Sonradan Sump Olur Mu?

Ben bi akvaryum almaya karar vermiştim ama içinde pipo ve iç filtre vardı. (100'50*40=200Lt) Sahibi canlı doğuran beslemiş.
Forumda çoğu kişi dış filtre edinmem gerektiğini söyledi. Bir kaç kişi de illa gerek yok ama balıklarınız daha sağlıklı olur dedi. Başka filtreleme seçenekleri ararken, sump sonradan olur mu diye geldi aklıma. Eğer olursa maliyeti (illa dış filtre ye göre ucuz olur ama) ne kadar olur.
Bide üretim yapan hobi iler pipo kullanarak bakıyorlar ama bana tam olarak olur diyen olmadı. Biryerdede 6lı melek grubu olur dedi ama başka bir konuda başka bir kullanıcı olmaz diyo. Benim bakmayı düşündüğüm yavru(2cm) sarı prenses Di. Lepistes veya canlı doğuran olabilir. Sonradan melek bakılır diyen arkadaşdan sonra meslekte aklıma yattı (damızlık altı imiş).


Tepe filtre veya hamburg filtre (hamburg filtre yi tam bilmiyorum onuda birisi önermişti) veya başka bir alternatif ve son olarak bir tane dış filtre var ama çok eski gözüküyor Du illa gerekir derseniz bile Onu almam pek mantıklı olmaz galiba. Fotoğraf isterseniz koyarım.

Çok karıştırmışsnız ama özet geçmeye çalışayım.
Sonradan sump yapabilirsiniz ya da eheim 2215 ya a Fluval 206 ayarında bir dış filtre almanız gerek.
6'lı melek grubu bakabilirsiniz, yanlarında canlıdoğuran bakmayın yazık olur.
Sarı prens, yunus vs gibi malawileri bence boşverin, diğer türlere yönelin.

Klasik sump için akvaryumun tabanında delik olması gerekiyor. Bu delik akvaryum camları yapıştırılmadan yapılıyor. O halde büyük ihtimalle deldiremezsiniz. Akvaryumun içine camla bir bölme ayırıp orayı filtre olarak kullanabilirsiniz. Yan sump deniyor. Akvaryumu deldirmeye gerek yok. 10 cm'lik bir bölümü feda edebilirseniz, cam maliyeti+bir iç filtre motoru ile çok verimli bir filtreniz olur. Dış filtrelerden çok daha iyi bir performans alırsınız.

İkinci el filtreye ben olsam güvenmem. Contaları eskimiştir, su sızdırabilir, aşırı ses yapabilir falan. Biraz kumar. Onun yerine güzel bir tepe filtre de olur. Dış filtre sihirli bir nesne değil. Filtrenin mantığı, suyun belli bir periyot ile filtre malzemesinin içinden geçirmek. Bu malzeme kapalı bir kutunun içinde olması ile akvaryumun üstünde bir kabın içinde olması arasında fark yok. Hatta açıkta olması, suyun oksijenlenmesi açısından daha uygun.

Bu arada Sarı Prenses 2 cm diye belirtmişsiniz. Bunu anlamadım, kalbinizi kırmadan sormaya çalışacağım, 2 cm'lik balığın bir süre sonra büyüyeceğini hesaba katıyorsunuz değil mi?

[QUOTE=muratdeg]Çok karıştırmışsnız ama özet geçmeye çalışayım.
Sonradan sump yapabilirsiniz ya da eheim 2215 ya a Fluval 206 ayarında bir dış filtre almanız gerek.
6'lı melek grubu bakabilirsiniz, yanlarında canlıdoğuran bakmayın yazık olur.
Sarı prens, yunus vs gibi malawileri bence boşverin, diğer türlere yönelin.[/QUOTE]malavi hakkında düşüncelerinize uyucağım.
Öncelik olarak canlı doğuran düşünüyorum. Bunu bir süre pipo ile devam ettirmeyi düşünüyorum çünkü gördüğüm üretim yapan hobiciler böyle yapıyor.


6 lı melek bakabileceğimi söylemişsiniz ama galiba siz sump sistemi veya dış filtre ile birlikte bakılcağını söylüyorsunuz ama yok iç filtre veya pipo filtre (büyük boy 2 adet eklemeyi düşünüyorum) bakılırsa. Onada yönelebilirim. [EDIT]Balikmeraklisi13,2021-06-02 21:06:42[/EDIT]

[QUOTE=erkanmazici]Klasik sump için akvaryumun tabanında delik olması gerekiyor. Bu delik akvaryum camları yapıştırılmadan yapılıyor. O halde büyük ihtimalle deldiremezsiniz. Akvaryumun içine camla bir bölme ayırıp orayı filtre olarak kullanabilirsiniz. Yan sump deniyor. Akvaryumu deldirmeye gerek yok. 10 cm'lik bir bölümü feda edebilirseniz, cam maliyeti+bir iç filtre motoru ile çok verimli bir filtreniz olur. Dış filtrelerden çok daha iyi bir performans alırsınız.

İkinci el filtreye ben olsam güvenmem. Contaları eskimiştir, su sızdırabilir, aşırı ses yapabilir falan. Biraz kumar. Onun yerine güzel bir tepe filtre de olur. Dış filtre sihirli bir nesne değil. Filtrenin mantığı, suyun belli bir periyot ile filtre malzemesinin içinden geçirmek. Bu malzeme kapalı bir kutunun içinde olması ile akvaryumun üstünde bir kabın içinde olması arasında fark yok. Hatta açıkta olması, suyun oksijenlenmesi açısından daha uygun.

Bu arada Sarı Prenses 2 cm diye belirtmişsiniz. Bunu anlamadım, kalbinizi kırmadan sormaya çalışacağım, 2 cm'lik balığın bir süre sonra büyüyeceğini hesaba katıyorsunuz değil mi?[/QUOTE]Öncelikle cevabınız için teşekkürler. Balıkların büyüyeceğini tabiki biliyorum. Ama şuan için büyüyene kadar bakabilir iyim diyordum. Ama gelen öneri üzerine malavi den sonra uzak durmayı düşünüyorum.




Önceki konu'mda da iç filtre yi nasıl tepe filtre ye çevirebileceğimi yazılı bir şekilde anlatmıştınız.



Sizin de dediğiniz gibi dış filtre sihirli bir nesne değil o yüzden önümüzdeki 5-6 ay canlı yükünü az tutup. Akvaryumu, küçük boylarından da dolayı fazla kirletmeyen canlı doğuran türlerine bakmak istiyorum.



Ama eğer sumpsuz dış filtresiz hiç bir tür bakamazsam küçük veya orta boylu bir akvaryum almak zorunda kalacağım. Ama litre bakımından biraz az olunca da insan sonradan büyütmek istiyor. Bu 200 litrelik akvaryum şuan gayet ucuz ve içinde neredeyse bütün aksesuarlar var.(200 TL. Bazı büyükşehirlerde ücretsiz birçok ilan var ama yaşadığım şehir küçük olduğu için ücretli ilanlar bile az)

Galiba mesajlarım konu bakımdan biraz fazla karmaşık oluyor[x(]

Sumpsuz ve dış filtresiz birçok balığa bakabilirsiniz. Canlıdoğuranlar küçüktür ama durduk yerde sayıları artar ve yine güçlü bir filtrasyona ihtiyaç duyarlar. Yavru balık alıp büyüyünce satma fikrini de pratikte uygulamak zor. O kadar uğraşıp büyüttüğünüz, size alışmış, sülün gibi bir balığı da götürüp başkasına vermek her zaman kolay olmuyor. Başıma geldi, oradan biliyorum.

Akvaryumun fiyatı iyi. Akvaryum merakınız varsa alın. Filtrasyonu bir şekilde çözersiniz. El yapımı filtrede ısrarımdan sıkılmış olabilirsiniz ama kendi yaptığım bir örneği aşağıdaki linkte inceleyebilirsiniz. Hakikaten yapımı kolay, ucuz ve çok etkili bir filtre. Üstelik içinde de bitki yetiştirriyorum.

https://www.akvaryum.com/Forum/hamburg_usulu_tepe_filtre_k960374.asp

@erkanmazici önceki konu ma yazdığınız mesaj
[QUOTE]Önce filtre ile başlayalım. İç filtre denen şey, olduğu hali ile kullanıldığında, problemli bir ekipmandır. Çok güçlü bir iç akıntı yaratır, bitki bakamazsınız, balıkları da çoğunlukla rahatsız eder. Size şöyle bir tavsiyede bulunabilirim. İç filtrenin su çıkış borusunun ucuna bir hortum bağlayın suyun dışına çıkarın. Akvaryumun ölçüsüne göre, uzun ve derince bir plastik kap bulun. Kabın altına süzgeç gibi delikler açın, içine sünger koyun. Kabı akvaryumun üstüne sabitleyin. İç filtreden gelen hortumu plastik kabın üzerine kadar getirin, bir duşlama borusu satın alın ya da kendiniz yapın. Yani bir parça yuvarlak sert kablo kanalı alın, alt tarafına delikler açın, su o deliklerden plastik kabın içine dökülecek. Suyu plastik kabın içindeki süngerin içinden geçirerek akvaryuma geri dönecek şekilde ayarlayın. İsterseniz o kabın içinde şans bambusu falan yetiştirebilirsiniz.

Yani filtre konusu böyle. O iç filtre inatçı şekilde balıkları sağa sola savurdukça ne siz ne de balıklarınız huzur bulamazsınız.

Balık konusu da şöyle. Yeni başlayanlar genelde ya Afrika çikliti, ya Japon balığı ya da Canlıdoğuran ile başlar. Japon balığını yana ayırıyorum ama canlıdoğuran ve çiklit bence yeni başlayanlar için pek uygun değil. Çiklitler birbirlerine saldırıp öldürürler. Sürekli baş etmekte zorlandığınız bir hır gür izlersiniz. Kumu kazarlar, sağı solu kurcalarlar falan filan. Yani sürekli sizi strese sokacak bir işler yaparlar. Canlıdoğuran ise sağlıklı bulmak zordur, narin canlılardır. Genelde kayıplar yaşarsınız. Yanlış anlaşılmasın çiklit ve canlıdoğuran aslında zevklidir ama yeni başlayan için çok uygun değildir.

Tavsiye
Avustralya Rainbow'ları
Yeşil Gurami türleri (erkek dişi ayrımını öğrenerek alın, iki erkek alırsanız birbirlerini kovalayıp dururlar)
Orta boy Barbus türleri (Konkonyus-Rosy Barbus, Altın Barbus, Titeya vb.)
İlla çiklit derseniz, Afrika çiklitlerindense Amerikan çiklitlerini öneririm. Mesela Sayika çiklit, Ateş ağız, Rainbow çiklit hatta Melek) daha fazla göz doldurur, daha az saldırgandır ve daha çok göz dolduran, insan canlısı balıklardır. Afrika çiklitleri çok saklanır, Amerikan çiklitleri bir süre sonra evcil hayvan gibi olur[QUOTE]
Bu balıklar canlı doğuran yerine önerdiğiniz balıklar galiba!

Amerikan çiklitleri dışındakiler ile Kılıçkuyruk, Plati, Velifera gibi canlıdoğuranlara bakabilirsiniz.