kadar forumlarda okuyucu olmayı tercih etmiştim fakat bu sefer ilk gerçek bitkili tank denememi günlük şeklinde burada tutmaya karar verdim.
Kısa bir özgeçmiş olarak, hobi ile 15 yılı aşkın bir süredir uğraşmaktayım. Okul ve iş dönemlerimde çeşitli nedenlerden ötürü (para, yer sıkıntısı, zaman sıkıntısı, vb) hobiye uzun süreli aralar vermek durumunda kaldım. Türkiye'deki su şartlarının da uyumlu olması nedeniyle çoğunlukla "Cichlid" türlerini besledim ve bitkili tanklar hakkında tecrübem olmadı. Geçen sene Romanya’ya taşınmamı ve kendime ait bir evimin olmasını değerlendirerek 240L bir tank aldım. Bitkili akvaryumu denemeye karar verdim ve bu güne kadar “eleocharis acicularis”, “ammonia bonsai”, “alternanthera reineckii mini”, “myriophyllum mattogrossense (yeşil ve kırmızı varyantları)” ve “limnophila aromatica” bitkilerini büyütmeyi başardım. Tabiki bitkili akvaryuma yeni başlayan biri olarak, ne kadar araştırma yaparsam yapayım, ne kadar okursam okuyayım, birçok problem yaşadım (yeşil toz alg-yüksek ışık yüzünden, mavi yeşil alg (bakteri)-gübre kullanımını ilk denediğim zaman ve acemi iki katman toprak kullanma tercihim yüzünden).
İki hafta once yeni bir eve taşındım ve akvaryumu bozmak durumunda kaldım. Yeni kurulumumda gerçek/ciddi bir deneme yapmaya karar verdim.
Başlangıçta (daha çok taban bitkileri kullanacağım için) kuru başlangıç sistemini kullanacağım (becerebilirsem). Bu seferki bitkilerim;
- 3 x Glossostigma Elatinoides (Stoklarda “hemianthus callitrichoides cuba” bulamadım ve bu bitkiden daha önce bir parça deneyip beğenmiştim. Sadece aşırı hızlı büyüyen bir bitki olduğundan biraz çekincelerim var.)
- 3 x Utricularia graminifolia
- 1 x Micranthemum Monte Carlo (deneme-bitki aldığım yerin tavsiyesi)
- 1 x (Tabiki) Ammania sp. Bonsai (Niye bilmiyorum bu bitkiyi çok seviyorum)
- 2 x Vesicularia ferriei - Weeping Moss
- 1 x Hydrocotyle tripartite (Deneme-Bir başka agresif tür)
Kum olarak “Seachem Florite Black” (tek katman), ışık olarak 4x54w T5 2x Sylvania Grolux, 1x AquaMedic Reef White and 1x AquaMedic Plant Grow ve CO2 için basınçlı tüp kullanıyorum.
Kumum tamamen etkisiz (inert-herhangi bir bitki besini içermediğinden) olduğundan, kuma “Seachem Kök Gübresi” koymayı daha sonra da bitkileri ıslatırken gübreli su kullanmayı planlıyorum (bitkilerin tepkilerine göre).
(10-01-2014) – İşte ilk dizaynın resimleri
(10-01-2014) – Bitkiler 1 saat önce elime ulaştı. Her zamanki gibi çok iyi durumdalar. Romanya’da bitkilerini “Tropica”dan getiren çok iyi bir balıkçım var (biraz uzakta ama gerçekten çok ciddi bir şirket.Ne balıkta, ne bitkide, ne de diğer ekipmanlarda hiç bir sorun yaşamıyorsunuz.), tüm bitkiler “Tropica 1-2 Grow” serisinden. Bu serideki bitkiler laboratuar ortamında tohumdan kuru bir şekilde büyütüldüklerinden, kuru başlangıç (dry-start) için çok uygunlar. Ayrıca bitki yoğunluğu ve köklerin sadece bir jel tarafından tutulması dikim aşamasında inanılmaz derecede kolaylık sağlıyor. Bu "utricularia graminifolia" bitkisini canlı olarak ilk görüşüm ve inanılmaz derecede hoş bir görünüşü/rengi var.
(11/01/2014) – Aşağıdaki resimde akvaryumun aklımdaki planını bulabilirsiniz. Arkada siyah ile işaretlediğim yeri, akvaryumu su ile doldurduktan sonra koymak istediğim büyük bitkiler için boş bırakacağım (Taşınma esnasında kurtarmayı başardığım "limnophila aromatica" ve iki adet "rotala macrandra"). Bunun dışın "Weeping Moss" tahtayı kaplıyor şekilde olacak (aslında tam olarak moss’u nasıl kullanmak istediğimi bulmuş değilim).
(12/01/2014) – Herkeze merhaba,
Geçen gece iki arkadaşımın da yardımı ile dikim işlemini bitirdik. Dün gece kendimi Amano gibi hissettim, arkadaşımın biri bitkileri hazırlıyor, diğeri parçalara bölüyor, ben ise dikiyorum. Gerçekten yardım eden birileri olduğu zaman, bu baya meşakatli işlem, çok daha kolay ve eğlenceli oluyormuş . Daha öncede belirtiğim gibi “florite”, “Ada Aquasoil” gibi besin içermediği için, kökler için “Seachem misket gübre” ve sprey suyunda 10ml “Seachem Nitrogen” kullandık. Bunun dışında akvaryuma bir adet nemlilik ölçer (hyrometer) ve termometro koyduk (nemlilik ve ısı bu metotda en önemli iki unsur). Diğer forumda ışığımın fazla olduğu konusunda uyarı almıştım fakat sadece susuz dönemde 4 florasanı da kullanmaya karar verdim. Daha sonra akvaryumu doldurduğum vakit bu konuyu tekrar gözden geçireceğim (uyaran adam da Tom Barr, ister istemez gözden geçireceğiz ).
Bugün (gün 1) 4 saat ışıklandırmadan sonra bitkilerde herhangi bir sorun görünmüyor. Sıcaklık 24-26 derece ve nemlilik 85%-88% civarında. Tek korkum "Weeping Moss"’un florasana çok yakın oluşu ve nemliliğine yardım edecek kumdan uzak oluşu. Fakat yakından sürekli olarak takip edeceğim.
İşte geçen geceden resimler
RedAbishai 2014-01-16 00:01:53
Geçen Pazar günü taşındığım için bozduğum bitkili tankımı yeniden tasarlamaya başladım ve tasarım aşamasını dair bir günlüğü de fazlaca takip ettiğim yabancı bir forum da konu olarak açtım.
Aynı başlığı bu forumda da Türkçeye çevirerek projem sırasında yaşayacağım sorunları veya şimdiye kadar çeşitli yabancı forumlarda edindiğim bilgileri Türkçe olarak ta paylaşmak istedim. Bu akşam diğer forumdaki tüm yazdıklarımı Türkçeye çevirerek, aynı başlığı burdan da Türkçe götürmeye çalışacağım
Şimdilik konunu ingilizce şeklini aşağıdaki linkten görebilirsiniz;
http://www.barrreport.com/showthread.php/13472-My-First-Real-Planted-Tank-Attempt-(Dry-Start)
Teşekkürler (Eğer yazım hatası yaparsam mağdur görün lütfen çok uzun süredir derli toplu Türkçe bir yazı yazmadım)
Yeni üye olduğumdan ve yeni mesaj atamadığımdan konuyu güncelleyerek çevirime başlıyorum, her türlü yorum ve eleştrilerinizi bekliyorum.
"(09/01/2014) - Herkese merhaba
Bu herhangi bir forumdaki ilk mesajım olacak ve umarım bana şans getirir. Şimdiye kadar forumlarda okuyucu olmayı tercih etmiştim fakat bu sefer ilk gerçek bitkili tank denememi günlük şeklinde burada tutmaya karar verdim.
Kısa bir özgeçmiş olarak, hobi ile 15 yılı aşkın bir süredir uğraşmaktayım. Okul ve iş dönemlerimde çeşitli nedenlerden ötürü (para, yer sıkıntısı, zaman sıkıntısı, vb) hobiye uzun süreli aralar vermek durumunda kaldım. Türkiye'deki su şartlarının da uyumlu olması nedeniyle çoğunlukla "Cichlid" türlerini besledim ve bitkili tanklar hakkında tecrübem olmadı. Geçen sene Romanya’ya taşınmamı ve kendime ait bir evimin olmasını değerlendirerek 240L bir tank aldım. Bitkili akvaryumu denemeye karar verdim ve bu güne kadar “eleocharis acicularis”, “ammonia bonsai”, “alternanthera reineckii mini”, “myriophyllum mattogrossense (yeşil ve kırmızı varyantları)” ve “limnophila aromatica” bitkilerini büyütmeyi başardım. Tabiki bitkili akvaryuma yeni başlayan biri olarak, ne kadar araştırma yaparsam yapayım, ne kadar okursam okuyayım, birçok problem yaşadım (yeşil toz alg-yüksek ışık yüzünden, mavi yeşil alg (bakteri)-gübre kullanımını ilk denediğim zaman ve acemi iki katman toprak kullanma tercihim yüzünden).
İki hafta once yeni bir eve taşındım ve akvaryumu bozmak durumunda kaldım. Yeni kurulumumda gerçek/ciddi bir deneme yapmaya karar verdim.
Başlangıçta (daha çok taban bitkileri kullanacağım için) kuru başlangıç sistemini kullanacağım (becerebilirsem). Bu seferki bitkilerim;
- 3 x Glossostigma Elatinoides (Stoklarda “hemianthus callitrichoides cuba” bulamadım ve bu bitkiden daha önce bir parça deneyip beğenmiştim. Sadece aşırı hızlı büyüyen bir bitki olduğundan biraz çekincelerim var.)
- 3 x Utricularia graminifolia
- 1 x Micranthemum Monte Carlo (deneme-bitki aldığım yerin tavsiyesi)
- 1 x (Tabiki) Ammania sp. Bonsai (Niye bilmiyorum bu bitkiyi çok seviyorum)
- 2 x Vesicularia ferriei - Weeping Moss
- 1 x Hydrocotyle tripartite (Deneme-Bir başka agresif tür)
Kum olarak “Seachem Florite Black” (tek katman), ışık olarak 4x54w T5 2x Sylvania Grolux, 1x AquaMedic Reef White and 1x AquaMedic Plant Grow ve CO2 için basınçlı tüp kullanıyorum.
Kumum tamamen etkisiz (inert-herhangi bir bitki besini içermediğinden) olduğundan, kuma “Seachem Kök Gübresi” koymayı daha sonra da bitkileri ıslatırken gübreli su kullanmayı planlıyorum (bitkilerin tepkilerine göre).
(10-01-2014) – İşte ilk dizaynın resimleri
(10-01-2014) – Bitkiler 1 saat önce elime ulaştı. Her zamanki gibi çok iyi durumdalar. Romanya’da bitkilerini “Tropica”dan getiren çok iyi bir balıkçım var (biraz uzakta ama gerçekten çok ciddi bir şirket.Ne balıkta, ne bitkide, ne de diğer ekipmanlarda hiç bir sorun yaşamıyorsunuz.), tüm bitkiler “Tropica 1-2 Grow” serisinden. Bu serideki bitkiler laboratuar ortamında tohumdan kuru bir şekilde büyütüldüklerinden, kuru başlangıç (dry-start) için çok uygunlar. Ayrıca bitki yoğunluğu ve köklerin sadece bir jel tarafından tutulması dikim aşamasında inanılmaz derecede kolaylık sağlıyor. Bu "utricularia graminifolia" bitkisini canlı olarak ilk görüşüm ve inanılmaz derecede hoş bir görünüşü/rengi var.
(11/01/2014) – Aşağıdaki resimde akvaryumun aklımdaki planını bulabilirsiniz. Arkada siyah ile işaretlediğim yeri, akvaryumu su ile doldurduktan sonra koymak istediğim büyük bitkiler için boş bırakacağım (Taşınma esnasında kurtarmayı başardığım "limnophila aromatica" ve iki adet "rotala macrandra"). Bunun dışın "Weeping Moss" tahtayı kaplıyor şekilde olacak (aslında tam olarak moss’u nasıl kullanmak istediğimi bulmuş değilim).
(12/01/2014) – Herkeze merhaba,
Geçen gece iki arkadaşımın da yardımı ile dikim işlemini bitirdik. Dün gece kendimi Amano gibi hissettim, arkadaşımın biri bitkileri hazırlıyor, diğeri parçalara bölüyor, ben ise dikiyorum. Gerçekten yardım eden birileri olduğu zaman, bu baya meşakatli işlem, çok daha kolay ve eğlenceli oluyormuş . Daha öncede belirtiğim gibi “florite”, “Ada Aquasoil” gibi besin içermediği için, kökler için “Seachem misket gübre” ve sprey suyunda 10ml “Seachem Nitrogen” kullandık. Bunun dışında akvaryuma bir adet nemlilik ölçer (hyrometer) ve termometro koyduk (nemlilik ve ısı bu metotda en önemli iki unsur). Diğer forumda ışığımın fazla olduğu konusunda uyarı almıştım fakat sadece susuz dönemde 4 florasanı da kullanmaya karar verdim. Daha sonra akvaryumu doldurduğum vakit bu konuyu tekrar gözden geçireceğim (uyaran adam da Tom Barr, ister istemez gözden geçireceğiz ).
Bugün (gün 1) 4 saat ışıklandırmadan sonra bitkilerde herhangi bir sorun görünmüyor. Sıcaklık 24-26 derece ve nemlilik 85%-88% civarında. Tek korkum "Weeping Moss"’un florasana çok yakın oluşu ve nemliliğine yardım edecek kumdan uzak oluşu. Fakat yakından sürekli olarak takip edeceğim.
İşte geçen geceden resimler
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 00:45
Kurulumunuz hayırlı olsun Bahadır bey,besin içermeyen zemin kumunda zemin bitkileri nasıl gelişecek çok merak ediyorum, inşallah sorunsuz şekilde gelişirde bizler içinde örnek olur. Takipteyim..
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 00:58
Kurulumunuz hayırlı olsun dry-start hep isteyipte zaman bulamadığım bir konudur.Şahsım adına bu konunuz için teşekkür ederim benim için makale tadında bir kurulum olmuş yurtdışında olmanız malzeme açısından büyük bir avantaj hayalinizdeki görüntüye kavuşmanız dileği ile,
Saygılar
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 19:19
Güzel ve cesaret verici yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Ama sert eleştrilerinizi de muhakkak bekliyorum .
Bilal bey çok güzel bir soru. Aslında baştan beri beni en korkutan konulardan biriydi inert (besin maddesi içermeyen) kum kullanmak. Internette okuduğum başarılı sonuçların çoğunluğu ya "Ada Aquasoil" yada bildiğimiz bitki toprağı kullanıyordu. Fakat akvaryumla şürekli oynayan ve aynı zamanda aşırı titiz olan biri olduğumdan suyu bulandırmayacak bir substrat kullanmak istedim. Bu açığı kapamak içinde yukarda bahsettiğim gibi sprey suyuna 10 ml Nitrogen ekleyip, tüm akvaryumun tabanına 5cm aralıklarla misket gübre koydum. Substratın altında az da olsa su bulunduğundan ve "Florite" yüksek CEC (Cation-exchange capacity) değerlerine sahip bir substrat olduğundan tüm tabanımı gübrelemiş olduğumu varsayıyorum (yaşayarak göreceğim). Bunun dışında ufak bir hile yaparak bitkileri Tropica'nın 1-2 Grow serisinden aldım. Bu bitkiler besin içeren bir jel içerisinde geliyor ve yıkamayla çok kolay çıkmasına rağmen, her kokte az da olsa bu jelden kalıyor. Bir nevi herkes kendi yemeğini berberinde getiriyor.
Eveeet, 24 saatini doldurmuş olmanın verdiği gururla (bir eleştri değildir yazı dilinden yanlış anlaşılmasın lütfen, daha çok heyecanımı belirmek istedim) çevirime devam ediyorum...
Bilal bey çok güzel bir soru. Aslında baştan beri beni en korkutan konulardan biriydi inert (besin maddesi içermeyen) kum kullanmak. Internette okuduğum başarılı sonuçların çoğunluğu ya "Ada Aquasoil" yada bildiğimiz bitki toprağı kullanıyordu. Fakat akvaryumla şürekli oynayan ve aynı zamanda aşırı titiz olan biri olduğumdan suyu bulandırmayacak bir substrat kullanmak istedim. Bu açığı kapamak içinde yukarda bahsettiğim gibi sprey suyuna 10 ml Nitrogen ekleyip, tüm akvaryumun tabanına 5cm aralıklarla misket gübre koydum. Substratın altında az da olsa su bulunduğundan ve "Florite" yüksek CEC (Cation-exchange capacity) değerlerine sahip bir substrat olduğundan tüm tabanımı gübrelemiş olduğumu varsayıyorum (yaşayarak göreceğim). Bunun dışında ufak bir hile yaparak bitkileri Tropica'nın 1-2 Grow serisinden aldım. Bu bitkiler besin içeren bir jel içerisinde geliyor ve yıkamayla çok kolay çıkmasına rağmen, her kokte az da olsa bu jelden kalıyor. Bir nevi herkes kendi yemeğini berberinde getiriyor.
Eveeet, 24 saatini doldurmuş olmanın verdiği gururla (bir eleştri değildir yazı dilinden yanlış anlaşılmasın lütfen, daha çok heyecanımı belirmek istedim) çevirime devam ediyorum...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 19:52
Elinize sağlık güzel bir başlangıç olmuş. Zeminde tek tip bitki kullansaydınız daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Utri ve glossonun yapıları farklı olduğu için akvaryum iki ayrı parçaymış gibi durabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 20:19
(14/01/2014) – 2. Gün
Dün olağan kontrol sırasında farkettim ki ağacın uzerine tutturduğum “moss”lar kurumuş ve hafif sertleşmiş durumdaydı. Renklerinin de dikim gününe göre hafifçe daha sarı olduğunu farkettim. Daha önce de belirttiğim gibi ışığa yakınlıkları ve ıslak zemin ile temasları olmadıklarından böyle bir ihtimalden çekincem vardı. Bitkileri riske atmamak için hızlı bir şekilde ana tanktan, “sığınma tankına” aldım. Zaten kuru başlangıç ile başlamamım amacı, zemin bitkilerinin iyi bir şekilde kök gelişimlerini tamamlamaları ve substrata sıkıca tutunmaları olduğundan projede erken bir kayıp yaşamış olmadım. Bunun dışındaki bitkilerde her hangi bir problem yok, ısı ve nemlilik sabit durumda. Sadece yüksek kısımı 2 günde bir hafif nemlendirmem gerekiyor. İşte operasyon sonrası resimler (aslında önceki durumdaki sarı ve hafif kuru resimlerini de çekmemde fayda vardı ama tedirginlikten birez acale ettim)
Böylece çevirimi tamamlamış bulunmaktayım. Bundan sonra iki forumu paralel olarak götürmeye çalışacağım. İlk güncellemem bir sorun yaşanmazsa 7. günde olacak. Her hafta belli bölgelerden fotoğraflar çekerek bitkilerin gelişimlerini de göstermeye çalışacağım.
Teşekkürler
Dün olağan kontrol sırasında farkettim ki ağacın uzerine tutturduğum “moss”lar kurumuş ve hafif sertleşmiş durumdaydı. Renklerinin de dikim gününe göre hafifçe daha sarı olduğunu farkettim. Daha önce de belirttiğim gibi ışığa yakınlıkları ve ıslak zemin ile temasları olmadıklarından böyle bir ihtimalden çekincem vardı. Bitkileri riske atmamak için hızlı bir şekilde ana tanktan, “sığınma tankına” aldım. Zaten kuru başlangıç ile başlamamım amacı, zemin bitkilerinin iyi bir şekilde kök gelişimlerini tamamlamaları ve substrata sıkıca tutunmaları olduğundan projede erken bir kayıp yaşamış olmadım. Bunun dışındaki bitkilerde her hangi bir problem yok, ısı ve nemlilik sabit durumda. Sadece yüksek kısımı 2 günde bir hafif nemlendirmem gerekiyor. İşte operasyon sonrası resimler (aslında önceki durumdaki sarı ve hafif kuru resimlerini de çekmemde fayda vardı ama tedirginlikten birez acale ettim)
Böylece çevirimi tamamlamış bulunmaktayım. Bundan sonra iki forumu paralel olarak götürmeye çalışacağım. İlk güncellemem bir sorun yaşanmazsa 7. günde olacak. Her hafta belli bölgelerden fotoğraflar çekerek bitkilerin gelişimlerini de göstermeye çalışacağım.
Teşekkürler
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2014 20:25
Bahadır bey titizlik ve akvaryumla sürekli oynama konusunda çok benzeşiyoruz, zeminde subrast kullanma konusunda da aynı fikirdeyiz sizinle Bizim gibiler için sanırım iki yol var. Eğer subrast kullanacaksak bitki yerleşim planını çok iyi ayarlamamız gerekiyor ki sonradan ekleme/çıkarma olmasın bu sayede toprak yapısı bozulmasın. Diğer yol zeminde subrast kullanmayıp özgürce ekleme/çıkarma yapabilmek. Tabi subrasttsız toprakda bitkiler nasıl gelişecek bu sorun karşımıza çıkıyor. Belki iri taneli bir kum seçilip (kumun yüzeyinde sirkülasyon sağlamak için) ve tanka sıvı gübre verilerek gübrenin bitki köklerine kadar nüfuz etmesi sağlanılabilir. Bu sayede bitkiler kökten beslenebilirmi bilmiyorum. Neyse... Bu bahsettiğiniz "sprey suyuna 10 ml nitrogen eklemek" kavramını biraz daha açarmısınız? (kendimi teknoloji ile yeni tanışan bir afrikalı olarak görüyorum şuan )
Birde kendi tankımda gözlemlediğim bir durumu anlatmak istiyorum size. Zeminde misket gübre kullanıldığında bitki ekleme/çıkarma yaparken misket gübrelerin mümkün mertebe yüzeye çıkmamasına gayret edin. Çünkü bu noktalarda yoğun besinden dolayı çözülmesi gayet zor olan yosun ve alg problemi yaşanabiliyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 17 Ocak 2014 16:17
Bilal bey merhaba,
Ben de "Seachem Florite Black" kumunu seçerken aynı bu dediğiniz düşüncelerden gelerek seçimimi yaptım. Zaten kullandığımız bir çok bitki besinleri su sütunundan kullanmakta. Bunun dışında kumum iri taneli olduğu için dip kısmı temiz tuttuğumuz sürece dediğiniz gibi bir sirkülasyon olacaktır (okuduklarım bu yönde, deneyip göreceğiz). En kötü ihtimal eğer kök beslemesi isteyen bir bitki kullanırsam bitkinin altını bir misket gübre ile takviye edebilirim. Bunun dışında "Florite" yükses CEC kapasitesine sahip olduğundan sudaki gübreyi emerek kökleri besliyen bir kum (yine okuduklarıma dayanıyorum-deneyip göreceğim, fakat kumu alırken içim acıdı, gerçekten pahalı bir kum eğer ikna olmasaydım almazdım, bir ay mukayese ettim Ada Aquasoil ile). En nihayetinde hiç birşey dakka başı bulanan veya dibi kurcaladığınız anda ufak/büyük alg sorunu yaşatan kumlardan daha sinir bozucu olamaz. Bu tarz kum kullanımını gerçek eksperlere bırakmakta fayda var bence. Benim oraya daha çok yolum var.RedAbishai 2014-01-17 16:21:10
Ben de "Seachem Florite Black" kumunu seçerken aynı bu dediğiniz düşüncelerden gelerek seçimimi yaptım. Zaten kullandığımız bir çok bitki besinleri su sütunundan kullanmakta. Bunun dışında kumum iri taneli olduğu için dip kısmı temiz tuttuğumuz sürece dediğiniz gibi bir sirkülasyon olacaktır (okuduklarım bu yönde, deneyip göreceğiz). En kötü ihtimal eğer kök beslemesi isteyen bir bitki kullanırsam bitkinin altını bir misket gübre ile takviye edebilirim. Bunun dışında "Florite" yükses CEC kapasitesine sahip olduğundan sudaki gübreyi emerek kökleri besliyen bir kum (yine okuduklarıma dayanıyorum-deneyip göreceğim, fakat kumu alırken içim acıdı, gerçekten pahalı bir kum eğer ikna olmasaydım almazdım, bir ay mukayese ettim Ada Aquasoil ile). En nihayetinde hiç birşey dakka başı bulanan veya dibi kurcaladığınız anda ufak/büyük alg sorunu yaşatan kumlardan daha sinir bozucu olamaz. Bu tarz kum kullanımını gerçek eksperlere bırakmakta fayda var bence. Benim oraya daha çok yolum var.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Ocak 2014 14:11
8. Gün
Bir haftayı değerlendirecek olursam denemem başarılı gidiyor diyebilirim, bazı dikkatimi çeken önemli noktalar;
- Nemlilik oranını koruyabilmek için akvaryumu her gün spreylemem gerekti, dipteki (kumun altındaki – kumun sadece 3/4’ü su içinde) suya yakındaki, yani taban düzlüğündeki bitkiler hiçbir sorun yaşamazken, tümsekteki bitkilerin her gün spreylenmesi gerekmekte aksi taktirde kurumaya başlıyorlar (Akvaryumunun üstünü nasıl kaparsam kapayayım, tümsekler akşama kurumuş oluyor - bakınız resim 3). Akvaryumu spreyledikten sonra muhakkak (gerekli ise) dipteki suyu çekerek 3/4 oranını korumak gerekiyor.
- Bilal bey daha önceki sorunuzu atlamışım, “sprey suyuna nitrojen eklemek” karvamını açıklamam gerekirse, diğer başarılı yöntemler hep “Ada Aquasoil” ile yapılmıştı. Bu kum ile benimkinin farkı Aquasoil’in amonyak içermesi, ben de bu dengeyi sağlamak adına ilk kurulum aşamasında kumu ıslatırken (spreylerken) 10 ml “Seachem Nitrogen” kullandım. Daha sonraki fikrim ise her spreyleme yaptığımda bir şekilde sprey suyuna gerekli besinleri katmaktı. Fakat bitkilerin durumunu göze alarak ilk spreyleme dışında hiç gübre kullanmadım (bir de tabandaki misket gübreler var).
- Pazartesi günü ilk ufak problemlerimi yaşadım. 1. resimde Glossonun uzayan kökünde ufak bir “mold” (sanırım Türkçesi mantar-ipliksi bezay ve oldukça gıcık madde) oluşumu vardı, elimle temizledim. 2. reside ise kayanın üzerinde örümcek ağı oluşumu vardı, evet örümcek ağı. Taşın kumla kesiştiği noktada net bir şekilde görünmekte. Taşları Romanya’dan Türkiye’ye gelirken Bulgaristan’dan yoldan topladım ve akvaryuma koymadan sadece hafifce yıkadım, belki taşlarla beraber getirmiş olabilirim. Gerçi internette bu yöntemi kullanıp örümcek ağı edinen baya örnek var ama inanın sebebini anlayamadım. Taşı temizledim ve yola devam ediyorum.
İşte resimler, eğer bir sıkıntı olmazsa bir dahaki paylaşımımı 15. günde yapacağım.
RedAbishai 2014-01-22 14:17:10
Bir haftayı değerlendirecek olursam denemem başarılı gidiyor diyebilirim, bazı dikkatimi çeken önemli noktalar;
- Nemlilik oranını koruyabilmek için akvaryumu her gün spreylemem gerekti, dipteki (kumun altındaki – kumun sadece 3/4’ü su içinde) suya yakındaki, yani taban düzlüğündeki bitkiler hiçbir sorun yaşamazken, tümsekteki bitkilerin her gün spreylenmesi gerekmekte aksi taktirde kurumaya başlıyorlar (Akvaryumunun üstünü nasıl kaparsam kapayayım, tümsekler akşama kurumuş oluyor - bakınız resim 3). Akvaryumu spreyledikten sonra muhakkak (gerekli ise) dipteki suyu çekerek 3/4 oranını korumak gerekiyor.
- Bilal bey daha önceki sorunuzu atlamışım, “sprey suyuna nitrojen eklemek” karvamını açıklamam gerekirse, diğer başarılı yöntemler hep “Ada Aquasoil” ile yapılmıştı. Bu kum ile benimkinin farkı Aquasoil’in amonyak içermesi, ben de bu dengeyi sağlamak adına ilk kurulum aşamasında kumu ıslatırken (spreylerken) 10 ml “Seachem Nitrogen” kullandım. Daha sonraki fikrim ise her spreyleme yaptığımda bir şekilde sprey suyuna gerekli besinleri katmaktı. Fakat bitkilerin durumunu göze alarak ilk spreyleme dışında hiç gübre kullanmadım (bir de tabandaki misket gübreler var).
- Pazartesi günü ilk ufak problemlerimi yaşadım. 1. resimde Glossonun uzayan kökünde ufak bir “mold” (sanırım Türkçesi mantar-ipliksi bezay ve oldukça gıcık madde) oluşumu vardı, elimle temizledim. 2. reside ise kayanın üzerinde örümcek ağı oluşumu vardı, evet örümcek ağı. Taşın kumla kesiştiği noktada net bir şekilde görünmekte. Taşları Romanya’dan Türkiye’ye gelirken Bulgaristan’dan yoldan topladım ve akvaryuma koymadan sadece hafifce yıkadım, belki taşlarla beraber getirmiş olabilirim. Gerçi internette bu yöntemi kullanıp örümcek ağı edinen baya örnek var ama inanın sebebini anlayamadım. Taşı temizledim ve yola devam ediyorum.
İşte resimler, eğer bir sıkıntı olmazsa bir dahaki paylaşımımı 15. günde yapacağım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir