Üçlü kartuş filtreler (araştırma ve kurulumu)
Gönderim Zamanı: 08 Haziran 2016 08:54
Merhaba,
kartuş filtreleme ile şebeke suyunu akvaryuma basma ile alakalı sorum var.
Suyu dinlendirince oluşan kabarcığın sebebi çözünmemiş gazlar mı?
karbondan geçirince suyu bir kaba koyup beklediniz mi hiç?
Kabarcıklanma oluyor mu?
Sebebi çözünmemiş gazlar ise bu yöntem bu gazları da alır mı?
Tahminimce şebeke suyu basınçlı geldiği için gazların çözünürlüğü fazla.
Anca dinlenince bu gazlar düşük basınçta beklediğinden açığa çıkıp kabarcıklanma oluyor diye düşünüyorum.
sadece gözlemdir. bildiğimden yazmadım.
Bilgisi olan varsa sevinirim açıklarsa.
Yorumlarda ağır metal diyenler olmuş kabarcıklar için. Hiç mantıklı gelmedi.
Çözünmüş gazı karbon filtre nasıl tutuyor.
Kimyager varsa açıklarsa sevinirim.[EDIT]korayandroid,2016-06-08 08:55:00[/EDIT]
Suyu kombiden ısıtmakta sorun yaşayanlar için aklıma gelen boruya takılan akvaryum ısıtıcıları acaba çözüm olur mu?
kombiden ısıtmak çok ucuza geliyor.
elektrik yöntemi biraz pahalı olabilir.
yurtdışında diy yöntemler için kitabı olan biri kuyu suyunu eve basıp sadece karbon filtreden geçirerek kullanıyordu.
sediment filtrelere gerek yok sanki.
karbondan geçirmek yeter bence.
yeter ki yavaş olsun.
kartuş filtreleme ile şebeke suyunu akvaryuma basma ile alakalı sorum var.
Suyu dinlendirince oluşan kabarcığın sebebi çözünmemiş gazlar mı?
karbondan geçirince suyu bir kaba koyup beklediniz mi hiç?
Kabarcıklanma oluyor mu?
Sebebi çözünmemiş gazlar ise bu yöntem bu gazları da alır mı?
Tahminimce şebeke suyu basınçlı geldiği için gazların çözünürlüğü fazla.
Anca dinlenince bu gazlar düşük basınçta beklediğinden açığa çıkıp kabarcıklanma oluyor diye düşünüyorum.
sadece gözlemdir. bildiğimden yazmadım.
Bilgisi olan varsa sevinirim açıklarsa.
Yorumlarda ağır metal diyenler olmuş kabarcıklar için. Hiç mantıklı gelmedi.
Çözünmüş gazı karbon filtre nasıl tutuyor.
Kimyager varsa açıklarsa sevinirim.[EDIT]korayandroid,2016-06-08 08:55:00[/EDIT]
Suyu kombiden ısıtmakta sorun yaşayanlar için aklıma gelen boruya takılan akvaryum ısıtıcıları acaba çözüm olur mu?
kombiden ısıtmak çok ucuza geliyor.
elektrik yöntemi biraz pahalı olabilir.
yurtdışında diy yöntemler için kitabı olan biri kuyu suyunu eve basıp sadece karbon filtreden geçirerek kullanıyordu.
sediment filtrelere gerek yok sanki.
karbondan geçirmek yeter bence.
yeter ki yavaş olsun.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 08 Haziran 2016 10:07
Merhaba Koray Bey,
Sorularınız gayet güzel geldi bana ve kimyager olmasam da tecrübelerimle katkıda bulunmak isterim.
Şimdi öncelikle kabarcıklardan bahsedelim;
Kabarcıklar sizin de dediğiniz gibi çözülmemiş gazlar olup dışarı çıkarken cam dekor vs. yerlere yapışması ile göz önüne çıkıyor. Geçmişte yaptığım denemelerde kartuşlardan suyu ne kadar hızlı geçirirsek kabarcıklar o kadar artıyor. Tahmin ettiğim kadarı ile suyu dezenfekte ettikleri klor vs kimyasallar ile alakalı bir durum. Basınç yüksek olunca tıpkı şebeke ortamında olduğu gibi gazlar açığa çıkamadan akvaryuma girmiş oluyor. Bu kabarcıklar için en ideal çözüm minimum debide su değişimi yapmaktır.
Ağır metallerde ise karbon filtreler devreye giriyor ve ciddi anlamda bağlayıcılık sergileyebiliyor. Fakat burada da debi arttıkça bağlanan ağır metallerin oranı azalıyor. Bunu en iyi tropheus akvaryumlarında fark ediyoruz. Değişim sonrası hemen başlıyorlar sağa sola sürtünmeye...
Sedimentin gerekliliği bence olmazsa olmazlardandır. Karbon filtre önünde bulunup öncelikte sudaki tortuları ve birtakım yüksek mikronlu partikülleri yakalar ve aslında bağlar.
Bilmediğimiz bazı zamanlarda suyun o berrak rengi aslında bozulabiliyor ve su çok daha kirli ve kimyasallı gelebiliyor. Sediment filtre bunu size hemen gösteriyor. Bir bakmışsınız bembeyaz filtre renk değiştirip kahverengi olmuş. O an kartuşların değişim vakti geldi diyebiliyoruz [:)]
Kartuş filtrelerde en ideal ve garanti çözüm bana göre filtreden geçen su bir gün kadar bir dinlenme tankında kalabiliyor ise yeme de yanında yat! Ama yok direk akvaryuma verecek isek minimum debide bu işi gerçekleştirmeliyiz. Minimum debi, maksimum temizlik...
[EDIT]celalabay,2016-06-08 10:08:27[/EDIT]
Sorularınız gayet güzel geldi bana ve kimyager olmasam da tecrübelerimle katkıda bulunmak isterim.
