Yapışık İkiz Frontosalarım

Çağıl Bey;

Konuyu okuyunca merak ettim açıkçası ama görünce inanın çok üzüldüm, geçensenede benim sarı prenseslerim den birinin yavrusuda yapışık doğmuştu ama 2 hafta yaşadı ve öldü ozamanlar çok üzülmüştüm ama şimdi diyorum ki bu ozaman iyiki olmuş  yoksa hergün daha çok üzülürdüm.

Çok üzücü bir manzara ,şahsen akvaryumumda durmaları hep beni üzen bir durum olurdu.

Eğer gereği dediğiniz yaşama hakkının elinden alınmasıysa kim kendinde bu yetkiyi bulabilir? Malesef her gün sakat çocuklar dünyaya geliyor, bir bölümünü gördüğünüzde hakikaten bu yaşamasın daha iyi diyorsunuz ama buna karar verecek merci biz değiliz. Okulda da tartışmıştık; çocuk kolsuz bacaksız dünyaya gelecek. Doğumuna 1 ay kala bazı arkadaşlar hayatını sonlandırmalıyız kimse böyle yaşamak istemez dediler. Ben de onlara sordum yarın bir trafik kazasıyla aynı olay sizin başınıza gelse sizi de mi öldürelim?

Yılmaz bey herhangi bir veterinerlik fakultesinde ücretsiz olarak tadavi yapacaklarını sanıyorum sahsen küçükken aydınlıkevlerdeki fakultede hasta muhabbet kuşumu tedavi yapmışlardı.

Kaan Bey;

[QUOTE=kırmızıorganik]Şuan balıkların çektikleri bence gerçekten eziyet.Hiçbir zaman doğada zayıf bireylerin büyümesine ekosistem müsade etmez.Bence sizde zamanında bunun gereğini yapmalıydınız.Ama bu vakitten sonra yapabileceğinz tek şey balıklarınıza huzur sağlamak.    Saygılarımla;[/QUOTE]


Ben katılmıyorum düşüncenize.Aynı durum benim başıma gelse bende onlara gzüm gibi gibi bakar onları yaşatmak için elimden gelen herşeyi yapardım.

Canı verende Allah alacak olanda Allah. Sen üzerine düşeni çok güzel yapıyorsun kardeşim ileride bir çaresi bulunur umarım ayrılabilirler belkide böyle daha hayırlıdır. Her işte bir hayır vardır. Bırakalımda canı veren alsın.

Ben sarı prenseslerde yaşamıştım bu durumu... Nasılsa yaşamazlar dedim ama bayağı uzun süre yaşadılar.. Hatta aynen böyle büyüdülerde... Bende jiletle bir operasyon yaptım onlara... Ancak bunu yapmadan önce çok dikkatle inceledim balıkları.. Abimde veteriner hekim olduğundan dolayı zorlanmadan bu işi hallettim.. Her iki balıkta yaşadılar fakat zayıf olan balık aradan 2-3 hafta geçtikten sonra öldü. İkizlerin iri olanı 13-14 cm'e ulaştı ve akvaryumda baskın erkeklerden birisi oldu...

Açıkcası yine başıma gelse yine ayırma girişiminde bulunurdum.. Tabiki iç organlar tek değil ise.. Zaten öyle olunca çok yaşayamıyorlar...

Yılmaz Bey kusura bakmayın ama Can Bey'in de dediği gibi ya bir operasyon bizzat kendiniz yapmalısınız yada bu konuda uzman (ki bence türkiyede canlıya para kaynağı olarak bakan bir zihniyette bu imkansız)bir kişiden bu müdahaleyi gereğince yapmasını sağlayabilirsiniz.

Öncelikle Can Bey'in katkılarından ve tecrübelerini bizimle paylaştığı için teşekkür ediyorum.

Yılmaz Bey sizlere forumdaki büyüklerime Bey demeyi hiç sevmiyorum benim yaşım 17.Sizler benim abilerimsiniz.Tabi ki tecrübe konusunda tartışmam ama sadece dediğim ; biz akvaryumlarımızda duygusal olarakta çokça bağlandığımız balıklarımıza kendi doğal ortamlarından ne kadar da uzak olsa ufak bir kesit vermeye , konfor sağlamaya çalışıyoruz.Ve bu doğa koşullarında zayıf her zaman arada kaybolur.Bu dediğimi acımasızlık olarak algılamasın bazı abilerim.Ben de hatırlıyorum ki 4. sınıftayken beslediğim ilk japon balığım öldüğününde 1 hafta akşamları evde ağlıyordum

Can Bakır a yorumundan dolayı çok teşekkürler sonuna kadar da katılıyorum.Bu canlının acı çektiğini sanıyorum ve Can Bakır'ın dediği gibi ayrılmalı ya da çok küçükken hayatına son verilmeliydi diye düşünüyorum.Katılmadığım düşünce  "Canı bir tek Allah verir bir tek o alır" düşüncesi bana hem doğru hem yanlış gelir.Sağlıklı kendi yaşamını kendi sürdürebilen, ortama uyum sağlamış her canlı için bu söz sonuna kadar da geçerli ancak kendime sorduğumda "Ben böyle doğmak mı isterdim? Yoksa ölmek mi isterdim? " dediğimde malesef hiç düşünmeden "ölmek" diyebiliyorum.Sonuçta Kur'an-ı Kerim de yazan herşey akıl ve mantığa dayalı.Herşeyi Allah'tan beklememeli biraz da akıl ve mantıkla çözülmesi lazım, Allah bu aklı bize boşuna vermemiş.Biz yaptığımız müdahaleyi kendimiz için değil sonuçta o canlı için yapıyoruz hiçbir çıkar gözetmeden.Bunun günah olduğunu sanmamakla birlikte Sevap olduğunu düşünüyorum.Bu benim şahsi görüşümdür.Saygılarımla...