Yavruların Ölmesi


Taner01Çevrim Dışı

Kayıt: 06/10/2010
İl: Adana
Mesaj: 119
Taner01Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2012 20:31
2 gün ara ile discus yavrularım ölmeye başladı. Dışkıları ip gibi uzayan bazen beyaz renkte (fakat devamında azda olsa normal). öldükten sonra karında şişlik gözlüyorum.
Şuan 3. yavru için acil yardıma ihtiyacım var.
Su sıcaklığı: 30C

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

kebodiscusÇevrim Dışı

[B]5756,3[/B]
Kayıt: 19/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 630
kebodiscusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2012 20:42
Taner bey merhaba...

Yavruları yenimi aldınız yada sizin üretiminizmi ?  

Beslenmede kullandığınız yemler?

En son zamanlarda yaptığınız değişiklikler?

Su değişimi(miktar ve nasıl yapıldığı) , filtrasyon neyle sağlanıyor? Eğer kullanılıyorsa Dış filtre medyaları nelerdir ? 

Saklanacak yer bulunuyormu tankınızda?

Varsa görsel paylaşımlar ?

Bunlar olmadan yorumlar havada kalacaktır.

Eğer kayıp varsa genel itibari ile su değişimi (KLORU ALINMIŞ VE ISISI EŞİTLENMİŞ) ısı arttırmı kullanılmasını tavsiye ediyoruz.

Sağlıklı ve huzurlu haberlerinizde buluşmak üzere...
kebodiscus2012-05-30 20:43:26

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Taner01Çevrim Dışı

Kayıt: 06/10/2010
İl: Adana
Mesaj: 119
Taner01Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2012 21:11




Yavrular 1 aydır bende. Günlük %10 su değşimi, granül yem, pul yem, dana yüreği şeklinde besleniyorlar.
swamp012012-05-30 21:23:06

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

kebodiscusÇevrim Dışı

[B]5756,3[/B]
Kayıt: 19/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 630
kebodiscusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2012 22:59
  
  Tamer bey merhaba yavrulara genelde gelişme ve renk sağlamak açısından üreticinin yaptığı besleme (tubifex vb.) ve hormon uygulanması sonucunda ani kayıplar yaşanabilmekte...(Eğer bakım şartlarından eminseniz)  

  Yapılacak şey su kalitesine odaklanıp herhangi bir ilaç kullanmadan ısıyı arttırmak , 34 derece olarak havalandırmanın arttırılması.(filtrede aktif karbon varsa çıkarılmalı) Isısı eşitlenmiş klorsuz su ile yüzde 25 bir su değişimi yapmalı.
  
   Eğer dediğinizce ısı tedavisi neticesinde sonuç aynı olursa , iç parazit teşhisini net koyabilirsek çözümlemek kolay ama atlatabilirler. (Eğer bu teşhis konulursa azoo içparazit ilacını ölçüsünde kullanabilirsiniz, şimdiden yazıyorum gündüz işlerimin yoğunluğundan  dolayı olamadığım zamanlar oluyor.) 

    Balıklarınız yem alıyorsa sıkıntıyı aşmanız daha kolay olacaktır.

    Kayıplarınıza üzüldüm doğrusu geçmiş olsun umarım sıkıntısızca hobinize devam edersiniz...

   
  

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Taner01Çevrim Dışı

Kayıt: 06/10/2010
İl: Adana
Mesaj: 119
Taner01Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2012 09:16
Tubifex gibi yemler kullanılmadı hiç, filtrede aktif karbon yok, balıklar yem alıyor ama fotoğraftaki balık az alıyor. sıcaklık kademeli olarak artırılıyor, şu anda 31C' de

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

kebodiscusÇevrim Dışı

[B]5756,3[/B]
Kayıt: 19/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 630
kebodiscusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2012 13:46
[QUOTE=swamp01]Tubifex gibi yemler kullanılmadı hiç, filtrede aktif karbon yok, balıklar yem alıyor ama fotoğraftaki balık az alıyor. sıcaklık kademeli olarak artırılıyor, şu anda 31C' de [/QUOTE]


Taner bey merhaba

Sıcaklığınızı arttırırsanız sıkıntınızı aşacaksınızdır. Yem alıyorsa zaten sıkıntınız kalmayacaktır. Bu arada sıkıntıyı oluşturan faktörü gözlemleyen siz olduğunuzdan çok daha fazla detaylı değerlenidrir yada  paylaşırsanız berabercede çözebiliriz.

Sağlıkla görüşmek üzere...



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Koksal GurkanÇevrimiçi

Özel Üye
Kayıt: 19/10/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 6973
Koksal GurkanÇevrimiçi
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2012 16:19
Her şartta balıklara Flagyl ile banyo, akvaryumda uygun su değişimi, sarımsak suyu/yağı emdirilmiş yemlerle yemleme gerekir. Azoo'nun ilacı ile Flagyl aynı etken maddeye sahiptir. Işıklandırmayı azaltmak da yerinde bir karar olur.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Ayhan BORANÇevrim Dışı

Kayıt: 14/03/2012
İl: Ankara
Mesaj: 85
Ayhan BORANÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2012 18:28
Balıklarında yüzgeç kısması ve kararma var ise sera med protozal ilacını yarım dozda öneririm azoonun ilaçları o kadar etkili değil ve kısa sürede tedavi etmez. sera med protozal biraz pahalı ve açıkcası tehlikeli bi ilaçtır ilacı uyguladıktan max. 24 saat sonra yüzde 80-90 su değişimi yapmalısınız veya ben bu kadar para harcamam diyor iseniz sabah akşam yüzde20-30 civarında su çekip ilave ediniz ve ısı 34 derecede olsun ki parazitler ölsün ancak şunu unutmayın su değişimi balığı anlık rahatlatır tedavi etmez ve son öneri dış filtreye bağlı uv filtre var ise onu kullanmanız.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

kebodiscusÇevrim Dışı

[B]5756,3[/B]
Kayıt: 19/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 630
kebodiscusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2012 22:34

Değerli forum arkadaşlarım merhaba...

Akvaryum.com ailemiz net aleminin en yoğun akvaryum topluluğu olduğundan mesajların okunma oranı ve uygulama oranı epeyce yüksektir. Bu bağlamda eklemek istediğiklerim bulunmakta konu cevaplarına...

Sera med protozal 


yani dış parazit tedavisinde kullanılır.

protazol adı da ;



Bir hücreden meydana gelmişlerdir. Bütün canlı etkinlikleri bir hücre içinde meydana gelir. Doku ve organları yoktur. Sitoplazmalarında fonksiyon bakımından farklılaşmış bölgeler bulunur. Buralara "organel" denir. Bir çoğu hayat döneminin belirli bir safhasında kötü şartlara dayanıklı kist adı verilen form oluşturur. Kist durumları hariç tümü sulu ve nemli yerlerde yaşarlar. 30 binden fazla türü vardır. Sarcomastigophora, Ciliophora, Sporozoa olmak üzere 3 şubesi vardır.

Larva şekli ve başkalaşım : Kendilerine ait larva şekli yoktur. Ancak birkaç Ciliat türünce serbest yüzen dağılma fazı larva olarak nitelendirilebilir.

Erginlerde vücut şekli : Bir hücreden oluşurlar. Zarla çevrili bir veya birkaç çekirdeğe sahiptirler. Sitoplazmaları ektoplazma ve endoplazma olarak 2 tabaka halinde farklılaşmış olabilir. Genellikle endoplazmik retikulum ve mitokondri bulunur. Ayrıca golgi aygıtı, sentriyol, kromoplast, kamçı ve siller bulunabilir. Bir kısmında kabuk, kutikula, ekzo ve endo iskelet bulunabilir. Koloni halinde yaşayanlar da vardır.

Hareket : Yüzme, yavaşça kayma, yuvarlanma, peristaltik dalgalanma ve bazı uzantıları kullanarak bir çeşit yürüme şeklinde olabilir. Sporozoa'nın beslenmesinde ise yavaşça kayma hareketi (gregarin) görülür.

Başlıca 3 tip hareket organeli vardır.
1. Yalancı ayaklar :
 Hücrenin geçici protoplazmik uzantılarıdır.
- Lobopod : Amoeba'da olduğu gibi geniş loplar halindedir.
- Filopod : Kabuklu amiplerde olduğu gibi ince, uzun ve uca doğru incelir.
- Reticulopod : İplik şeklinde ve dallanmıştır. Foraminiferida takımında görülür.
- Aksopod : Bir merkezî ekseni olan ince iğneler halindedir. Heliozoa alt sınıfında görülür.

Amöboid hareket : Lobopod ve filopod şeklinde yalancı ayaklara sahip olan türlerde görülen harekettir. Sitoplazma akımı ile oluşur. Ektoplazma yoğun (plazmogel), endoplazma ise daha akıcı (plazmosöl) halindedir. Hareket süresince bir uçtaki plazmogel plazmosöle, karşıt kutuptaki plazmosöl plazmogele dönüşür. Böylece plazmosöl ön tarafa doğru akar.

2. Kamçı ve 3. Siller : Her kamçı ve sil hücre zarının uzantısı olan bir kılıfla ve hücre yüzeyinden dışarı doğru uzanan mikrofibrillerden oluşur. Mikrofibrillerin 2'si ortada, 18'i ise ikişer ikişer çevrede dizilirler. Kamçı ve sillerin hücre içinde kalan taban (bazal) kısmına "kinetosema (bleforablast)" denir. Kamçılar 1 veya az sayıda olur. Siller ise çok sayıdadır. Ya vücut yüzeyinde ya da ağız çevresinde bulunurlar. Ciliata'nın Vorticella ve Stentorcinslerinde uzayıp kısalma hareketi görülür. Vorticella'da sap, Stentor'da vücudun tümü bu hareketi yapar.

Beslenme : Ototrof ve heterotrof türleri mevcuttur. Ototrof olanlarda kırmızı, sarı ve kahverengi olan kloroplast ve kromoplast denen organeller vardır (Phytogellata). Ayrıca bunlarda glikozun nişastaya dönüştürülerek depo edildiği "Pyrenoid" denen yapılar bulunur. Heterotrof olanlar osmotrof vaya fagototroftur. Osmotroflar besinlerini hücre zarından difüzyon ya da pinositoz yoluyla alırlar. Fagototrof olanlar besinlerini ya filtre ederler, ya da büyük parçalar halinde alırlar.

Besinler hücre içine şu yollarla alınır:
- Vücut yüzeyinin herhangi bir yerinden fagositozla alınır. (Ameoba)
- Vücudun belirli bir bölgesinden alınır. (Flagellata)
- Ağız çevresindeki siller ile süzülerek sitostom ve sitofarinks yolula alınır. (Ciliata)
- Tentaküller kullanılarak alınır. (Suctoria)
- Aksopod, pseudopod kullanılarak alınır. (Radiolaria)
- Sadece aksopod kullanılarak alınır. (Heliozoa)
- Filopod, reticulopo kullanılarak alınır. (Foraminifera)

* Bazı bir hücreliler hem ototrof, hem heterotroftur. Katı besinler besin kofulu içinde sindirilir. Enzimler kofulun içinde salgılanır. Sindirim hücresinde besinler asidik ve bazik fazlardan geçirilir. Sindirilmemiş katı artıklar vücut yüzeyinden atılır. Vücutları pelicula ile örtülü olanlarda bu işlem hücre anüsü ile yapılır.

Su düzenlenmesi ve boşaltım : Kontraktil kofullarda sağlanır. Hücre içine giren fazla suyu dışarı atarak su dengesini ayarlar. Kofullarının sayısı ve şekli gruplar arasında farklılık gösterir. Konumları sabit ve serbest olabilir. Başlıca boşaltım ürünleri amonyaklı üredir.

Sinir sistemi ve duyu organları : Ciliata'da sillerin hemen altında, sillerle bağlantı halinde olan bir fibril sistemi (kinetodesmata) bulunur. Bu sistem sillerin hareketini kontrol eder. Duyu organelleri ışığa karşı hassas pigment lekeleri ve dokunmaya karşı hassas kamçı ve sillerdir. Işık, ısı, kimyasal maddeler ve dokunmayla ilgili duyu organelleri olmayanlarda sitoplazmik tepkime vardır.

Solunum : Özel solunum organları yoktur. Hücre yüzeyi ile yapılır.

Dolaşım : Dolaşım sistemi yoktur.

Üreme : 2 tip üreme görülür.
Eşeyli Üreme : Gametler bir hücrenin bölünmesinden veya modifikasyonundan oluşurlar. Görünüşleri aynı (cinsiyetleri farklı) ise izogamet, görünüşleri farklı ise anizogamet denir. Haploid kromozomlu gametlerin oluşturulmasında mayoz bölünme yaygın olarak görülür.

Serbest gametlerin birleşip kaynaşmasına "gametogamy (singamy)" denir. Aynı gamont hücresinden oluşan gamet veya gametik çekirdeklerin birleşip kaynaşmasına "autogamy" denir. Gametleri ve gametik çekirdekleri oluşturmadan önce iki gamet hücresinin birleşip kaynaşmasına "gamontogamy" denir. Ciliata'da görülen konjugasyon gamontogamynin özel bir formudur. Bunlarda gametler oluşmaz. Oluşan gametik çekirdekler karşılıklı yer değiştirir. Ciliata'da 2 tip çekirdek vardır. Büyük çekirdek hücre fonksiyonlarında , küçük çekirdek üremede rol oynar.

Paramecium caudautum'da bir büyük bir de küçük çekirdek bulunur. 2 fert ağzın bulunduğu kısımdan yan yana gelirler. Aralarında sitoplazmik bir köprü oluşur. Büyük çekirdekler dejenere olur. Küçük çekirdekler birer mayoz geçirir. Bunların 3'ü de dejenere olur. 4'ü ise bir mitoz geçirerek 1'i büyük diğeri küçük 2 çekirdek oluşturur. Büyük çekirdek yerinde kalır, küçük çekirdekler yer değiştirir. Gittiği hücredeki gametik çekirdekle birleşir. Sonra fertler ayrılır ve zigot çekirdek 3 kez mitoz bölünme geçirerek 8 küçük çekirdek oluşur. Bunların 3'ü kaybolur, 4 tanesi de büyük çekirdek halini alır. Geri kalan küçük çekirdek 2 kez mitoz geçirerek 4 adet oğul ferdi oluşturur.

Ayrıca konjugasyonun başka bir şeklinde ise çekirdek değişimi yapılmadan aynı hücre içinde 2 küçük çekirdek Autogamy yoluyla zigot çekirdeği oluşturur.

Eşeysiz Üreme :
a) Ortadan ikiye bölünme : Flagellata'da ortadan vücut ekseni boyunca, Ciliata'da ise kaide yakınından enine olarak meydana gelir.
b) Tomurcuklanma ile bölünme : Tomurcuk halinde beliren bir kısmın ana hücreden ayrılmasıyla oluşur.
c) Multipil bölünme veya şizogoni : Peşpeşe bölünmeler sonucu bir hücreden çok sayıda yavru hücre meydana gelmesidir. Örneğin; insanlardaki sıtma paraziti Plasmodium'un şizogoni yoluyla karaciğer ve alyuvar içinde merozoitleri oluşturması.

Kist oluşturma : Besin azlığı, kuraklık, sıcaklık veya zararlı kimyasal maddeler gibi kötü ortam şartlarından korunmak için vücut yüzeyinden salgılanarak oluşturulan koruyucu örtüdür.

Fosil formları : Foraminifera'ya ait türler kireç taşı kayaçlarının oluşumunda önemli rol oynar. Petrol kuyularının açımından tabakalarının tanınmasında foraminifer fosiller oldukça önemlidir.

Habitat (Yaşam Ortamı) :
Serbest yaşayanlar : Denizsel ürünlerin çoğu planktoniktir ve yüzeye yakın kısımlarda yaşarlar. Ayrıca sığ ve derin deniz diplerinde yaşayanlar olduğu gibi acı veya çok tuzlu su ortamına uymuş olanlar da vardır. Ayrıca tatlı sularda, sıcak sularda, yüksek yerlerde, kar ve buzların üstünde yaşayanlar da vardır.
Parazit olarak yaşayanlar : Çoğunlukla hayvanlarda parazittirler. Bitki paraziti olanlar da vardır. Ekto ve endo parazittirler. Bazı türleri hayvanların bağırsağında simbiyotik olarak yaşar. Örneğin; Ciliophora'nın Endodiniomorphida takımındaki türler, geviş getiren işkembesinde simbiyoz olarak yaşar. Ototrof kamçılılardan bazıları da çeşitli organizmalarda hücre içi parazitlerdir.

Ekonomik önemleri :
Serbest yaşayan türler : Ciliata'ya ait türler ile amipler organik maddelerin ayrışmasında rol oynar. Bazıları da bakterilerle beslenir. Bu iki özellik nedeniyle toprak ve su kirlenmesinin önlenmesi açısından önemlidir.
Parazit yaşayan türler : Yaklaşık 5000 parazit türü vardır. Sporozoa şubesi ile Cnidospora sınıfına ait türlerin hepsi parazittir. Ekonomik açıdan önemli olan parazit türler çoğunlukla Sarcomastigophora ve Sporozoa şubelerine aittir.

Protozoa'nın Sınıflandırılması

I.Şube : Sarcomastigophora

Kamçı, yalancı ayak veya her ikisiyle de hareket ederler. Genel olarak spor formu ve eşeyli üreme yoktur. 3 alt şubesi vardır.

I. Alt şube : Sarcodina (Amipler = Kök bacaklar)
Yalancı ayakları vardır. Kamçıları yoktur. diğer gruplara göre sitoplazmaları daha az ve farklılaşmıştır. Eşeyli ve eşeysiz olarak ürerler.

Cins : Amoeba
Vücut kabuksuzdur. Tatlı sularda yaşarlar. Birçoğu parazittir.

Takım : Foraminiferida
Kabukları odacıklara bölünmüştür. Kabuk çoğunlukla kalkerden yapılmıştır.

Alt sınıf : Radiolaria
Delikli bir merkezî kapsül ve iskeletleri vardır. Denizlerde yaşarlar.

II. Alt şube : Mastigophora (Flagellata = Kamçılılar)
Yaşam dönemlerinin büyük çoğunluğunda 1 veya fazla kamçı taşırlar. Vücut pelikula ile örtülüdür. Ototrof ve heterotrof beslenirler.

Cins : Noctiluca
Biri kemer gibi vücudu saran, diğeri vücut boyunca uzanan iki oluk içerisinde birer kamçı yer alır. Vücut bazılarında çıplak, bazılarında ise selülozik zarla çevrilidir. Kahverengi, sarı kromoplastları ve stigmaları vardır. Denizlerde yaşarlar.

Cins : Euglena
Vücut boyunca uzamış kloroplastlı ve kamçılıdır. Ön taraftaki çöküntüden çıkan 1 veya 2 kamçı taşırlar. Renkli formlarında stigma bulunur. 

Cins : Volvox
Kese şeklinde yeşil bir kloroplast taşırlar. Koloni halinde yaşarlar. Her fert 2 - 4 kamçı taşır. Tatlı sularda yaşarlar.

Cins : Leishmania ve Trypanosoma
Kloroplast ve leukoplast taşımayan kamçılılardır. Parazit olarak yaşarlar.

III. Alt şube : Opalinata
Kurbağaların sindirim sisteminde yaşarlar.

II. Şube : Sporozoa (Sporozoonlar)
1 veya fazla sporozoit içeren dayanıklı spor oluşturulur. Sil ve kamçıları yoktur. Parazittirler.

Cins : Plasmodium

Sınıf : Cnidospora

Küçük ve amipsi organizmalardır. Sporla ürerler.

III. Şube : Ciliophora (Silliler)
Bir hücrelilerin hücre sayısı bakımından en zengin şubesidir. 1 sınıfı vardır.

Sınıf : Ciliata
Yüksek organizasyonlu bir hücrelilerdir. Vücut pelikula ile örtülüdür. Hücre ağızları vardır. İkiye bölünme ile çoğalırlar. Eşeyli üreme konjugasyon ile olur.

Cins : Dileptus
Büyük ciliatlardır.Ağız çevresinde sil taşınmaz.

Cins : Paramecium
Vücutları eşit boyda sillerle örtülü küçük ciliatlardır. Ağız boşlukları vardır.

Cins : Stentor
Vücut eşit boyda sillerle örtülü ya da bir kılıfla kısaltılmış ve silsizdir.

Derleyen : Biyolog Esra YILDIRIM
Kaynak : Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü



Köksal beyinde belirttiği üzere Flagyl ve Azoo ilaçları aynı etken maddeleri içermektedir. Flagyl metranidazole dan oluşmuştur.Azoonun Discus Endoparazite adlı ilacın içeriği ise Metronidazol, Mebendazol, Levamisol ve Vitamin B Kompleksinden oluşmaktadır. Yani bu ürün flagyle göre içerik olarak capillariayada etki etmektedir.

İç parazit tedavisine uygun birçok markanın ticari ürünüde akvaryum sektöründe bulunmaktadır.

Discus balıklarında stres altında suda herzaman bulunan parazitlere karşı bünyesi zayıf konuma gelip beyaz dışkı görülebilmektedir.Lakin bunu kimyasal olmadan yem alan disclerde ısı tedavisi ile aşılmasıda birçok kez vuku bulmuştur.

Ticari ilaç olarak birçok ürün bulunmasına rağmen ben her daim su kalitesinden emin olunan iyi bakım gösterilen canlılarda yaşanan sıkıntılarda önce su kalitesinin korunduğuna (amonyak nitrit nitrat değerleri) emin olunmasına ardından ısı tedavisine eğer canlıda sıkıntı varsa mümkünatı varsaki taner bey bulunduğunuz çalışma ortamından dolayı mikroskopa ulaşmanız kolay olacaktır.Dışkıdaki mikroskop incelemesine müteakip eğer gerekiyorsa ölçüsüne göre karantina tankında ilaçlama yapılmasının uygun olduğunu discus hobicileri sayesinde senelerdir tecrübe etmiş bulunmaktayım. 

Hiçbir doz en iyi değildir cümlesinide bu bağlamda burada kullanaraktan herkese sağlıklı anlar dilerim.

Muhabbetle kalınız...

Saygılarımla...
kebodiscus2012-05-31 22:39:45

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Ayhan BORANÇevrim Dışı

Kayıt: 14/03/2012
İl: Ankara
Mesaj: 85
Ayhan BORANÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Haziran 2012 00:26
Ali bey bir de ilaçların tedavi sürelerini anlatır mısınız? seranın ki 24 saat azoonun ki 45 gün.Bence o balık 45 gün dayanamaz ben azooyu cg discus cevher beyden aldım kullandım memnun kalmadım serayı musa akvaryumdan musa beyin 25 yıllık tecrübesiyle alıp kullandım ve su anda elimde koliyle var her balık ithalatımdada karantinadaki balığa uyguluyorum ayrıca sizin tecrübenize güvenerek soruyorum bir de seranın içeriğini anlatır mısınız azoodan farkı nedir neden bu kadar etkili, paraziti nasıl daha kapsüldeyken öldürdüğünü?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

kebodiscusÇevrim Dışı

[B]5756,3[/B]
Kayıt: 19/04/2010
İl: Izmir
Mesaj: 630
kebodiscusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Haziran 2012 01:05
Ayhan bey merhaba...

Konunun açılma sebebi ; Taner beyin balıklarında iç parazit belirtileri görmesiydi.

Sizin mesajınızdaki tavsiye ettiğiniz ürün dış parazit etkenli bir üründü. Ayrıca mesajlarımı okursanız içerikte ürün hedefli değil çözüm hedeflilik önemlidir.

Bundan dolayı konuya bir açıklık kazanılsın forumu okuyan arkadaşlarımız içeriğede inebilsin diyerek ve sizinde forumda hobihanenizin paylaşımı olsun vb.  konularda arayışınızın dahada kaliteli discus besleyiciliği olmasını dolayı düşündüğüm için detaylı bir açıklama ekledim.


Seranın med serisindeki ilaçlara ait sera med professional protazol içeriği hakkındada ;

Ichthyopathogenic tek hücreli organizmalar pek çok balık hastalığına neden olur. Bunların arasında bulunan beyaz benek hastalığı Ichthyophthirius multifiliis kesinlikle en önemli olanıdır. Neredeyse tüm akvaryumcular bu tehlikeli patojenik siliatla istemeden karşı karşıya kalmışlardır. Parazitler çok kısa sürede tüm balıklarınıza hastalığı bulaştırır. Bu tek hücreli canlılar genellikle balıkların derilerine yerleşirler, genç balıklarda veya küçük pullu balıklarda oldukça tehlikelidir.

Protazol'ın aktif maddesi, Bis(4-dimetilamino-fenil) fenil metilyum hidroksit (malachite green base), parazitlerin bölünme devresinde oldukça etkilidir. Aynı zamanda balıklar tarafından da kolay kabul edilir. Ichthyophthirius multifiliis'in yanı sıra Protazol Trichodina sp. ve Chilodonella sp.gibi diğer ichthyopathogenic ciliates'lere karşı da etkilidir.

Not:
Ichthyophthirius multifiliis istilası olduğunda akvaryum sıcaklığının tedavi sırasında 30 °C'ye çıkartılması bu tedavinin başarı şansını artırır.


Size istediğiniz üzere kullandığınız ürünün içerik bilgisini vermiş olayım.


Sera ürünlerinde professional seri ürünlerde uygulama saatleri kısalığı avantajdır.

İthalattan gelen balıkların genelde ithalatçıların yada ithalatçılardan alıp piyasaya süren arkadaşlarımızın kullandığı ürünler mevcut. Sizin kullandığınız üründe balıklar geldiğinde sağaltım amaçlı kullanılabilecek bir ürün.

İç parazitle alakalıda sera med flagellol adlı bir ürünleri var. Bunu kullanan kişilerinde memnuniyeti sözkonusudur.

Hastalıktan ziyade yanlış ilaç kullanımından zehirlenen balıklardan ve kayıplardan dolayı bir çok mesaj ve telefon almaktayım. Bundan ilaç kullanımıda bıçak sırtı bir olaydır. Neticede sabırlı olunmalı ve 

Ürün bazında kişileride bulundukları senelerle mukayese etmek yanlış olur. Bu yaşamın her yönünde bence geçerlidir. Cevher bey olsun , Musa bey olsun bence emek veren herkese saygı duyuyoruz.Özellikle bilimin kullanıldığı içerikli her kelimeninde şahsi nazarımda değersel boyutu epeyce fazladır. Tabiki tecrübelerdende faydalanılırsa daha olumlu sonuçlar yaşanacaktır.


Cevher beyin söylediğini söylediğiniz azoo ürün iç parazit için,, Musa beyin söylediğini söylediğiniz ürün sera dış parazit içindir. Yani şahsen tecrübeli olan bu kişiler kendilerine anlatılana göre yorumlama yapmışlardır. Aynı verilere göre ikiside nacizane ayrı sonuçlarda olmayacaklarını düşünüyorum. Bundan dolayıda iki ürüne göre aldığınız sonuçlara göre değerlendirmekte yanlış olacaktır.İştigal konuları çok ayrı noktalarda...

Sera flagellolunda kullanım süresi tremazole göre farklıdır örneğin. Bundan ürünleri mukayese ederken en azından uygulanacak parazit ailesine göre mukayese etmek daha avantajlı olacaktır.


Her ürün belli testlerden geçtikten sonra piyasaya sürülmektedir. Dahada detaylı bilgiler için üretici firmalarada yazabilirsiniz.

Ayrıca vakit müsaitliğiniz varsa İzmirde 17 haziranda yapılacak etkinlikte akademisyenler tarafından yapılacak seminerlerde ilgili konuları detaylandırabilirizde. Eğer gelirseniz sizleri misafir etmekten keyif duyarız. 


http://www.akvaryum.com/Forum/davet_k582159.asp

Sağlıklı günler dilerim...




kebodiscus2012-06-01 01:22:24

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Ayhan BORANÇevrim Dışı

Kayıt: 14/03/2012
İl: Ankara
Mesaj: 85
Ayhan BORANÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Haziran 2012 01:43
Ali bey öncelikle bu geç saatte zaman ayırıp yazdığınız cevaplarınız için teşekkür ederim.Ancak burada benim anlatmak istediğim ne bir kişiyi ne de bir markayı kötülemek benim yaşadığım tecrübelere dayanarak azoonun hiç bir ilacından memnun kalmazken sera med grubunun 4 çeşidinden de memnun kalmam ama şunu da belirtmek isterim ki fiyatlarından dolayı kendi ilacımı kimyagerlerimle kendim yapmaktayım ve üretimhanemde yaşadığım tüm sıkıntılarda çok şükür tedavi etmekteyim örnek olarak yavru ölümleri, anaçların verimliliği,yumurtlamayan anaçlar, veya bir çok hatta bütün hastalıkları tedavi etmekteyim konuya gelince taner beye yazdığım mesajda yüzgeç kısması ve kararma var mı diye yazmıştım dışkı veya iç parazit ile ilgili bir şey söylemedim lütfen mesajımı tekrar okuyunuz.Son olarak davetiniz için çok teşekkür ederim ama inanın bazen yoğun iş temposundan şirketimin alt katında olan üretimhaneme bile inemiyorum yine de fırsatını bulursam gelip sizinlede tanışmak isterim ama sizin yolunuz Ankaraya düşerse de muhakkak bir çay içmeye beklerim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

DiscusTurkÇevrim Dışı

Kurumsal Üye
Kayıt: 29/05/2012
İl: Ankara
Mesaj: 354
DiscusTurkÇevrim Dışı
Kurumsal Üye
Gönderim Zamanı: 01 Haziran 2012 08:45
 Balıklarınızı türü ne olursa olsun haftada 1 gün aç bırakmanızı öneririm.Bu hem balıklardaki toksinlerin atılmasını hemde yumurtalık vs. depolanan yağın kullanımını sağlar ve daha sağlıklı balıklar elde edersiniz.Özellikle discuslar o kadar çekingen balıklarki hani yönden olursa olsun ayar biraz kaçtımı hemen küsüp ölüveriyorlar.SAğlıklı balıklar...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Taner01Çevrim Dışı

Kayıt: 06/10/2010
İl: Adana
Mesaj: 119
Taner01Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 01 Haziran 2012 14:56
Benim için fayda sağlayan tüm yazılarınız için teşekkğür ederim. Şuan akvaryum sıcaklığı 33-34C'de
Henüz herhangi bir ilaç kullanmadım. Okuduklarım ve gözlemlerim sonucu iç parazit şüphem artıyor. Dışkı rengi şeffaf ve daha önce yazdığım gibi 2 adet kayıbım var ve birtanesi hala kötü durumda. Akvaryumda su değişimi yaptım fakat %80 kadar yapmadım.
Balıklarımın hemen hepsinde dışkı rengi aynı fakat zaman zaman normale de dönüyor.
Akvaryumum 275lt cama cam, 23 adet yavru balığım var, dış filtre kullanıyorum.


[QUOTE=kebodiscus]

Değerli forum arkadaşlarım merhaba...

Akvaryum.com ailemiz net aleminin en yoğun akvaryum topluluğu olduğundan mesajların okunma oranı ve uygulama oranı epeyce yüksektir. Bu bağlamda eklemek istediğiklerim bulunmakta konu cevaplarına...

Sera med protozal 


yani dış parazit tedavisinde kullanılır.

protazol adı da ;



Bir hücreden meydana gelmişlerdir. Bütün canlı etkinlikleri bir hücre içinde meydana gelir. Doku ve organları yoktur. Sitoplazmalarında fonksiyon bakımından farklılaşmış bölgeler bulunur. Buralara "organel" denir. Bir çoğu hayat döneminin belirli bir safhasında kötü şartlara dayanıklı kist adı verilen form oluşturur. Kist durumları hariç tümü sulu ve nemli yerlerde yaşarlar. 30 binden fazla türü vardır. Sarcomastigophora, Ciliophora, Sporozoa olmak üzere 3 şubesi vardır.

Larva şekli ve başkalaşım : Kendilerine ait larva şekli yoktur. Ancak birkaç Ciliat türünce serbest yüzen dağılma fazı larva olarak nitelendirilebilir.

Erginlerde vücut şekli : Bir hücreden oluşurlar. Zarla çevrili bir veya birkaç çekirdeğe sahiptirler. Sitoplazmaları ektoplazma ve endoplazma olarak 2 tabaka halinde farklılaşmış olabilir. Genellikle endoplazmik retikulum ve mitokondri bulunur. Ayrıca golgi aygıtı, sentriyol, kromoplast, kamçı ve siller bulunabilir. Bir kısmında kabuk, kutikula, ekzo ve endo iskelet bulunabilir. Koloni halinde yaşayanlar da vardır.

Hareket : Yüzme, yavaşça kayma, yuvarlanma, peristaltik dalgalanma ve bazı uzantıları kullanarak bir çeşit yürüme şeklinde olabilir. Sporozoa'nın beslenmesinde ise yavaşça kayma hareketi (gregarin) görülür.

Başlıca 3 tip hareket organeli vardır.
1. Yalancı ayaklar :
 Hücrenin geçici protoplazmik uzantılarıdır.
- Lobopod : Amoeba'da olduğu gibi geniş loplar halindedir.
- Filopod : Kabuklu amiplerde olduğu gibi ince, uzun ve uca doğru incelir.
- Reticulopod : İplik şeklinde ve dallanmıştır. Foraminiferida takımında görülür.
- Aksopod : Bir merkezî ekseni olan ince iğneler halindedir. Heliozoa alt sınıfında görülür.

Amöboid hareket : Lobopod ve filopod şeklinde yalancı ayaklara sahip olan türlerde görülen harekettir. Sitoplazma akımı ile oluşur. Ektoplazma yoğun (plazmogel), endoplazma ise daha akıcı (plazmosöl) halindedir. Hareket süresince bir uçtaki plazmogel plazmosöle, karşıt kutuptaki plazmosöl plazmogele dönüşür. Böylece plazmosöl ön tarafa doğru akar.

2. Kamçı ve 3. Siller : Her kamçı ve sil hücre zarının uzantısı olan bir kılıfla ve hücre yüzeyinden dışarı doğru uzanan mikrofibrillerden oluşur. Mikrofibrillerin 2'si ortada, 18'i ise ikişer ikişer çevrede dizilirler. Kamçı ve sillerin hücre içinde kalan taban (bazal) kısmına "kinetosema (bleforablast)" denir. Kamçılar 1 veya az sayıda olur. Siller ise çok sayıdadır. Ya vücut yüzeyinde ya da ağız çevresinde bulunurlar. Ciliata'nın Vorticella ve Stentorcinslerinde uzayıp kısalma hareketi görülür. Vorticella'da sap, Stentor'da vücudun tümü bu hareketi yapar.

Beslenme : Ototrof ve heterotrof türleri mevcuttur. Ototrof olanlarda kırmızı, sarı ve kahverengi olan kloroplast ve kromoplast denen organeller vardır (Phytogellata). Ayrıca bunlarda glikozun nişastaya dönüştürülerek depo edildiği "Pyrenoid" denen yapılar bulunur. Heterotrof olanlar osmotrof vaya fagototroftur. Osmotroflar besinlerini hücre zarından difüzyon ya da pinositoz yoluyla alırlar. Fagototrof olanlar besinlerini ya filtre ederler, ya da büyük parçalar halinde alırlar.

Besinler hücre içine şu yollarla alınır:
- Vücut yüzeyinin herhangi bir yerinden fagositozla alınır. (Ameoba)
- Vücudun belirli bir bölgesinden alınır. (Flagellata)
- Ağız çevresindeki siller ile süzülerek sitostom ve sitofarinks yolula alınır. (Ciliata)
- Tentaküller kullanılarak alınır. (Suctoria)
- Aksopod, pseudopod kullanılarak alınır. (Radiolaria)
- Sadece aksopod kullanılarak alınır. (Heliozoa)
- Filopod, reticulopo kullanılarak alınır. (Foraminifera)

* Bazı bir hücreliler hem ototrof, hem heterotroftur. Katı besinler besin kofulu içinde sindirilir. Enzimler kofulun içinde salgılanır. Sindirim hücresinde besinler asidik ve bazik fazlardan geçirilir. Sindirilmemiş katı artıklar vücut yüzeyinden atılır. Vücutları pelicula ile örtülü olanlarda bu işlem hücre anüsü ile yapılır.

Su düzenlenmesi ve boşaltım : Kontraktil kofullarda sağlanır. Hücre içine giren fazla suyu dışarı atarak su dengesini ayarlar. Kofullarının sayısı ve şekli gruplar arasında farklılık gösterir. Konumları sabit ve serbest olabilir. Başlıca boşaltım ürünleri amonyaklı üredir.

Sinir sistemi ve duyu organları : Ciliata'da sillerin hemen altında, sillerle bağlantı halinde olan bir fibril sistemi (kinetodesmata) bulunur. Bu sistem sillerin hareketini kontrol eder. Duyu organelleri ışığa karşı hassas pigment lekeleri ve dokunmaya karşı hassas kamçı ve sillerdir. Işık, ısı, kimyasal maddeler ve dokunmayla ilgili duyu organelleri olmayanlarda sitoplazmik tepkime vardır.

Solunum : Özel solunum organları yoktur. Hücre yüzeyi ile yapılır.

Dolaşım : Dolaşım sistemi yoktur.

Üreme : 2 tip üreme görülür.
Eşeyli Üreme : Gametler bir hücrenin bölünmesinden veya modifikasyonundan oluşurlar. Görünüşleri aynı (cinsiyetleri farklı) ise izogamet, görünüşleri farklı ise anizogamet denir. Haploid kromozomlu gametlerin oluşturulmasında mayoz bölünme yaygın olarak görülür.

Serbest gametlerin birleşip kaynaşmasına "gametogamy (singamy)" denir. Aynı gamont hücresinden oluşan gamet veya gametik çekirdeklerin birleşip kaynaşmasına "autogamy" denir. Gametleri ve gametik çekirdekleri oluşturmadan önce iki gamet hücresinin birleşip kaynaşmasına "gamontogamy" denir. Ciliata'da görülen konjugasyon gamontogamynin özel bir formudur. Bunlarda gametler oluşmaz. Oluşan gametik çekirdekler karşılıklı yer değiştirir. Ciliata'da 2 tip çekirdek vardır. Büyük çekirdek hücre fonksiyonlarında , küçük çekirdek üremede rol oynar.

Paramecium caudautum'da bir büyük bir de küçük çekirdek bulunur. 2 fert ağzın bulunduğu kısımdan yan yana gelirler. Aralarında sitoplazmik bir köprü oluşur. Büyük çekirdekler dejenere olur. Küçük çekirdekler birer mayoz geçirir. Bunların 3'ü de dejenere olur. 4'ü ise bir mitoz geçirerek 1'i büyük diğeri küçük 2 çekirdek oluşturur. Büyük çekirdek yerinde kalır, küçük çekirdekler yer değiştirir. Gittiği hücredeki gametik çekirdekle birleşir. Sonra fertler ayrılır ve zigot çekirdek 3 kez mitoz bölünme geçirerek 8 küçük çekirdek oluşur. Bunların 3'ü kaybolur, 4 tanesi de büyük çekirdek halini alır. Geri kalan küçük çekirdek 2 kez mitoz geçirerek 4 adet oğul ferdi oluşturur.

Ayrıca konjugasyonun başka bir şeklinde ise çekirdek değişimi yapılmadan aynı hücre içinde 2 küçük çekirdek Autogamy yoluyla zigot çekirdeği oluşturur.

Eşeysiz Üreme :
a) Ortadan ikiye bölünme : Flagellata'da ortadan vücut ekseni boyunca, Ciliata'da ise kaide yakınından enine olarak meydana gelir.
b) Tomurcuklanma ile bölünme : Tomurcuk halinde beliren bir kısmın ana hücreden ayrılmasıyla oluşur.
c) Multipil bölünme veya şizogoni : Peşpeşe bölünmeler sonucu bir hücreden çok sayıda yavru hücre meydana gelmesidir. Örneğin; insanlardaki sıtma paraziti Plasmodium'un şizogoni yoluyla karaciğer ve alyuvar içinde merozoitleri oluşturması.

Kist oluşturma : Besin azlığı, kuraklık, sıcaklık veya zararlı kimyasal maddeler gibi kötü ortam şartlarından korunmak için vücut yüzeyinden salgılanarak oluşturulan koruyucu örtüdür.

Fosil formları : Foraminifera'ya ait türler kireç taşı kayaçlarının oluşumunda önemli rol oynar. Petrol kuyularının açımından tabakalarının tanınmasında foraminifer fosiller oldukça önemlidir.

Habitat (Yaşam Ortamı) :
Serbest yaşayanlar : Denizsel ürünlerin çoğu planktoniktir ve yüzeye yakın kısımlarda yaşarlar. Ayrıca sığ ve derin deniz diplerinde yaşayanlar olduğu gibi acı veya çok tuzlu su ortamına uymuş olanlar da vardır. Ayrıca tatlı sularda, sıcak sularda, yüksek yerlerde, kar ve buzların üstünde yaşayanlar da vardır.
Parazit olarak yaşayanlar : Çoğunlukla hayvanlarda parazittirler. Bitki paraziti olanlar da vardır. Ekto ve endo parazittirler. Bazı türleri hayvanların bağırsağında simbiyotik olarak yaşar. Örneğin; Ciliophora'nın Endodiniomorphida takımındaki türler, geviş getiren işkembesinde simbiyoz olarak yaşar. Ototrof kamçılılardan bazıları da çeşitli organizmalarda hücre içi parazitlerdir.

Ekonomik önemleri :
Serbest yaşayan türler : Ciliata'ya ait türler ile amipler organik maddelerin ayrışmasında rol oynar. Bazıları da bakterilerle beslenir. Bu iki özellik nedeniyle toprak ve su kirlenmesinin önlenmesi açısından önemlidir.
Parazit yaşayan türler : Yaklaşık 5000 parazit türü vardır. Sporozoa şubesi ile Cnidospora sınıfına ait türlerin hepsi parazittir. Ekonomik açıdan önemli olan parazit türler çoğunlukla Sarcomastigophora ve Sporozoa şubelerine aittir.

Protozoa'nın Sınıflandırılması

I.Şube : Sarcomastigophora

Kamçı, yalancı ayak veya her ikisiyle de hareket ederler. Genel olarak spor formu ve eşeyli üreme yoktur. 3 alt şubesi vardır.

I. Alt şube : Sarcodina (Amipler = Kök bacaklar)
Yalancı ayakları vardır. Kamçıları yoktur. diğer gruplara göre sitoplazmaları daha az ve farklılaşmıştır. Eşeyli ve eşeysiz olarak ürerler.

Cins : Amoeba
Vücut kabuksuzdur. Tatlı sularda yaşarlar. Birçoğu parazittir.

Takım : Foraminiferida
Kabukları odacıklara bölünmüştür. Kabuk çoğunlukla kalkerden yapılmıştır.

Alt sınıf : Radiolaria
Delikli bir merkezî kapsül ve iskeletleri vardır. Denizlerde yaşarlar.

II. Alt şube : Mastigophora (Flagellata = Kamçılılar)
Yaşam dönemlerinin büyük çoğunluğunda 1 veya fazla kamçı taşırlar. Vücut pelikula ile örtülüdür. Ototrof ve heterotrof beslenirler.

Cins : Noctiluca
Biri kemer gibi vücudu saran, diğeri vücut boyunca uzanan iki oluk içerisinde birer kamçı yer alır. Vücut bazılarında çıplak, bazılarında ise selülozik zarla çevrilidir. Kahverengi, sarı kromoplastları ve stigmaları vardır. Denizlerde yaşarlar.

Cins : Euglena
Vücut boyunca uzamış kloroplastlı ve kamçılıdır. Ön taraftaki çöküntüden çıkan 1 veya 2 kamçı taşırlar. Renkli formlarında stigma bulunur. 

Cins : Volvox
Kese şeklinde yeşil bir kloroplast taşırlar. Koloni halinde yaşarlar. Her fert 2 - 4 kamçı taşır. Tatlı sularda yaşarlar.

Cins : Leishmania ve Trypanosoma
Kloroplast ve leukoplast taşımayan kamçılılardır. Parazit olarak yaşarlar.

III. Alt şube : Opalinata
Kurbağaların sindirim sisteminde yaşarlar.

II. Şube : Sporozoa (Sporozoonlar)
1 veya fazla sporozoit içeren dayanıklı spor oluşturulur. Sil ve kamçıları yoktur. Parazittirler.

Cins : Plasmodium

Sınıf : Cnidospora

Küçük ve amipsi organizmalardır. Sporla ürerler.

III. Şube : Ciliophora (Silliler)
Bir hücrelilerin hücre sayısı bakımından en zengin şubesidir. 1 sınıfı vardır.

Sınıf : Ciliata
Yüksek organizasyonlu bir hücrelilerdir. Vücut pelikula ile örtülüdür. Hücre ağızları vardır. İkiye bölünme ile çoğalırlar. Eşeyli üreme konjugasyon ile olur.

Cins : Dileptus
Büyük ciliatlardır.Ağız çevresinde sil taşınmaz.

Cins : Paramecium
Vücutları eşit boyda sillerle örtülü küçük ciliatlardır. Ağız boşlukları vardır.

Cins : Stentor
Vücut eşit boyda sillerle örtülü ya da bir kılıfla kısaltılmış ve silsizdir.

Derleyen : Biyolog Esra YILDIRIM
Kaynak : Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü



Köksal beyinde belirttiği üzere Flagyl ve Azoo ilaçları aynı etken maddeleri içermektedir. Flagyl metranidazole dan oluşmuştur.Azoonun Discus Endoparazite adlı ilacın içeriği ise Metronidazol, Mebendazol, Levamisol ve Vitamin B Kompleksinden oluşmaktadır. Yani bu ürün flagyle göre içerik olarak capillariayada etki etmektedir.

İç parazit tedavisine uygun birçok markanın ticari ürünüde akvaryum sektöründe bulunmaktadır.

Discus balıklarında stres altında suda herzaman bulunan parazitlere karşı bünyesi zayıf konuma gelip beyaz dışkı görülebilmektedir.Lakin bunu kimyasal olmadan yem alan disclerde ısı tedavisi ile aşılmasıda birçok kez vuku bulmuştur.

Ticari ilaç olarak birçok ürün bulunmasına rağmen ben her daim su kalitesinden emin olunan iyi bakım gösterilen canlılarda yaşanan sıkıntılarda önce su kalitesinin korunduğuna (amonyak nitrit nitrat değerleri) emin olunmasına ardından ısı tedavisine eğer canlıda sıkıntı varsa mümkünatı varsaki taner bey bulunduğunuz çalışma ortamından dolayı mikroskopa ulaşmanız kolay olacaktır.Dışkıdaki mikroskop incelemesine müteakip eğer gerekiyorsa ölçüsüne göre karantina tankında ilaçlama yapılmasının uygun olduğunu discus hobicileri sayesinde senelerdir tecrübe etmiş bulunmaktayım. 

Hiçbir doz en iyi değildir cümlesinide bu bağlamda burada kullanaraktan herkese sağlıklı anlar dilerim.

Muhabbetle kalınız...

Saygılarımla...
[/QUOTE]

Mikroskop için örnek almaya çalışacağım.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir