Keyhole bereketi (yumurtladılar)
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 00:18
Son gelişmeleri Bora'nın yerine ben paylaşayım:
Bir akşam Bora yine beni aradı. Balıkları yine yumurtlamıştı. Epeyce konuştuk. Mantarlaşmaması için yapılabileceklerin hepsini değerlendirdik. Sorunun su değerlerinden kaynaklı olduğuna kanaat getirdim. Ama görmeden bir şey de yapamazdım. Bir öneride bulundum. Bende discuslar nedeniyle aldığım osmos filtre vardı. Ona yumurtaları getirmesini söyledim. Nasılsa onda yumurtalar mantarlaşacak ve yine bozulacaktı. Osmosla olursa su değerleri konusunu teyit etmiş olacaktık.
Ertesi akşam yumurtaları bana getirdi. Ufak bir akvaryuma osmos suyu doldurdum. Çiftli ufak pipo filtre koydum. Gelen yumurtaları taşıyla birlikte yerleştirdim.
300 kadar yumurta vardı. Aralarında mantarlaşmalar elbette oldu. İlk gün 4 tane, ikinci gün 15 civarında, son günde ise 70 kadar mantarlanmış yumurta ayıkladım. Onları temizleyip yarı yarıya su değişimi yaptım.
Sonra larvalar göründü. Toplamda 150'den fazla larva ve bir miktar mantarlaşmış yumurtayı sabah kalınca gördüm. Olduğu gibi bırakıp dışarı çıktım. Akşam geldiğimde yarı yarıya mantar kaplı larvalarla karşılaştım. İlgilenemediğimden larvalar bile mantarlar tarafından kaplanıp ölmüştü. Sonra mantarlaşanları temizledim. Geriye 60-70 kadar larva sağlam kaldı. Onlar da serbest yüzmeye geçti.
Şu anda az miktarda kayıpla balıkları büyütmeye çalışıyorum. Hala çok ilgilenebildiğimi söyleyemem. Buna karşılık çok sağlıklı ve sağlam balıklar yetişeceğini söyleyebilirim.
Balıklar kendini kurtardığında az bir miktarını Bora'nın da izniyle kendime ayıracağım ve kalanını Bora'ya vereceğim. Büyütür mü? Satar mı? Hediye mi eder? Orasına Bora karar verir.
Ben su değerlerinin önemini vurgulayacak ve sorunun ne olduğunu tespit edecek denemeyi yaptım. Yolunu açıp sonrakilerde nasıl yavru çıkaracağını gösterdim. Osmos olmazsa uygun damacana su ile iş çözülür.
kgurkan 2010-10-08 00:46:59
Bir akşam Bora yine beni aradı. Balıkları yine yumurtlamıştı. Epeyce konuştuk. Mantarlaşmaması için yapılabileceklerin hepsini değerlendirdik. Sorunun su değerlerinden kaynaklı olduğuna kanaat getirdim. Ama görmeden bir şey de yapamazdım. Bir öneride bulundum. Bende discuslar nedeniyle aldığım osmos filtre vardı. Ona yumurtaları getirmesini söyledim. Nasılsa onda yumurtalar mantarlaşacak ve yine bozulacaktı. Osmosla olursa su değerleri konusunu teyit etmiş olacaktık.
Ertesi akşam yumurtaları bana getirdi. Ufak bir akvaryuma osmos suyu doldurdum. Çiftli ufak pipo filtre koydum. Gelen yumurtaları taşıyla birlikte yerleştirdim.
300 kadar yumurta vardı. Aralarında mantarlaşmalar elbette oldu. İlk gün 4 tane, ikinci gün 15 civarında, son günde ise 70 kadar mantarlanmış yumurta ayıkladım. Onları temizleyip yarı yarıya su değişimi yaptım.
Sonra larvalar göründü. Toplamda 150'den fazla larva ve bir miktar mantarlaşmış yumurtayı sabah kalınca gördüm. Olduğu gibi bırakıp dışarı çıktım. Akşam geldiğimde yarı yarıya mantar kaplı larvalarla karşılaştım. İlgilenemediğimden larvalar bile mantarlar tarafından kaplanıp ölmüştü. Sonra mantarlaşanları temizledim. Geriye 60-70 kadar larva sağlam kaldı. Onlar da serbest yüzmeye geçti.
Şu anda az miktarda kayıpla balıkları büyütmeye çalışıyorum. Hala çok ilgilenebildiğimi söyleyemem. Buna karşılık çok sağlıklı ve sağlam balıklar yetişeceğini söyleyebilirim.
Balıklar kendini kurtardığında az bir miktarını Bora'nın da izniyle kendime ayıracağım ve kalanını Bora'ya vereceğim. Büyütür mü? Satar mı? Hediye mi eder? Orasına Bora karar verir.
Ben su değerlerinin önemini vurgulayacak ve sorunun ne olduğunu tespit edecek denemeyi yaptım. Yolunu açıp sonrakilerde nasıl yavru çıkaracağını gösterdim. Osmos olmazsa uygun damacana su ile iş çözülür.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 08:51
Tebrikler Köksal abi.
Yavru almanın ve yavru yaşatmanın zor olduğu bir türde bunları başarmışsın.
Gelişim fotolarını bekliyoruz.
Saygılarımla.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 09:34
[QUOTE=rastlantısal]Tebrikler Köksal abi.
Aslında zor olduğunu düşünmüyorum. Eş bir çift varsa yumurtlarlar. Yumurta dizdilerse gerisi onları korumaya ve su değerlerini ayarlamaya kalıyor. Benim yaptığım çalışma da bunu netleştirmek içindi. Eşleştirme ve yumurta alma konusunda Bora'yı tebrik etmek gerekir. Ben yumurtadan çıkması ve büyümesi kısmında devreye girdim. Eğer ilgi gösterebilseydim şu an 60-70 yavru değil 200 civarı yavru olurdu. hala da ilgilenemediğim için son aşamada 40-50 yavrunun kendini kurtaracak boya geleceğini tahmin ediyorum.
Fotoğraflara gelince, zaman içinde yine çeker, paylaşırım.
Teşekkürler.
Yavru almanın ve yavru yaşatmanın zor olduğu bir türde bunları başarmışsın.
Gelişim fotolarını bekliyoruz.
Saygılarımla.
[/QUOTE]Aslında zor olduğunu düşünmüyorum. Eş bir çift varsa yumurtlarlar. Yumurta dizdilerse gerisi onları korumaya ve su değerlerini ayarlamaya kalıyor. Benim yaptığım çalışma da bunu netleştirmek içindi. Eşleştirme ve yumurta alma konusunda Bora'yı tebrik etmek gerekir. Ben yumurtadan çıkması ve büyümesi kısmında devreye girdim. Eğer ilgi gösterebilseydim şu an 60-70 yavru değil 200 civarı yavru olurdu. hala da ilgilenemediğim için son aşamada 40-50 yavrunun kendini kurtaracak boya geleceğini tahmin ediyorum.
Fotoğraflara gelince, zaman içinde yine çeker, paylaşırım.
Teşekkürler.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 10:02
[QUOTE=kgurkan] [QUOTE=rastlantısal]Tebrikler Köksal abi.
Aslında zor olduğunu düşünmüyorum. Eş bir çift varsa yumurtlarlar. Yumurta dizdilerse gerisi onları korumaya ve su değerlerini ayarlamaya kalıyor. Benim yaptığım çalışma da bunu netleştirmek içindi. Eşleştirme ve yumurta alma konusunda Bora'yı tebrik etmek gerekir. Ben yumurtadan çıkması ve büyümesi kısmında devreye girdim. Eğer ilgi gösterebilseydim şu an 60-70 yavru değil 200 civarı yavru olurdu. hala da ilgilenemediğim için son aşamada 40-50 yavrunun kendini kurtaracak boya geleceğini tahmin ediyorum.
Fotoğraflara gelince, zaman içinde yine çeker, paylaşırım.
Teşekkürler.
[/QUOTE] Abi her keyhole çifti yumurtlamıyor. Yumurtaları yaşatmak için osmos gerekiyor yada o değerleri bulmak gerekiyor. Sen üstat adamsın elbette ki kolay gelecek :)
Yavru almanın ve yavru yaşatmanın zor olduğu bir türde bunları başarmışsın.
Gelişim fotolarını bekliyoruz.
Saygılarımla.
[/QUOTE]Aslında zor olduğunu düşünmüyorum. Eş bir çift varsa yumurtlarlar. Yumurta dizdilerse gerisi onları korumaya ve su değerlerini ayarlamaya kalıyor. Benim yaptığım çalışma da bunu netleştirmek içindi. Eşleştirme ve yumurta alma konusunda Bora'yı tebrik etmek gerekir. Ben yumurtadan çıkması ve büyümesi kısmında devreye girdim. Eğer ilgi gösterebilseydim şu an 60-70 yavru değil 200 civarı yavru olurdu. hala da ilgilenemediğim için son aşamada 40-50 yavrunun kendini kurtaracak boya geleceğini tahmin ediyorum.
Fotoğraflara gelince, zaman içinde yine çeker, paylaşırım.
Teşekkürler.
[/QUOTE] Abi her keyhole çifti yumurtlamıyor. Yumurtaları yaşatmak için osmos gerekiyor yada o değerleri bulmak gerekiyor. Sen üstat adamsın elbette ki kolay gelecek :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 11:35
Tebrikler Köksal Abi, yavruları sağlıkla büyüteceğine eminim. Özellikle Cüce Güney Amerikanlarda yumuşak ve iletkenliği düşük suyun önemli olduğunu bu başlıktan sonuç olarak çıkartabiliriz, gerçekten güzel bir konu olmuş. Yavruların gelişimine dair fotoğraflarıda bekliyoruz .
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 14:17
Oh be! Sonunda benim çiftimden başka üreyen bir keyhole çifti daha görebildim.
Köksal bey tebrik ederim.
Açıkçası ben osmos vs. gibi şeylerle uğraşmamıştım. Ama şu değişmlerimi bütün yumurtalama ve yavru bakımı safhalarında Sırma su ile yapmıştım. Özellikle marka belirtmemin sebebi, düşük ph'lı bir su oluşudur. Akvaryumumda çay, torf vb. malzemeler de kullanıyordum. Ne iletkenlik ölçtüm ne başka birşey. Yumuşak suyun gerekliliğini tartışmaya gerek yok tabi ki.
40lt. akvaryumumda anaçlarla beraber sıkış sıkış büyümüştü yavrular. Arada platylere çöpçülere yem olanlar da çıkmıştır elbet. Ama akvaryumum büyük olsaydı çok daha fazla sayıda yavru büyürdü diye düşünüyorum.
Birkaç ay sonra minicik vücutlarında anahtar deliği işareti çıkmaya başladığında çok sevimli oluyorlar.
Maziden birkaç fotoğraf eklemek istiyorum:
Artık bu gibi fotoğrafları sizden bekliyoruz Köksal bey, yeni fotoğraf makinanız ile.
Köksal bey tebrik ederim.
Açıkçası ben osmos vs. gibi şeylerle uğraşmamıştım. Ama şu değişmlerimi bütün yumurtalama ve yavru bakımı safhalarında Sırma su ile yapmıştım. Özellikle marka belirtmemin sebebi, düşük ph'lı bir su oluşudur. Akvaryumumda çay, torf vb. malzemeler de kullanıyordum. Ne iletkenlik ölçtüm ne başka birşey. Yumuşak suyun gerekliliğini tartışmaya gerek yok tabi ki.
40lt. akvaryumumda anaçlarla beraber sıkış sıkış büyümüştü yavrular. Arada platylere çöpçülere yem olanlar da çıkmıştır elbet. Ama akvaryumum büyük olsaydı çok daha fazla sayıda yavru büyürdü diye düşünüyorum.
Birkaç ay sonra minicik vücutlarında anahtar deliği işareti çıkmaya başladığında çok sevimli oluyorlar.
Maziden birkaç fotoğraf eklemek istiyorum:
Artık bu gibi fotoğrafları sizden bekliyoruz Köksal bey, yeni fotoğraf makinanız ile.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Ekim 2010 15:59
Öncelikle bana yaptığı yardımlardan dolayı Köksal Bey'e ne kadar teşekkür etsem azdır.
Uzun süredir elimde 2 ayrı Keyhole çift bulunmakta. Fakat ikisindende aldığım yumurtalara ne yaparsam yapayım bir türlü çıkartamadım. Çay, metilen, kaya tuzu vb..... ne kadar seçenek varsa denedim sonuç herzaman hüsran oldu.
Aslında bunlara hiç gerek yokmuş.
Hem balık sağlığını, hemde kendi sağlığımızı tehlikeye atan musluk sularının ne kadar tehlikeli olduğunu anladım. Sonuçta biz her ne kadar bu suları içmede kullanmasakta; diğer günlük ihtiyaçlarımızda bu sudan faydalanıyoruz. Tabiki sonucu hemen göremesekte yıllar geçtikçe bunun yan etkilerini malesef görebiliyoruz.
Hala yavrularıma kendim bakma zevkini tadamasamda, geçmişte aldığım çoğu yavrunun hala tadı damağımda kaldı. Umarım bi daha ki sefere gerekli tertibat ile başarılı sonuçlar alıp sizlere burdan paylaşırım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2010 13:57
[QUOTE=reverse]Oh be! Sonunda benim çiftimden başka üreyen bir keyhole çifti daha görebildim.
Köksal bey tebrik ederim...
Artık bu gibi fotoğrafları sizden bekliyoruz Köksal bey, yeni fotoğraf makinanız ile.
[/QUOTE]
Kısmet olursa ben de bir çift alacağım. kendi balıklarımın yumurtaları ve yavrularını da çıkarıp paylaşmayı hedefliyorum. Zaten çok uğraştırmadıklarını da düşünürsek kolay olacaktır.
Hem uğraştırsa bile bu parmakla uzun süre uğraşabilecek durumum olmayacak.
Fotoğraflar belli periyotlarla zaten gelecek.
Köksal bey tebrik ederim...
Artık bu gibi fotoğrafları sizden bekliyoruz Köksal bey, yeni fotoğraf makinanız ile.
[/QUOTE]
Kısmet olursa ben de bir çift alacağım. kendi balıklarımın yumurtaları ve yavrularını da çıkarıp paylaşmayı hedefliyorum. Zaten çok uğraştırmadıklarını da düşünürsek kolay olacaktır.
Hem uğraştırsa bile bu parmakla uzun süre uğraşabilecek durumum olmayacak.
Fotoğraflar belli periyotlarla zaten gelecek.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2010 14:26
Benim de bir süprizim var.
Birkaç gün içerisinde, yukarıda fotoğrafta gördüğünüz yavruların şimdiki hallerini paylaşacağım. 3cm civarında oldukları zamanlar birine(!) vermiştim birkaç tanesini. Şimdi büyüdüler anaç boylara geldiler. Gerçi eş tutan yokmuş aralarında. Zaten 3 adetler. En son fotoğraflarını gördüğümde fazlaca irileşmişlerdi. Vücutları baya genişlik kazanmıştı.
Böylece bu konuda, bir keyhole'un 1cm'lik halinden, anaç boya gelene kadarki yaşan sürecini paylaşmış olacağım. Ocak ayında doğduklarına göre şimdi 10 aylık oldular.
Birkaç gün içerisinde, yukarıda fotoğrafta gördüğünüz yavruların şimdiki hallerini paylaşacağım. 3cm civarında oldukları zamanlar birine(!) vermiştim birkaç tanesini. Şimdi büyüdüler anaç boylara geldiler. Gerçi eş tutan yokmuş aralarında. Zaten 3 adetler. En son fotoğraflarını gördüğümde fazlaca irileşmişlerdi. Vücutları baya genişlik kazanmıştı.
Böylece bu konuda, bir keyhole'un 1cm'lik halinden, anaç boya gelene kadarki yaşan sürecini paylaşmış olacağım. Ocak ayında doğduklarına göre şimdi 10 aylık oldular.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2010 15:29
Köksal Bey, çok güzel görünüyorlar tebrik ederim. Karınları dolu görünüyor sanırım yeni yem yemişler. Yumurtadan çıkardığınız gibi büyütürken de aynı başarıyı göstereceğinizden eminim. Beslemek istediğim ama bir türlü fırsatın olmadığı türlerden biri benim için.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 11 Ekim 2010 15:41
[QUOTE=Maranon]Köksal Bey, çok güzel görünüyorlar tebrik ederim. Karınları dolu görünüyor sanırım yeni yem yemişler. Yumurtadan çıkardığınız gibi büyütürken de aynı başarıyı göstereceğinizden eminim. Beslemek istediğim ama bir türlü fırsatın olmadığı türlerden biri benim için.
[/QUOTE]
Benim akvaryumlarımı gelip yerinde gören ve o sırada sohbet ettiğimiz kişiler dışındakiler inanmasa da cidden pek de ilgilenmiyorum.
Zaten istesem de ilgilenemediğim için idareten gereklerini yerine getiriyorum. Yeni yem yeme konusu doğrudur çünkü fotoğraf çekme fırsatı bulduğum zamandan hemen öncesinde yem verdiğimden ve genelde ikisi aynı zamanlara denk geldiği için hep karnı dolu çıkacaktır.
Bu balıklar benim diğer hedeflerimden birisi olan üretilemeyen veya yaygın olmayan türlerin yaygınlaşmasına destek olduğu için özellikle aktif bir harekete sahip. Yoksa cidden elimdekileri elden çıkarıyorum ve daha az zaman ayıracak hale gitiriyorum. En azından parmağım düzelene kadar böyle sürdüreceğim.
[QUOTE=reverse]Köksal abi ne gibi yemlerle besliyorsunuz? [/QUOTE]
Mikro yavru yemi, toz hale getirilmiş tetra bits, sera spriluna, tetra min, artemia flake, tetra tablet gibi o an elime ne geçerse, tetrarsız şekilde az miktarda veriyorum.
Zaman zaman dipte birikenleri çekip osmos çıkışlı su ilave ediyorum.
Bu arada daha artemia bile yemediler...
Benim akvaryumlarımı gelip yerinde gören ve o sırada sohbet ettiğimiz kişiler dışındakiler inanmasa da cidden pek de ilgilenmiyorum.
Zaten istesem de ilgilenemediğim için idareten gereklerini yerine getiriyorum. Yeni yem yeme konusu doğrudur çünkü fotoğraf çekme fırsatı bulduğum zamandan hemen öncesinde yem verdiğimden ve genelde ikisi aynı zamanlara denk geldiği için hep karnı dolu çıkacaktır.
Bu balıklar benim diğer hedeflerimden birisi olan üretilemeyen veya yaygın olmayan türlerin yaygınlaşmasına destek olduğu için özellikle aktif bir harekete sahip. Yoksa cidden elimdekileri elden çıkarıyorum ve daha az zaman ayıracak hale gitiriyorum. En azından parmağım düzelene kadar böyle sürdüreceğim.
[QUOTE=reverse]Köksal abi ne gibi yemlerle besliyorsunuz? [/QUOTE]
Mikro yavru yemi, toz hale getirilmiş tetra bits, sera spriluna, tetra min, artemia flake, tetra tablet gibi o an elime ne geçerse, tetrarsız şekilde az miktarda veriyorum.
Zaman zaman dipte birikenleri çekip osmos çıkışlı su ilave ediyorum.
Bu arada daha artemia bile yemediler...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir