Şebeke Suyu Tds Ölçümlerinde Ppm %70 Arttı!

[QUOTE=lazarusv20]Suyun kirlenmesinden kasıt her zaman gerçek anlamda kirlilik olmak zorunda değil, içilebilme ya da gıda alanında kullanım kalite oranı düşmüş (mesela bir kirlilik kaynağı olmayan tuz ya da klor oranı nedeniyle olsun bu -ki ne olduğunu bilmiyoruz bile- ) her su "kirlidir" Konu sahibinin suların "kirletildiği" yönündeki yorumuna katılma nedenim budur. [/QUOTE]

Yağışlı havalarda barajlarda su bulanıklaşır. Buda PPM i arttırır.

Sağlıklı mutlu hobiler dilerim.

[QUOTE=Allicin]

Yağışlı havalarda barajlarda su bulanıklaşır. Buda PPM i arttırır.

Sağlıklı mutlu hobiler dilerim. [/QUOTE] Tek faktör olmayabilir. Yazın 320 - 330 olan TDS değeri, şu ara benim de ölçtüğüm gibi 345 olabilir, konu sahibinin ölçümünde % 70 oynama var.[EDIT]lazarusv20,2020-03-06 09:13:33[/EDIT]

Arkadaşlar konuyu denetleme ekibine yönlendirdim. İSKİ nin mevcut raporlarını denetleme talebi açtırdım, işleme alındı.

%10 değil, %30 değil; %70ppm artışı söz konusu.
Yağmurlu havalardan sonra önceleri de çok ölçüm yaptım ve 200ppm i asla geçmedi.

Bir de bana destek olmak adına ne yapabilirsiniz bence bunu düşününüz. Akvarist arkadaşlarımı da düşünerek açtım ben konuyu.[EDIT]Ladres,2020-03-06 22:51:54[/EDIT]

[QUOTE=lemur]Konuyu açan sayın Kaan Çelebi arkadaştan gereksiz yer işgal ettiğim için özür diliyorum. Ben endişelerinizi akvaryumla ilgili değil de genel su sağlığı ve kalitesiyle ilişkilendirdiğim için konuyu biraz dağıttım. TDS (total dissolved solids- toplam çözünmüş katılar) kavram olarak anlaşılıyor. Fakat ne işe yaradığı, bunca insanın bu değerleri takip etme konusunda gösterdiği çaba anlaşılamıyor. Herkes harıl harıl TDSmetre kullanıyor, r.o. cihazı ediniyor. Görünen o ki belli türleri yaşatma ve yavrulatma isteği bunu belli aralıklarda tutmayı zorunlu kılıyor.

Forumda TDS başlıklı 50'den fazla konu açılmış. Buna değinen bir makaleye rastlamadım. Tam olarak bilen az, bilenler de tane tane, bir çocuğa anlatır gibi anlatamıyor. Tanımlar arasında yanlış ifadeler de yer alıyor. Mesela "TDS=toplam çözünmüş tuzlar". Sertlikle eşdeğer olduğunu söyleyenler var. (dH?, Gh?). İletkenlikle ilişkisi de devreye girince iş içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Elimdeki akvaryum ansiklopedisinde TDS adı bile geçmiyor. Şimdi google amca'ya sorsam, iyice dağılacağım.

Şu garibe biriniz basit, anlaşılır bir kaynak önerseniz ya bari [;)][/QUOTE]Öncelikle
TDS total dissolved solids değeridir, yani suda çözünmüş toplam katılar.
EC/Electrical Conductivity ise elektriksel iletkenlik demektir.

PPM (parts per million) TDS (toplam çözünmüş katılar/tuzlar) ölçmek için en sık kullanılan birimdir.
μS (mikro-Siemens) EC (Elektriksel İletkenlik) ölçmek için en sık kullanılan birimdir.

TDS metre kabaca suda bulunan çözünmüş katı kombine olmuş tuzların toplamını yani sertliği,
EC metre ise suyun elektrik iletme yeteneğini yani iletkenliğini ölçer.

Ortak yanları; ikisi de bunu iki metal arasındaki elektriksel iletkenliği (gecikmeyi) ölçerek bulur. Yani baktığınızda ikisi de iletkenlikten hareket eder ama farklı birimlerle farklı yorumlar. Birbirlerinin arasında bağlantı olduğu için de standartlar durumlar gözetilerek bazı sabit çarpanlarla birbirlerine çevrilirler. (1,56)
Kalibreli cihazlar için konuşursak, belirli tuzların karışımı olan kalibre sıvılarına göre kalibre edildiklerini düşünürseniz, "her" daldırıldıkları suda kesin sonuç vermeyecekleri aşikardır. Yine de normal şartlara en yakın ölçümleri yapacak şekilde kalibre edilmeye çalışılırlar.

Daha pratik olması için farklı tuzların elektriksel iletkenliklerini yazayım;
Magnezyum klorür 400
Kalsiyum klorür 465
Sodyum klorür 500
Sodyum sülfat 630
Magnezyum Sülfat 710
Kalsiyum sülfat 800
Sodyum Bikarbonat 970

Bu durumda suyumuzdaki tuz çeşitlerini bilmeden tuzların ölçümünü yapan (TDS) cihazın verdiği sonucu sabit bir oranla mikrosiemense çevirmek yanıltıcı olabilir.
Veya Ec metre ile 500 mikro s ölçtüğümüzde bu suda 500/33=gh 15'tir gibi bir sonuç çıkarmak yanlış olabilir. O suya sırf kh dozlarım ve hiç gh olmayabilir. Yine akvaryumun içinde de iş değişir, suyun buharlaşması, salınım yapıcılar, suda bulunan farklı tuzlar vs her zaman gh/kh vs doğru tespit edilemeyebilir, sadece fikir verir. Ama standart durumlar için ec metre ile iletkenliği, yani bizi ilgilendiren osmotik basınçla ilgili kısmı doğru tespit edebiliriz.

Genel kabul görmüş kurallar işletildiği için bu cihazlarında elbette standartları var, fikir verirler. Zaten amaç ta fikir vermeleridir. Yoksa iski laboratuvarlara numune göndermek yerine, sulara bir tds metre daldırır ölçerdi :) Veya bizler bi iletkenlik ölçerle tüm değerleri çıkarırdık gh, kh, ph, bakır vs kitlerine gerek kalmazdı.
Peki akvaryumlarda hangi amaçlar için kullanılır?
- Osmos su minerallendirilirken gh/kh dozlamakta
- Buharlaşan suyun takibinde
- Bazı türlerin "verimli" üremesi için gereken optimum osmotik basınç şartlarının tespitinde
- Membranların veya sistemin ne kadar sağlıklı çalıştığının tespitinde.
Başka aklıma gelen amacı yok bu cihazların. Arıtmacıların su kalitesi test cihazı diye satmasına falan bakmayın, saf su kaliteli sanıyorlar aksine daha zararlıdır...

Şimdi buradan konumuza bağlayacağım.
Kağan Bey'in tespit ettiği farklılık normalden biraz fazla, buda akla baraj kaynağının değişmiş olabileceğini veya suya tesisattan yahut şebekeden karışabilecek kirliliği getiriyor. Fikir ediniyoruz yani, değer 3ken niye birden 6 oldu? vb

Pratikte evet, İstanbul şebeke suyu insan sağlığına zararsızdır, devamlı ölçümler yapılır vs ama çok kaliteli olduğu anlamına gelmez. İlk mesajımda üç kartuşun ne kadar tortu tuttuğunu resimlerle göstermiştim. Ha Ülkemizin suları çok şükür dünyadaki ülkeler içinde belki de en kaliteli/temiz sulardandır ama 40 sene önce çeşmeden içtiğimiz su ile şimdi içtiğimiz su arasında dağlar kadar fark olduğunu da unutmamak gerek.

Gün geçtikçe maalesef bizim sularımız da kirlenmeye devam ediyor. Bundan 10 sene sonra 300 değil belki 1000 ppm ölçebiliriz ve maalesef evet, 10 sene sonraki suyumuz, standartlara göre daha kalitesiz, daha kirlenmiş/katışıklı olacak.

Bu arada bol mineralli maden suları veya yüksek ph, yüksek ppm'li sert ve alkali sular insan sağlığı için daha faydalıdır ve kaliteli sayılırlar ama temizdirler, burada ise konumuzun şebeke suları olduğunu unutmamak gerek. Bu durumda da PPM yükselişi çoğu durumda kaliteyi değil kirliliği temsil ediyor.
Evet, belki zor bi konu ama daha sade nasıl anlatılabilir bilmiyorum...
Herkese sağlıklı hobiler...

Ulvi hocam, aşağıdaki son cümle bağlayıcı niteliktedir bana göre. Teşekkürler yorumlar için.
[QUOTE]Bu durumda da PPM yükselişi çoğu durumda kaliteyi değil kirliliği temsil ediyor[/QUOTE]

Ben hâlâ %70 PPM artışı neden oluyor anlamıyorum. Son 1 yıldır düzenli ölçümler yapardım şebeke suyundan ve son 3 ay hariç ortalama 186 idi ppm.

Klor kaynaklı değil bu yükseliş. 2 kapta test yaptım; kloru uçuracak işlemlerden 2 hafta bekletme ve 2 hafta bekletme + Sera Aquatan sonuç 320 ppm çıktı! İneceği yerde yükseldi!

İSKİ Denetlemes de destekleyici olacak çözüm için ama konu balık sağlığından insan sağlığını da etkileyecek şekilde evrilirse işte o zaman izleyin mevzuyu!

[EDIT]Ladres,2020-03-07 01:39:15[/EDIT]

Bu arada şu da biryerde dursun; Uygulamalı laboratuvar bilgisi;

Bir suyun sertliği içindeki baslıca çözünmüş kalsiyum veya magnezyum tuzlarından ileri gelip,suyun sabunu çökeltme kapasitesidir. Sabun, suda özellikle her zaman için bulunan kalsiyum ve magnezyum iyonları tarafından çökeltilir. Fakat bu çökeltme aynı zamanda Fe, Al, Mn ve Zn gibi çok değerli metaller ve hidrojen iyonları tarafından da meydana getirilir. Sertlik, kalsiyum ve magnezyum iyonlarının, kalsiyum karbonat cinsinden toplam konsantrasyonları olarak ifade edilir. Bununla beraber gösterilebilecek miktarlarda bulunan sertlik verici diğer iyonları da kapsayabilir.

Tarih: 25.03.2020, 00:10
Yeni ölçüm değerleri [B][K]359ppm [/K][/B]çıktı!

[B][K]Su kalitesi kötüleşiyor![/K][/B][EDIT]Ladres,2020-03-25 00:13:34[/EDIT]