Şimdi öncelikle kabarcıklardan bahsedelim;
Kabarcıklar sizin de dediğiniz gibi çözülmemiş gazlar olup dışarı çıkarken cam dekor vs. yerlere yapışması ile göz önüne çıkıyor. Geçmişte yaptığım denemelerde kartuşlardan suyu ne kadar hızlı geçirirsek kabarcıklar o kadar artıyor. Tahmin ettiğim kadarı ile suyu dezenfekte ettikleri klor vs kimyasallar ile alakalı bir durum. Basınç yüksek olunca tıpkı şebeke ortamında olduğu gibi gazlar açığa çıkamadan akvaryuma girmiş oluyor. Bu kabarcıklar için en ideal çözüm minimum debide su değişimi yapmaktır.
Ağır metallerde ise karbon filtreler devreye giriyor ve ciddi anlamda bağlayıcılık sergileyebiliyor. Fakat burada da debi arttıkça bağlanan ağır metallerin oranı azalıyor. Bunu en iyi tropheus akvaryumlarında fark ediyoruz. Değişim sonrası hemen başlıyorlar sağa sola sürtünmeye...
Sedimentin gerekliliği bence olmazsa olmazlardandır. Karbon filtre önünde bulunup öncelikte sudaki tortuları ve birtakım yüksek mikronlu partikülleri yakalar ve aslında bağlar.
Bilmediğimiz bazı zamanlarda suyun o berrak rengi aslında bozulabiliyor ve su çok daha kirli ve kimyasallı gelebiliyor. Sediment filtre bunu size hemen gösteriyor. Bir bakmışsınız bembeyaz filtre renk değiştirip kahverengi olmuş. O an kartuşların değişim vakti geldi diyebiliyoruz [:)]
Kartuş filtrelerde en ideal ve garanti çözüm bana göre filtreden geçen su bir gün kadar bir dinlenme tankında kalabiliyor ise yeme de yanında yat! Ama yok direk akvaryuma verecek isek minimum debide bu işi gerçekleştirmeliyiz. Minimum debi, maksimum temizlik...
[EDIT]celalabay,2016-06-08 10:08:27[/EDIT]
Beğenenler: [T]173673,besiktaslisamet[/T][T]132133,Umit-G[/T][T]185176,HalilKaan[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 09 Haziran 2016 21:43
[QUOTE=celalabay]Merhaba Koray Bey,
Sorularınız gayet güzel geldi bana ve kimyager olmasam da tecrübelerimle katkıda bulunmak isterim.
Şimdi öncelikle kabarcıklardan bahsedelim;
Kabarcıklar sizin de dediğiniz gibi çözülmemiş gazlar olup dışarı çıkarken cam dekor vs. yerlere yapışması ile göz önüne çıkıyor. Geçmişte yaptığım denemelerde kartuşlardan suyu ne kadar hızlı geçirirsek kabarcıklar o kadar artıyor. Tahmin ettiğim kadarı ile suyu dezenfekte ettikleri klor vs kimyasallar ile alakalı bir durum. Basınç yüksek olunca tıpkı şebeke ortamında olduğu gibi gazlar açığa çıkamadan akvaryuma girmiş oluyor. Bu kabarcıklar için en ideal çözüm minimum debide su değişimi yapmaktır.
Ağır metallerde ise karbon filtreler devreye giriyor ve ciddi anlamda bağlayıcılık sergileyebiliyor. Fakat burada da debi arttıkça bağlanan ağır metallerin oranı azalıyor. Bunu en iyi tropheus akvaryumlarında fark ediyoruz. Değişim sonrası hemen başlıyorlar sağa sola sürtünmeye...
Sedimentin gerekliliği bence olmazsa olmazlardandır. Karbon filtre önünde bulunup öncelikte sudaki tortuları ve birtakım yüksek mikronlu partikülleri yakalar ve aslında bağlar.
Bilmediğimiz bazı zamanlarda suyun o berrak rengi aslında bozulabiliyor ve su çok daha kirli ve kimyasallı gelebiliyor. Sediment filtre bunu size hemen gösteriyor. Bir bakmışsınız bembeyaz filtre renk değiştirip kahverengi olmuş. O an kartuşların değişim vakti geldi diyebiliyoruz [:)]
Kartuş filtrelerde en ideal ve garanti çözüm bana göre filtreden geçen su bir gün kadar bir dinlenme tankında kalabiliyor ise yeme de yanında yat! Ama yok direk akvaryuma verecek isek minimum debide bu işi gerçekleştirmeliyiz. Minimum debi, maksimum temizlik...
[/QUOTE]
Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.
Sürtünmenin ağır metalden olduğuna emin misiniz?
Japon besliyorum su değişimlerinde bende buna benzer şeyler gözlemledim.
Ancak klor gidericinin tam kloru gidermediğini düşünüyorum ben bu noktada.
Ya klor hayvanı yakıyor sürtünmeye başlıyor, ya da klor bio filtredeki bakterileri biraz azalttığı için amonyak nitrit bir an fazlalaştıysa bunlardan olabilir diye düşünüyorum.
Filtrede karbon yoksa zaten ağır metal suda dolaşacak sürekli. Benim bildiğim kirlilik kumda birikir. Denizel ortamlarda da böyledir.
Birikirden kastım kum bünyesinde toplar. Aralara pislik kaçmasıyla karıştırılmasın.
Reefloewerin su düzenleyicisinde sürtünmeler çok oldu. Özellikle büyük yüzdeli değişimlerde.
Seachem safe ile böyle şeyler olmuyordu.
Sadece gözlemimdir.
Bir tezim daha var. Su değişiminde hayvan strese giriyor da olabilir.
Mukoza inceldiği için mantar vs suda hayvana etki ediyor olabilir.
Sürtünerek atmaya çalışıyor sanırım.
Ama kesin nedeni ne çözemedim açıkçası.
Bu işin en güzeli kartuş filtreden suyu günde 3-4 lt akıtacak şekilde damlatmak bence.
Akvaryumdaki suyuda durso ile gidere bağlamak.
Denemedim ama aklımda bunu yapmak.
Böylece su sürekli sıfır nitrata yakın kalır.
Balık strese de girmez.
Sürekli taze su.
Isı değişim derdi de yok.
Kartuştan zaten damlaya damlaya su geçecek.
Kombiye de gerek kalmaz. Isıtıcı damlama ile gelen suyu ayarlar rahatça.
Ben en ideal bunu düşünebildim.
Fikri olan varsa lütfen geliştirelim.
Şu anda akvaryumda bunu yapmak için duvarları delmem lazım.(su gideri)
Belki dursodan gelen suyu (sifon) balkondaki su giderine de verebiliriz.
Ya da akvaryum altına bir kova 2-3 günde anca dolar bu şekilde.
2-3 günde bir kova değişilebilir.
Deneme fırsatı olan varsa deneyip yazarsa da seviniriz.
Benim bunları deneyecek kartuşum yok şu an.
[EDIT]korayandroid,2016-06-09 21:51:22[/EDIT]
Sorularınız gayet güzel geldi bana ve kimyager olmasam da tecrübelerimle katkıda bulunmak isterim.
Şimdi öncelikle kabarcıklardan bahsedelim;
Kabarcıklar sizin de dediğiniz gibi çözülmemiş gazlar olup dışarı çıkarken cam dekor vs. yerlere yapışması ile göz önüne çıkıyor. Geçmişte yaptığım denemelerde kartuşlardan suyu ne kadar hızlı geçirirsek kabarcıklar o kadar artıyor. Tahmin ettiğim kadarı ile suyu dezenfekte ettikleri klor vs kimyasallar ile alakalı bir durum. Basınç yüksek olunca tıpkı şebeke ortamında olduğu gibi gazlar açığa çıkamadan akvaryuma girmiş oluyor. Bu kabarcıklar için en ideal çözüm minimum debide su değişimi yapmaktır.
Ağır metallerde ise karbon filtreler devreye giriyor ve ciddi anlamda bağlayıcılık sergileyebiliyor. Fakat burada da debi arttıkça bağlanan ağır metallerin oranı azalıyor. Bunu en iyi tropheus akvaryumlarında fark ediyoruz. Değişim sonrası hemen başlıyorlar sağa sola sürtünmeye...
Sedimentin gerekliliği bence olmazsa olmazlardandır. Karbon filtre önünde bulunup öncelikte sudaki tortuları ve birtakım yüksek mikronlu partikülleri yakalar ve aslında bağlar.
Bilmediğimiz bazı zamanlarda suyun o berrak rengi aslında bozulabiliyor ve su çok daha kirli ve kimyasallı gelebiliyor. Sediment filtre bunu size hemen gösteriyor. Bir bakmışsınız bembeyaz filtre renk değiştirip kahverengi olmuş. O an kartuşların değişim vakti geldi diyebiliyoruz [:)]
Kartuş filtrelerde en ideal ve garanti çözüm bana göre filtreden geçen su bir gün kadar bir dinlenme tankında kalabiliyor ise yeme de yanında yat! Ama yok direk akvaryuma verecek isek minimum debide bu işi gerçekleştirmeliyiz. Minimum debi, maksimum temizlik...
[/QUOTE]
Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.
Sürtünmenin ağır metalden olduğuna emin misiniz?
Japon besliyorum su değişimlerinde bende buna benzer şeyler gözlemledim.
Ancak klor gidericinin tam kloru gidermediğini düşünüyorum ben bu noktada.
Ya klor hayvanı yakıyor sürtünmeye başlıyor, ya da klor bio filtredeki bakterileri biraz azalttığı için amonyak nitrit bir an fazlalaştıysa bunlardan olabilir diye düşünüyorum.
Filtrede karbon yoksa zaten ağır metal suda dolaşacak sürekli. Benim bildiğim kirlilik kumda birikir. Denizel ortamlarda da böyledir.
Birikirden kastım kum bünyesinde toplar. Aralara pislik kaçmasıyla karıştırılmasın.
Reefloewerin su düzenleyicisinde sürtünmeler çok oldu. Özellikle büyük yüzdeli değişimlerde.
Seachem safe ile böyle şeyler olmuyordu.
Sadece gözlemimdir.
Bir tezim daha var. Su değişiminde hayvan strese giriyor da olabilir.
Mukoza inceldiği için mantar vs suda hayvana etki ediyor olabilir.
Sürtünerek atmaya çalışıyor sanırım.
Ama kesin nedeni ne çözemedim açıkçası.
Bu işin en güzeli kartuş filtreden suyu günde 3-4 lt akıtacak şekilde damlatmak bence.
Akvaryumdaki suyuda durso ile gidere bağlamak.
Denemedim ama aklımda bunu yapmak.
Böylece su sürekli sıfır nitrata yakın kalır.
Balık strese de girmez.
Sürekli taze su.
Isı değişim derdi de yok.
Kartuştan zaten damlaya damlaya su geçecek.
Kombiye de gerek kalmaz. Isıtıcı damlama ile gelen suyu ayarlar rahatça.
Ben en ideal bunu düşünebildim.
Fikri olan varsa lütfen geliştirelim.
Şu anda akvaryumda bunu yapmak için duvarları delmem lazım.(su gideri)
Belki dursodan gelen suyu (sifon) balkondaki su giderine de verebiliriz.
Ya da akvaryum altına bir kova 2-3 günde anca dolar bu şekilde.
2-3 günde bir kova değişilebilir.
Deneme fırsatı olan varsa deneyip yazarsa da seviniriz.
Benim bunları deneyecek kartuşum yok şu an.
[EDIT]korayandroid,2016-06-09 21:51:22[/EDIT]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2016 09:17
[QUOTE=korayandroid]Merhaba,
kartuş filtreleme ile şebeke suyunu akvaryuma basma ile alakalı sorum var.
Suyu dinlendirince oluşan kabarcığın sebebi çözünmemiş gazlar mı?
karbondan geçirince suyu bir kaba koyup beklediniz mi hiç?
Kabarcıklanma oluyor mu?
Sebebi çözünmemiş gazlar ise bu yöntem bu gazları da alır mı?
Tahminimce şebeke suyu basınçlı geldiği için gazların çözünürlüğü fazla.
Anca dinlenince bu gazlar düşük basınçta beklediğinden açığa çıkıp kabarcıklanma oluyor diye düşünüyorum.
sadece gözlemdir. bildiğimden yazmadım.
Bilgisi olan varsa sevinirim açıklarsa.
Yorumlarda ağır metal diyenler olmuş kabarcıklar için. Hiç mantıklı gelmedi.
Çözünmüş gazı karbon filtre nasıl tutuyor.
Kimyager varsa açıklarsa sevinirim.
Suyu kombiden ısıtmakta sorun yaşayanlar için aklıma gelen boruya takılan akvaryum ısıtıcıları acaba çözüm olur mu?
kombiden ısıtmak çok ucuza geliyor.
elektrik yöntemi biraz pahalı olabilir.
yurtdışında diy yöntemler için kitabı olan biri kuyu suyunu eve basıp sadece karbon filtreden geçirerek kullanıyordu.
sediment filtrelere gerek yok sanki.
karbondan geçirmek yeter bence.
yeter ki yavaş olsun.[/QUOTE]
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.
kartuş filtreleme ile şebeke suyunu akvaryuma basma ile alakalı sorum var.
Suyu dinlendirince oluşan kabarcığın sebebi çözünmemiş gazlar mı?
karbondan geçirince suyu bir kaba koyup beklediniz mi hiç?
Kabarcıklanma oluyor mu?
Sebebi çözünmemiş gazlar ise bu yöntem bu gazları da alır mı?
Tahminimce şebeke suyu basınçlı geldiği için gazların çözünürlüğü fazla.
Anca dinlenince bu gazlar düşük basınçta beklediğinden açığa çıkıp kabarcıklanma oluyor diye düşünüyorum.
sadece gözlemdir. bildiğimden yazmadım.
Bilgisi olan varsa sevinirim açıklarsa.
Yorumlarda ağır metal diyenler olmuş kabarcıklar için. Hiç mantıklı gelmedi.
Çözünmüş gazı karbon filtre nasıl tutuyor.
Kimyager varsa açıklarsa sevinirim.
Suyu kombiden ısıtmakta sorun yaşayanlar için aklıma gelen boruya takılan akvaryum ısıtıcıları acaba çözüm olur mu?
kombiden ısıtmak çok ucuza geliyor.
elektrik yöntemi biraz pahalı olabilir.
yurtdışında diy yöntemler için kitabı olan biri kuyu suyunu eve basıp sadece karbon filtreden geçirerek kullanıyordu.
sediment filtrelere gerek yok sanki.
karbondan geçirmek yeter bence.
yeter ki yavaş olsun.[/QUOTE]
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2016 09:26
[QUOTE=korayandroid]
Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.
Sürtünmenin ağır metalden olduğuna emin misiniz?
Japon besliyorum su değişimlerinde bende buna benzer şeyler gözlemledim.
Ancak klor gidericinin tam kloru gidermediğini düşünüyorum ben bu noktada.
Ya klor hayvanı yakıyor sürtünmeye başlıyor, ya da klor bio filtredeki bakterileri biraz azalttığı için amonyak nitrit bir an fazlalaştıysa bunlardan olabilir diye düşünüyorum.
Filtrede karbon yoksa zaten ağır metal suda dolaşacak sürekli. Benim bildiğim kirlilik kumda birikir. Denizel ortamlarda da böyledir.
Birikirden kastım kum bünyesinde toplar. Aralara pislik kaçmasıyla karıştırılmasın.
Reefloewerin su düzenleyicisinde sürtünmeler çok oldu. Özellikle büyük yüzdeli değişimlerde.
Seachem safe ile böyle şeyler olmuyordu.
Sadece gözlemimdir.
Bir tezim daha var. Su değişiminde hayvan strese giriyor da olabilir.
Mukoza inceldiği için mantar vs suda hayvana etki ediyor olabilir.
Sürtünerek atmaya çalışıyor sanırım.
Ama kesin nedeni ne çözemedim açıkçası.
Bu işin en güzeli kartuş filtreden suyu günde 3-4 lt akıtacak şekilde damlatmak bence.
Akvaryumdaki suyuda durso ile gidere bağlamak.
Denemedim ama aklımda bunu yapmak.
Böylece su sürekli sıfır nitrata yakın kalır.
Balık strese de girmez.
Sürekli taze su.
Isı değişim derdi de yok.
Kartuştan zaten damlaya damlaya su geçecek.
Kombiye de gerek kalmaz. Isıtıcı damlama ile gelen suyu ayarlar rahatça.
Ben en ideal bunu düşünebildim.
Fikri olan varsa lütfen geliştirelim.
Şu anda akvaryumda bunu yapmak için duvarları delmem lazım.(su gideri)
Belki dursodan gelen suyu (sifon) balkondaki su giderine de verebiliriz.
Ya da akvaryum altına bir kova 2-3 günde anca dolar bu şekilde.
2-3 günde bir kova değişilebilir.
Deneme fırsatı olan varsa deneyip yazarsa da seviniriz.
Benim bunları deneyecek kartuşum yok şu an.
[/QUOTE]
Balıklardaki sürtünmeyi ağır metallere bağlamamın sebebi, sadece akvaryum zeminindeki balıkların bu bulguları işaret etmesiydi. Sizin dediğiniz gibi klor ile yanma sonucu da bu durum mümkün olabilir fakat klor akvaryumun heryerinde dolaşabilirken ağır metaller zeminde kalıyor. Ağır metal dediğimiz de zaten bildiğiniz gibi bakır, civa, aluminyum gibi gerçek metallerdir. Kartuş filtreden geçip iyi havalandırılan bir akvaryumda en geç 10-12 saatte bütün klor uçar gider. Ama sürtünmeler halen geçmiyor ise ben yine ağır metallere bağlıyorum. Bu şahsi tecrübem ve düşüncem ile alakalı tabi ki :) Teknik veya deneysel bir teze dayalı değildir.
Sizin bahsettiğiniz sistemi ben çok düşündüm, en azından WC deki setlerde bunu uygulamak gayet mümkün. Fakat uyguamayı hiç düşünmedim, zaten zar zor oturttuğum su kimyasını bozmaktan biraz tırstım :)
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/130008/20151030_195425%20(Large).jpg[/IMG]
Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.
Sürtünmenin ağır metalden olduğuna emin misiniz?
Japon besliyorum su değişimlerinde bende buna benzer şeyler gözlemledim.
Ancak klor gidericinin tam kloru gidermediğini düşünüyorum ben bu noktada.
Ya klor hayvanı yakıyor sürtünmeye başlıyor, ya da klor bio filtredeki bakterileri biraz azalttığı için amonyak nitrit bir an fazlalaştıysa bunlardan olabilir diye düşünüyorum.
Filtrede karbon yoksa zaten ağır metal suda dolaşacak sürekli. Benim bildiğim kirlilik kumda birikir. Denizel ortamlarda da böyledir.
Birikirden kastım kum bünyesinde toplar. Aralara pislik kaçmasıyla karıştırılmasın.
Reefloewerin su düzenleyicisinde sürtünmeler çok oldu. Özellikle büyük yüzdeli değişimlerde.
Seachem safe ile böyle şeyler olmuyordu.
Sadece gözlemimdir.
Bir tezim daha var. Su değişiminde hayvan strese giriyor da olabilir.
Mukoza inceldiği için mantar vs suda hayvana etki ediyor olabilir.
Sürtünerek atmaya çalışıyor sanırım.
Ama kesin nedeni ne çözemedim açıkçası.
Bu işin en güzeli kartuş filtreden suyu günde 3-4 lt akıtacak şekilde damlatmak bence.
Akvaryumdaki suyuda durso ile gidere bağlamak.
Denemedim ama aklımda bunu yapmak.
Böylece su sürekli sıfır nitrata yakın kalır.
Balık strese de girmez.
Sürekli taze su.
Isı değişim derdi de yok.
Kartuştan zaten damlaya damlaya su geçecek.
Kombiye de gerek kalmaz. Isıtıcı damlama ile gelen suyu ayarlar rahatça.
Ben en ideal bunu düşünebildim.
Fikri olan varsa lütfen geliştirelim.
Şu anda akvaryumda bunu yapmak için duvarları delmem lazım.(su gideri)
Belki dursodan gelen suyu (sifon) balkondaki su giderine de verebiliriz.
Ya da akvaryum altına bir kova 2-3 günde anca dolar bu şekilde.
2-3 günde bir kova değişilebilir.
Deneme fırsatı olan varsa deneyip yazarsa da seviniriz.
Benim bunları deneyecek kartuşum yok şu an.
[/QUOTE]
Balıklardaki sürtünmeyi ağır metallere bağlamamın sebebi, sadece akvaryum zeminindeki balıkların bu bulguları işaret etmesiydi. Sizin dediğiniz gibi klor ile yanma sonucu da bu durum mümkün olabilir fakat klor akvaryumun heryerinde dolaşabilirken ağır metaller zeminde kalıyor. Ağır metal dediğimiz de zaten bildiğiniz gibi bakır, civa, aluminyum gibi gerçek metallerdir. Kartuş filtreden geçip iyi havalandırılan bir akvaryumda en geç 10-12 saatte bütün klor uçar gider. Ama sürtünmeler halen geçmiyor ise ben yine ağır metallere bağlıyorum. Bu şahsi tecrübem ve düşüncem ile alakalı tabi ki :) Teknik veya deneysel bir teze dayalı değildir.
Sizin bahsettiğiniz sistemi ben çok düşündüm, en azından WC deki setlerde bunu uygulamak gayet mümkün. Fakat uyguamayı hiç düşünmedim, zaten zar zor oturttuğum su kimyasını bozmaktan biraz tırstım :)
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/130008/20151030_195425%20(Large).jpg[/IMG]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2016 09:42
[QUOTE=nknk]
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.[/QUOTE]
Aslında akvaryuma ne gerek var.balıkları koyun halının üzerinde yaşarlar.ben denedim.
masraf olmasın, iş çıkmasın diye nefes de almayacak insanlar yakında.
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.[/QUOTE]
Aslında akvaryuma ne gerek var.balıkları koyun halının üzerinde yaşarlar.ben denedim.
masraf olmasın, iş çıkmasın diye nefes de almayacak insanlar yakında.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2016 16:35
[QUOTE=nknk]
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.[/QUOTE]
Tankta su varken klorlu çeşme suyu koyarsanız sudaki amonyak ile birleşen klor kloramini oluşturur ki amonyak kadar zararlı.
Yararlı bakterileri de öldürdünüz.
Aktif karbon anında tesir etmiyor. En kalitelisinde bile 2 saat emdiği yazılıydı.
O arada zaten zararı vermiş oluyorsunuz.
Kışın sıcak soğuk farkı bizim evde çok oluyor.
Ama yazın en azından hayvan gece gündüzü bilsin diye ısıtıcı takmıyorum.
Zaten yaz ayları gelince yumurtluyor.
Bu arada extra bir sorum olacak.
Bu akvaryumcuların suları sürekli temiz ve berrak.
Ortalıkta dinlendirme tankı da yok.
Acaba bizim gibi kartuştan gecirip sonra uv ile sürekli steril bir ortam mı sağlıyorlar.
Formaldehit atıp atmadıklarından da şüpheliyim.
Sirkülasyon çok. Hastalık illa var.
Bunla ilgili bilgisi olan var mı.
Bazı akvaryumcularda aynı su tüm akvaryumu dolaşıyor.
[EDIT]korayandroid,2016-06-10 16:37:25[/EDIT]
[QUOTE=celalabay]
Balıklardaki sürtünmeyi ağır metallere bağlamamın sebebi, sadece akvaryum zeminindeki balıkların bu bulguları işaret etmesiydi. Sizin dediğiniz gibi klor ile yanma sonucu da bu durum mümkün olabilir fakat klor akvaryumun heryerinde dolaşabilirken ağır metaller zeminde kalıyor. Ağır metal dediğimiz de zaten bildiğiniz gibi bakır, civa, aluminyum gibi gerçek metallerdir. Kartuş filtreden geçip iyi havalandırılan bir akvaryumda en geç 10-12 saatte bütün klor uçar gider. Ama sürtünmeler halen geçmiyor ise ben yine ağır metallere bağlıyorum. Bu şahsi tecrübem ve düşüncem ile alakalı tabi ki :) Teknik veya deneysel bir teze dayalı değildir.
Sizin bahsettiğiniz sistemi ben çok düşündüm, en azından WC deki setlerde bunu uygulamak gayet mümkün. Fakat uyguamayı hiç düşünmedim, zaten zar zor oturttuğum su kimyasını bozmaktan biraz tırstım :)
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/130008/20151030_195425%20(Large).jpg[/IMG][/QUOTE]
Sürtünmeler geçmiyorsa klorun verdiği zarar da geçmemiş olabilir ya da klor uçmamış..
Dipteki sürtünme türe özgü de olabilir zayıfsa o konuda.
Birde kumda oksijensiz ortamda üreyen parazitler oluyor. Yani kum bunlar için ideal ortam. Organik olarak da depo adeta onlar için.
Kumda bu parazitler varsa orayla haşır neşir olan dip balıkları belki bunlardan etkileniyor da olabilir.
Sadece tahmin. Doğru bildiğimiz şeyin doğru olduğundan bile emin değilim.
Tek bildiğim suyla fazla oynayınca ve su hacmi az olunca bunlar fazla oluyor.
Mehaba, su değişimlerinde filtre gibi şeyler kullanmıyorum.Çeşme suyunu hortumla direk akvaryuma salıyorum.Ortalama %30 su değişimi yapıyorum bu işlemleri yaperken, %40 da oluyor zaman zaman.Tankımda şuan malawi çikletleri var, daha önce birçok tür besledim hiç birinde suyu dinlendirerek kullanmadım,su değişiminde biraz kaya tuzu atıyorum tanka.Sadece yavru akvaryumumda dinlendiriyorum.Bu konu biraz abartılıyor gibi hemde büyük zahmete dönüşüyor , su değişimi esnasında havalandırma çalışmaktadır, bu da hızlı bir şekilde kloru almaktadır. Balıklarımda da hiçbir zaman sersemleme yada stres olmadı.Çok hassas discus gibi türlerde dinlendirme gerekebilir belki.Tropheus dahil japona kadar birçok türde bu yöntemi kullandım ve kullanıyorum.Bu konu hobici arkadaşlarım tarafından sorun yapılıyorsa, sizin görüşünüze katılıyorum,su değişiminde tanka içi aktif karbonla dolu iç filtreyi çalıştırmakla hem kloru hemde zararlı metalleri etkisiz hale getirebilirler.Evim kaloriferli olduğu için ısıtıcıda kullanmıyorum kışın tankın ısısı 24 dereceye kadar düşsede bir sıkıntı çıkmıyor.Doğal ortamda ısı hiçbir zaman sabit değildir.Buda benim tecrübelerim.Saygılarımla.[/QUOTE]
Tankta su varken klorlu çeşme suyu koyarsanız sudaki amonyak ile birleşen klor kloramini oluşturur ki amonyak kadar zararlı.
Yararlı bakterileri de öldürdünüz.
Aktif karbon anında tesir etmiyor. En kalitelisinde bile 2 saat emdiği yazılıydı.
O arada zaten zararı vermiş oluyorsunuz.
Kışın sıcak soğuk farkı bizim evde çok oluyor.
Ama yazın en azından hayvan gece gündüzü bilsin diye ısıtıcı takmıyorum.
Zaten yaz ayları gelince yumurtluyor.
Bu arada extra bir sorum olacak.
Bu akvaryumcuların suları sürekli temiz ve berrak.
Ortalıkta dinlendirme tankı da yok.
Acaba bizim gibi kartuştan gecirip sonra uv ile sürekli steril bir ortam mı sağlıyorlar.
Formaldehit atıp atmadıklarından da şüpheliyim.
Sirkülasyon çok. Hastalık illa var.
Bunla ilgili bilgisi olan var mı.
Bazı akvaryumcularda aynı su tüm akvaryumu dolaşıyor.
[EDIT]korayandroid,2016-06-10 16:37:25[/EDIT]
[QUOTE=celalabay]
Balıklardaki sürtünmeyi ağır metallere bağlamamın sebebi, sadece akvaryum zeminindeki balıkların bu bulguları işaret etmesiydi. Sizin dediğiniz gibi klor ile yanma sonucu da bu durum mümkün olabilir fakat klor akvaryumun heryerinde dolaşabilirken ağır metaller zeminde kalıyor. Ağır metal dediğimiz de zaten bildiğiniz gibi bakır, civa, aluminyum gibi gerçek metallerdir. Kartuş filtreden geçip iyi havalandırılan bir akvaryumda en geç 10-12 saatte bütün klor uçar gider. Ama sürtünmeler halen geçmiyor ise ben yine ağır metallere bağlıyorum. Bu şahsi tecrübem ve düşüncem ile alakalı tabi ki :) Teknik veya deneysel bir teze dayalı değildir.
Sizin bahsettiğiniz sistemi ben çok düşündüm, en azından WC deki setlerde bunu uygulamak gayet mümkün. Fakat uyguamayı hiç düşünmedim, zaten zar zor oturttuğum su kimyasını bozmaktan biraz tırstım :)
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/130008/20151030_195425%20(Large).jpg[/IMG][/QUOTE]
Sürtünmeler geçmiyorsa klorun verdiği zarar da geçmemiş olabilir ya da klor uçmamış..
Dipteki sürtünme türe özgü de olabilir zayıfsa o konuda.
Birde kumda oksijensiz ortamda üreyen parazitler oluyor. Yani kum bunlar için ideal ortam. Organik olarak da depo adeta onlar için.
Kumda bu parazitler varsa orayla haşır neşir olan dip balıkları belki bunlardan etkileniyor da olabilir.
Sadece tahmin. Doğru bildiğimiz şeyin doğru olduğundan bile emin değilim.
Tek bildiğim suyla fazla oynayınca ve su hacmi az olunca bunlar fazla oluyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 10 Haziran 2016 17:20
[QUOTE=korayandroid]
Tankta su varken klorlu çeşme suyu koyarsanız sudaki amonyak ile birleşen klor kloramini oluşturur ki amonyak kadar zararlı.
Yararlı bakterileri de öldürdünüz.
Aktif karbon anında tesir etmiyor. En kalitelisinde bile 2 saat emdiği yazılıydı.
O arada zaten zararı vermiş oluyorsunuz.
Kışın sıcak soğuk farkı bizim evde çok oluyor.
Ama yazın en azından hayvan gece gündüzü bilsin diye ısıtıcı takmıyorum.
Zaten yaz ayları gelince yumurtluyor.
Bu arada extra bir sorum olacak.
Bu akvaryumcuların suları sürekli temiz ve berrak.
Ortalıkta dinlendirme tankı da yok.
Acaba bizim gibi kartuştan gecirip sonra uv ile sürekli steril bir ortam mı sağlıyorlar.
Formaldehit atıp atmadıklarından da şüpheliyim.
Sirkülasyon çok. Hastalık illa var.
Bunla ilgili bilgisi olan var mı.
Bazı akvaryumcularda aynı su tüm akvaryumu dolaşıyor.
Sürtünmeler geçmiyorsa klorun verdiği zarar da geçmemiş olabilir ya da klor uçmamış..
Dipteki sürtünme türe özgü de olabilir zayıfsa o konuda.
Birde kumda oksijensiz ortamda üreyen parazitler oluyor. Yani kum bunlar için ideal ortam. Organik olarak da depo adeta onlar için.
Kumda bu parazitler varsa orayla haşır neşir olan dip balıkları belki bunlardan etkileniyor da olabilir.
Sadece tahmin. Doğru bildiğimiz şeyin doğru olduğundan bile emin değilim.
Tek bildiğim suyla fazla oynayınca ve su hacmi az olunca bunlar fazla oluyor.[/QUOTE]
Akvaryumcular sump sistemi kullanıyor bazı tanklarda dış filtre kullanıyorlar ve suyu da dinlendirmeden kullanıyorlar.Dediğim gibi suyu dinlendirmeden direkt tanka ekliyorum, şimdiye kadar bir problem yaşamadım.
Tankta su varken klorlu çeşme suyu koyarsanız sudaki amonyak ile birleşen klor kloramini oluşturur ki amonyak kadar zararlı.
Yararlı bakterileri de öldürdünüz.
Aktif karbon anında tesir etmiyor. En kalitelisinde bile 2 saat emdiği yazılıydı.
O arada zaten zararı vermiş oluyorsunuz.
Kışın sıcak soğuk farkı bizim evde çok oluyor.
Ama yazın en azından hayvan gece gündüzü bilsin diye ısıtıcı takmıyorum.
Zaten yaz ayları gelince yumurtluyor.
Bu arada extra bir sorum olacak.
Bu akvaryumcuların suları sürekli temiz ve berrak.
Ortalıkta dinlendirme tankı da yok.
Acaba bizim gibi kartuştan gecirip sonra uv ile sürekli steril bir ortam mı sağlıyorlar.
Formaldehit atıp atmadıklarından da şüpheliyim.
Sirkülasyon çok. Hastalık illa var.
Bunla ilgili bilgisi olan var mı.
Bazı akvaryumcularda aynı su tüm akvaryumu dolaşıyor.
Sürtünmeler geçmiyorsa klorun verdiği zarar da geçmemiş olabilir ya da klor uçmamış..
Dipteki sürtünme türe özgü de olabilir zayıfsa o konuda.
Birde kumda oksijensiz ortamda üreyen parazitler oluyor. Yani kum bunlar için ideal ortam. Organik olarak da depo adeta onlar için.
Kumda bu parazitler varsa orayla haşır neşir olan dip balıkları belki bunlardan etkileniyor da olabilir.
Sadece tahmin. Doğru bildiğimiz şeyin doğru olduğundan bile emin değilim.
Tek bildiğim suyla fazla oynayınca ve su hacmi az olunca bunlar fazla oluyor.[/QUOTE]
Akvaryumcular sump sistemi kullanıyor bazı tanklarda dış filtre kullanıyorlar ve suyu da dinlendirmeden kullanıyorlar.Dediğim gibi suyu dinlendirmeden direkt tanka ekliyorum, şimdiye kadar bir problem yaşamadım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Haziran 2016 09:23
Arkadaşlar merhaba;
Bir sorum olacak.
Benim 4 lü filtrem var.
5 micron sadiment + Blok karbon + blok karbon + 1 mikron sadiment
Suyu çok yavaş bir şekilde akvaryuma veriyorum.
240 litrede %40 su değişimi yapıyorum ki yaklaşık 100 litre yapar.
Neredeyse 1,5 - 2 saat sürüyor.
Yani o kadar yavaş ve az akıntı ile yapıyorum.
Tabiki maksat suyun maximum süzülmesini ve arınmasını sağlamak.
Ancak yinede buharlaşma ile üstteki plexide yada temizlik esnasında akvaryumun camına gelen sular kuruyunca beyaz lekeler kalıyor.
Baktığım zaman beyaz bir tortu görüyorum.
Bu kireç yada klor lekesi midir?
Bir sorum olacak.
Benim 4 lü filtrem var.
5 micron sadiment + Blok karbon + blok karbon + 1 mikron sadiment
Suyu çok yavaş bir şekilde akvaryuma veriyorum.
240 litrede %40 su değişimi yapıyorum ki yaklaşık 100 litre yapar.
Neredeyse 1,5 - 2 saat sürüyor.
Yani o kadar yavaş ve az akıntı ile yapıyorum.
Tabiki maksat suyun maximum süzülmesini ve arınmasını sağlamak.
Ancak yinede buharlaşma ile üstteki plexide yada temizlik esnasında akvaryumun camına gelen sular kuruyunca beyaz lekeler kalıyor.
Baktığım zaman beyaz bir tortu görüyorum.
Bu kireç yada klor lekesi midir?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Haziran 2016 11:08
[QUOTE=rccol]Bu kireç yada klor lekesi midir?[/QUOTE]
Evet kireç kalıntısıdır. Çaydanlıklarda oluşan gibi... 4'lü kartuş filtreler kireci tutmazlar. Sadece membran filtre tam olarak ayrıştırabilir.
Evet kireç kalıntısıdır. Çaydanlıklarda oluşan gibi... 4'lü kartuş filtreler kireci tutmazlar. Sadece membran filtre tam olarak ayrıştırabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Haziran 2016 11:10
[QUOTE=MaviYesil]
Evet kireç kalıntısıdır. Çaydanlıklarda oluşan gibi... 4'lü kartuş filtreler kireci tutmazlar. Sadece membran filtre tam olarak ayrıştırabilir.
[/QUOTE]
Peki bu kirecin zararı yokmu hocam?
Bekletmek mi lazım birde?
Evet kireç kalıntısıdır. Çaydanlıklarda oluşan gibi... 4'lü kartuş filtreler kireci tutmazlar. Sadece membran filtre tam olarak ayrıştırabilir.
[/QUOTE]
Peki bu kirecin zararı yokmu hocam?
Bekletmek mi lazım birde?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Haziran 2016 11:20
[QUOTE=rccol]Peki bu kirecin zararı yokmu hocam?
Bekletmek mi lazım birde?[/QUOTE]
Sudaki kireç dediğimiz şey aslında ağırlıklı olarak Kalsiyum Karbonattır. Su değerlerinde KH (Karbonat Sertliği) ile ifade ettiğimiz birime etki eder. Kalsiyum karbonat özellikle sıcaklığın etkisiyle yüzeylerde birikir. Kh'ın aşırı yüksek olması tabiki zararlıdır. Ancak şebeke sularının ortalama 10-15KH civarı olduğunu düşünürsek beslediğimiz canlılar için herhangi bir zararı olmadığını düşünebiliriz. Hatta bazı türler için çok daha yüksek KH değerleri elde etmek gerekir. Bunun için katkılar ve kalsiyum Karbonatlı kumlar kullanılır.
Kalsiyum Karbonatı dinlendirme ile ayrıştıramazsınız. Tam olarak ayrıştırmanın tek yolu membran filtre kullanmaktır. Bir diğer yolu ise suya asit eklemektir. Ancak bu durumda Sodyum artışı olacağı unutulmamalıdır. Örn: [URL]https://www.akvaryum.com/Forum/tuz_ruhu_ile_ph_ve_kh_dusurmek_k847288.asp[/URL]
Bekletmek mi lazım birde?[/QUOTE]
Sudaki kireç dediğimiz şey aslında ağırlıklı olarak Kalsiyum Karbonattır. Su değerlerinde KH (Karbonat Sertliği) ile ifade ettiğimiz birime etki eder. Kalsiyum karbonat özellikle sıcaklığın etkisiyle yüzeylerde birikir. Kh'ın aşırı yüksek olması tabiki zararlıdır. Ancak şebeke sularının ortalama 10-15KH civarı olduğunu düşünürsek beslediğimiz canlılar için herhangi bir zararı olmadığını düşünebiliriz. Hatta bazı türler için çok daha yüksek KH değerleri elde etmek gerekir. Bunun için katkılar ve kalsiyum Karbonatlı kumlar kullanılır.
Kalsiyum Karbonatı dinlendirme ile ayrıştıramazsınız. Tam olarak ayrıştırmanın tek yolu membran filtre kullanmaktır. Bir diğer yolu ise suya asit eklemektir. Ancak bu durumda Sodyum artışı olacağı unutulmamalıdır. Örn: [URL]https://www.akvaryum.com/Forum/tuz_ruhu_ile_ph_ve_kh_dusurmek_k847288.asp[/URL]
Beğenenler: [T]132133,Umit-G[/T][T]186258,Slckprn[/T]
Teşekkür Edenler: [T]97359,rccol[/T][T]186507,mperk[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 22 Haziran 2016 11:25
[QUOTE=MaviYesil]
Sudaki kireç dediğimiz şey aslında ağırlıklı olarak Kalsiyum Karbonattır. Su değerlerinde KH (Karbonat Sertliği) ile ifade ettiğimiz birime etki eder. Kalsiyum karbonat özellikle sıcaklığın etkisiyle yüzeylerde birikir. Kh'ın aşırı yüksek olması tabiki zararlıdır. Ancak şebeke sularının ortalama 10-15KH civarı olduğunu düşünürsek beslediğimiz canlılar için herhangi bir zararı olmadığını düşünebiliriz. Hatta bazı türler için çok daha yüksek KH değerleri elde etmek gerekir. Bunun için katkılar ve kalsiyum Karbonatlı kumlar kullanılır.
Kalsiyum Karbonatı dinlendirme ile ayrıştıramazsınız. Tam olarak ayrıştırmanın tek yolu membran filtre kullanmaktır. Bir diğer yolu ise suya asit eklemektir. Ancak bu durumda Sodyum artışı olacağı unutulmamalıdır. Örn: [URL]https://www.akvaryum.com/Forum/tuz_ruhu_ile_ph_ve_kh_dusurmek_k847288.asp[/URL][/QUOTE]
Teşekkürler Ufuk hocam.
O zaman dert etmeye gerek yok.
Temizleyip yolumuza devam ediyoruz.
Sudaki kireç dediğimiz şey aslında ağırlıklı olarak Kalsiyum Karbonattır. Su değerlerinde KH (Karbonat Sertliği) ile ifade ettiğimiz birime etki eder. Kalsiyum karbonat özellikle sıcaklığın etkisiyle yüzeylerde birikir. Kh'ın aşırı yüksek olması tabiki zararlıdır. Ancak şebeke sularının ortalama 10-15KH civarı olduğunu düşünürsek beslediğimiz canlılar için herhangi bir zararı olmadığını düşünebiliriz. Hatta bazı türler için çok daha yüksek KH değerleri elde etmek gerekir. Bunun için katkılar ve kalsiyum Karbonatlı kumlar kullanılır.
Kalsiyum Karbonatı dinlendirme ile ayrıştıramazsınız. Tam olarak ayrıştırmanın tek yolu membran filtre kullanmaktır. Bir diğer yolu ise suya asit eklemektir. Ancak bu durumda Sodyum artışı olacağı unutulmamalıdır. Örn: [URL]https://www.akvaryum.com/Forum/tuz_ruhu_ile_ph_ve_kh_dusurmek_k847288.asp[/URL][/QUOTE]
Teşekkürler Ufuk hocam.
O zaman dert etmeye gerek yok.
Temizleyip yolumuza devam ediyoruz.
+1: [T]27027,MaviYesil[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir