Columnaris İlleti ( Güncelleme )

Merhaba. Yakın zamanda akvaryumuma nereden geldiğini anlamadığım columnaris illeti bulaştı. 2 adet ayrı akvaryumum var. İkisinde de bir süredir sıvı gübre kullanıyorum. Lepistes besliyorum. Bir tankta anaçlar diğer tankta ise yavrular duruyor. İki tankla da eş zamanlı olarak ilgileniyorum. Aynı zamanlarda dinlendirdiğim ve içine klor giderici eklediğim sularla su değişimi yapıyorum. Tankların biri 100L diğeri ise 80L net su alıyor. Haftalık 30L kadar su değişimi yapıyorum. Her hafta mutlaka artemia veriyorum ve elimden geldiğinde haşlanmış ıspanakla besliyorum. Elimde kaliteli markaların 3-4 çeşit kuru yemleri de mevcut. Bir süredir ana tanktaki dişi lepisteslerimin ısıtıcı yanında toplandığını fark ettim. Daha sonra kuyruk dahil tüm yüzgeçlerinde ufak ufak kopmalar ve çürümeler baş gösterdi. Daha sonra hasta balıkları ayırdım. İki tankı karıştırmama rağmen her iki tankta da aynı zamanda bu hastalık ortaya çıktı. Sanıyorum sudan bulaştı. Tedavi olarak metilen mavisi banyosu, terramycinli yem, karamerhem ve içinde bakır sülfat ( göztaşı ) bulunan akvaryumcudan aldığım bir ilacı denedim. Hiçbiri fayda etmedi ve bu süreç (1hafta) içerisinde 4-5 adet anaç ve 3-4 adet 3-4 aylık yavru lepistesimi kaybettim. Daha sonra endonezyalı lepistes üreticilerine danıştım ve ilaçsız kaya tuzlu akvaryumda bekletmem gerektiğini söylediler, bunu da denedim ama pek fayda etmedi. Yalnızca 3 tane kendini toparlamaya başlayan balığım oldu ama tam anlamıyla değil. Şuan sağlığından emin olduğum balıkları ana tankımda diğerlerinin hepsini ise camacamda besliyorum. Bu süreç içerisinde hasta balıklarımdan biri doğum yaptı. Yaklaşık 25 adet yavru dünyaya geldi fakat 3 gün sonra onlarda da kuyruk kısma ve vücutlarında beyaz pamuksu noktalar belirdiği için onları da karantinaya aldım. Bu süreç boyunca ısıtıcıyı kapattım ve ölçümlerime göre 21-23 derece sıcaklıkta balıkları besledim. Yaptığım hiçbir tedavi sonuç getirmedi. Bir defasında kulak çubuğu ile balıkların solungaçları hariç her yerine terramycin sürdüm, yine olmadı. Daha önceki konulardan edindiğim bilgilerin hepsini denedim, bi ara sularına potasyum gübresi ekledim yaklaşık 30ml kadar o da fayda etmedi. Ana tankı 0dan tekrar kurdum ve sağlıklı olduğunu düşündüğüm balıklarımı oraya koydum. Fakat onca can ve onca emek boşa gittiği için hobiden aşırı derecede soğudum. Tedaviler yanıtsız kaldığı için sanki hepsinin ölmesini bekliyor ve ölene kadar yem atacakmışım gibi hissediyorum. Lütfen bilgisi olan arkadaşlar paylaşabilir mi?
Balıklarım fotoğraflardaki gibi sanki beyaz bir mikrop örtüsüyle kaplanıyor, ağızları yamuluyor, gözleri katarakt gibi örtülüyor ve yılan gibi oldukları yerde yüzmeye başlayıp yem yemiyorlar. Fakat bazı balıkların dışkıları saydamken bazıları ise bildiğimiz sağlıklı balık dışkısı. Resimde yerde yatan balık ölü değildi. Cama vurduğumda tekrar hareketlendi. O ve başka balıklar bitkilerin üzerine uzanıyorlar ve yüzmek istemiyorlar gibi bir durum söz konusuydu.[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342241.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342321.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342391.jpg[/IMG]
Not: Bu süreç devam ederken tankta bulunan katil salyangoz, ramshorn, elma salyangozu, kiraz karidesler, çöpçüler ve vatozlarda hiçbir belirtiye rastlanmadı.

GÜNCELLEME:
Arkadaşlar bildiğiniz üzere hastalık tüm balıklarıma yayılmıştı. Kendimce bir şeyler deneyip hastalığı tamamıyla yenmeyi başardım. Hastalık 20-30 arası lepistes yavruma bulaşmıştı. Balıklar yaklaşık 4 aylık kadarlardı. Öncelikle bu balıkların hepsini bir araya toplayıp 20derecelik suda yaklaşık 4-5 gün baktım. Bu suyun içine 10L'ye yaklaşık 4 damla kadar metilen mavisi ve petshoptan aldığım baktofish,mikrofish gibi pek de kaliteli olmayan sarı renkli bir ilaçtan kattım. Tankta sadece hava taşı mevcuttu. Bu arada hayvanlar kuru yem yemediği için günde 2 öğün canlı artemia ile besleme yaptım. 5.günden sonra suyu %100 oranında dip çekimi yaparak değiştirdim ve 2 gün dinlendirdiğim ilaçsız çeşme suyunu akvaryuma ekledim. Isıtıcının ayarını 26 dereceye getirdim ve bidaha kapatmadım. Bu süreç 1 hafta sürdü ve günde sadece 1 defa kuru yem verdim. Şuan balıklarım çok hareketli, incinen yüzgeçleri toparlandı, parlak renkleri geri geldi. Hastalığın bittiğine emin olduğumu düşündüğümden karantinadaki tüm balıkları ana akvaryuma tekrar ekledim. Herkeste işe yarar mı bilmiyorum ama çoktan gözden çıkardığım %100 oranında öleceğini düşündüğüm, dropsyli gibi bi sağa bi sola yüzen lepisteslerim bile kendini toparladı. Umarım kimsenin başına gelmez, herkese sağlıklı hobiler [:)][EDIT]aupqua,2022-03-29 10:51:59[/EDIT]

Geçmiş olsun,mantar da olabilir, suyun sıcaklığını arttırmayı deneyebilirsiniz,benimde başıma akvaryum suyu soğuyunca böyle bi hastalık olmuştu,kaya tuzu,bactofish, metilen tedavisi uyguladım...hergün 1er tane balık kaybediyordum nerdeyse 1-2 hafta kadar sürdü,ben tedaviyi ana tankta uygulamıştım önerilmesede (sizde çöpçü vatoz gibi balıklar olduğu için ana tankta uygulamayı denemeyin)

Hocam yanıtınız için teşekkür ederim. Tuzlu su hariç diğer tedavileri temaslı olduklarından tüm balıklara uygulamak zorunda kaldım. Az önce fark ettim hasta balıklarımdan bi tanesinin vucudunun üstündeki bryaz pamukçuk açılmış, hayvanın pembemsi eti gözüküyor. Napacağım bilemiyorum. Ana tankta kendini toparlayan balıklar var gibi fakat hastalarla beraber olduklarından ne kadar sürer bilmiyorum. Yine yavrulardan ölenler olmuş :( Sıcaklığı 28e çıkarttığım bi zaman da olmuştu fakat fayda etmemişti. Hastalık hızlı yayılmasın diye tekrar açmaktan da korkuyorum.[EDIT]aupqua,2022-03-13 12:06:33[/EDIT]

26 larda tutun sıcaklığı, bactofish mantar ve açık yaralarda etkilirdir,bide bi ilaç kullanmıştım tablet bactopur du sanırım,tablet suda eriyen yem olmayan (piyasada satılmıyor sanırım,bi akvaryumcu poşet içinde vermişti 3tablet,2sini kullanmıştım) ,iç parazit için kullanılıyor ama balıklarım yem yememeye başladığı için denemek istemiştim faydası oldumu bilmiyorum tabi

Balıkların şuan kuru yeme pek ilgisi olmasa da artemia attığımda epey iştahla yiyiyorlar. Ben de her gün artemia çıkartıyorum. Dediğim gibi tedavilerden sonuç alamadım, yaklaşık 50 balığım karantinada. Inşallah düzelen yavrular çıkar [:(]

Teşhis mi değişti çünkü uyguladığınız tedavi columnaris için iyileşecek balığı da öldürür.

Belki yanlış teşhistir diye tüm tedavi yöntemlerini denedim fakat bi çözüm bulamadım. 2 tane düzelen anaç balığım var. Biri kuyruğunun yarısını kaybettikten sonra düzeldi. Diğeri yan yüzgecinin yarısını. Yaklaşık 6 anaç balığım ve 10-15 arası yavru balığımı kaybettim. Dediğim gibi olmuyor. Bu akşamüstü tüm suyu değiştireceğim. 23derece temiz suda bekleteceğim. Ilaçlar fayda etmedi bi de bunu deneyeyim.

Tüm tuşlara aynı anda basmak hastalıklarda çözüm değildir columnaris deyip ısıyı 20 dereceye kadar indirmeniz gerekirken deneme yapıp 26 dereceye 28 dereceye çıkarırsanız hastalığı körüklersiniz sadece. Yine columnaris der ve antibiyotik yerine deri tedavisi yaparsanız sonuç felaket olur. Teşhis çok önemli yanlış bile olsa tedavi süreci bitmeden yeni tedaviye geçmek sadece zarar verir.

İnternette tedavi ile ilgili çok fazla kesinliği olmayan bilgi var. Türkiye'de bulunan akvaristler farklı tedaviler önerirken endonezyada bu işi geçim kaynağı olarak yapan insanlar bambaşka tedaviler tavsiye ediyor. Bu arada elimde covid kiti gibi bi columnaris kiti de bulunmuyor. Yani hastalığın %100 columnaris olduğuna emin değilim. Belirtiler mantar hastalığına da benziyor ve biri düşük sıcaklıkta tedavi edilirken diğeri yüksek sıcaklıkta tedavi ediliyor. Hastalığın ne olduğu ve çıkış kaynağının ne olduğu hakkında net bir bilgim olmadığından araştırmalarım sonucu gerçekleştirebileceğim tüm tedavi yöntemlerini denemek zorunda hissettim.

Endonezyada Fransada veya Çinde nasıl tedavi edilebiliyor bilmem ama bizim için bu hastalık basit ve reçetesiz ulaşabilen antibiyotiklerle tedavi edilebilen oldukça bilinen ve çoğu zaman erken aşamada teşhis konulursa da sorunsuz iyileşebililen bir hastalık. Muhtemelen diğer ülkelerde de benzer tedaviler vardır ancak bir konuda haklısınız o da mantar hastalığı ile karıştırmak mümkün. Sizin yaşadığınız sıkıntı ise bambaşka. Siz mantar veya columnaris demiş sonra columnariste karar kılmışsınız. En azından başlık öyle. Sonra mantar tedavisi yapmaya karar vermişsiniz ki olabilir fikir değişebilir. Ancak birbirine zıt tedavi gerektiren bu iki hastalık için tedavi seçilecekse karar verirken çok iyi inceleme yapılmalı. Sonuçta ilk teşhisiniz doğru çıkmış gibi görünüyor en azından bundan sonra yapacağınız dezenfekte işlemlerini olması gerektiği gibi yapın çünkü bu hastalık aylar sonra yeniden tekrarlayabilen ve tekrarladığında yine aşırı ölümcül olabilen bir hastalıktır.

Daha önce mantar hastalıklarıyla karşılaşıp en azından tüm balıklarıma bulaşmadan hastalıktan kurtulabilmiştim. Bu hastalıkla ilk defa karşılaşıyorum. Antibiyotiğin çözüm olduğunu bilmiyordum. Araştırmalarımda genel olarak düşük sıcaklık, yüksek potasyum, terramycin ve kara merhemin çözüm olduğu yazılmıştı. Hastalık kendini deriye zarar vererek gösterdiğinden dolayı derideki mikrobu kırabilirsem balık da kendini toparlar diye düşündüğüm için deri kısmına önem verdim. Bu hastalığın ayrıca solungaçlarda birikip hayvanı nefessiz bıraktığı bilgisine ulaştım bunu önlemek amacıyla da bir ara düşük dozda tuz tedavisi denedim. Deri hastalıklarında zayıflayan mukozayı daha da kötü etkileyeceğinden tuz önerilmediğini biliyorum fakat balığın nefes alabilmesi adı altında kullanmak zorunda hissettim kendimi. Zaten yetişkin olan hasta balıkların solungaç kısmının tam altından belli belirsiz saydam bir tabakanın sarktığını gözlemlemiştim, buradan yola çıkarak da solungaçlarının çürüdüğü kanısına kapıldım. 23 derece tedavisi yanıt vermediği için acaba bu hastalık mantar mı diye düşünüp bu sefer 26.5 derecede gözlem yaptım. Ama sonuç hep aynı oldu. Karantina tankımda yaklaşık 50 kadar balığım vardı. Ne yazık ki hastalık hepsine bulaştı ve durdurulamıyor. Hastalığın bulaşmamış olduğu ya da balığın bağışıklığından dolayı hemen ortadan kalktığı 5 adet balığıma 0 kurduğum akvaryumumda bakıyorum geri kalan tüm balıklar ileri seviyede hastalıklı durumda ve muhtemelen ölecekler. Çok ciddi miktarda soğudum hobiden. Bir süre bitki yetiştirip elimde kalan balıklarımla yoluma devam edeceğim.

Bu kadar kısa zamanda kitle ölümlerine sebep olan bir hastalığı ilk defa tecrübe ettim, keşke böyle olmasaydı. Onca cana ve onca emeğe yazık oldu. Yardım etmeye çalışan herkese ilgisinden dolayı teşekkür ederim.

Balık hastalıklarını tedavi etmekten önemli unsur teşhisi doğru koymaktır. Sonrasında bir çok hastalık tedavi edilebilir. Columnarisin sıkıntısı çok hızlı ilerleyen ve çok bulaşıcı bir hastalık olmasıdır. Fotoğraflarda corydora görüyorum. Bu balıklarda bir sıkıntı yaşadığınızı belirtmemişsiniz. Eğer bunlarda bir sıkıntı yok sadece lepistesler sıkıntılı ise sorunun columnaris olduğunu düşünmüyorum. Yine de columnaris olduğundan eminseniz eritromisin ve nitrofurazone içeren ilaçlar ile tedavi edebilirsiniz. Bunları içeren balıklara özel ilaçlar var ancak Türkiye de satışta değiller. Columnaris ise ve birden fazla tankınız var ise dikkat edin elinizi dezenfekte etmeden diğer tanklara temas etmeyin, kepçe gibi ekipmanları ortak kullanmayın.

Hastalık teşhislerinde aşağıda linkini verdiğim döküman size belli bir ölçüde yardımcı olabilir
[URL]https://drive.google.com/file/d/1GSgWwn7ILZ7IQWCmMWU2dz95DDYU47wK/view?usp=sharing[/URL][EDIT]kdrackgz,2022-03-14 22:34:09[/EDIT]

[QUOTE=aupqua]Merhaba. Yakın zamanda akvaryumuma nereden geldiğini anlamadığım columnaris illeti bulaştı. 2 adet ayrı akvaryumum var. İkisinde de bir süredir sıvı gübre kullanıyorum. Lepistes besliyorum. Bir tankta anaçlar diğer tankta ise yavrular duruyor. İki tankla da eş zamanlı olarak ilgileniyorum. Aynı zamanlarda dinlendirdiğim ve içine klor giderici eklediğim sularla su değişimi yapıyorum. Tankların biri 100L diğeri ise 80L net su alıyor. Haftalık 30L kadar su değişimi yapıyorum. Her hafta mutlaka artemia veriyorum ve elimden geldiğinde haşlanmış ıspanakla besliyorum. Elimde kaliteli markaların 3-4 çeşit kuru yemleri de mevcut. Bir süredir ana tanktaki dişi lepisteslerimin ısıtıcı yanında toplandığını fark ettim. Daha sonra kuyruk dahil tüm yüzgeçlerinde ufak ufak kopmalar ve çürümeler baş gösterdi. Daha sonra hasta balıkları ayırdım. İki tankı karıştırmama rağmen her iki tankta da aynı zamanda bu hastalık ortaya çıktı. Sanıyorum sudan bulaştı. Tedavi olarak metilen mavisi banyosu, terramycinli yem, karamerhem ve içinde bakır sülfat ( göztaşı ) bulunan akvaryumcudan aldığım bir ilacı denedim. Hiçbiri fayda etmedi ve bu süreç (1hafta) içerisinde 4-5 adet anaç ve 3-4 adet 3-4 aylık yavru lepistesimi kaybettim. Daha sonra endonezyalı lepistes üreticilerine danıştım ve ilaçsız kaya tuzlu akvaryumda bekletmem gerektiğini söylediler, bunu da denedim ama pek fayda etmedi. Yalnızca 3 tane kendini toparlamaya başlayan balığım oldu ama tam anlamıyla değil. Şuan sağlığından emin olduğum balıkları ana tankımda diğerlerinin hepsini ise camacamda besliyorum. Bu süreç içerisinde hasta balıklarımdan biri doğum yaptı. Yaklaşık 25 adet yavru dünyaya geldi fakat 3 gün sonra onlarda da kuyruk kısma ve vücutlarında beyaz pamuksu noktalar belirdiği için onları da karantinaya aldım. Bu süreç boyunca ısıtıcıyı kapattım ve ölçümlerime göre 21-23 derece sıcaklıkta balıkları besledim. Yaptığım hiçbir tedavi sonuç getirmedi. Bir defasında kulak çubuğu ile balıkların solungaçları hariç her yerine terramycin sürdüm, yine olmadı. Daha önceki konulardan edindiğim bilgilerin hepsini denedim, bi ara sularına potasyum gübresi ekledim yaklaşık 30ml kadar o da fayda etmedi. Ana tankı 0dan tekrar kurdum ve sağlıklı olduğunu düşündüğüm balıklarımı oraya koydum. Fakat onca can ve onca emek boşa gittiği için hobiden aşırı derecede soğudum. Tedaviler yanıtsız kaldığı için sanki hepsinin ölmesini bekliyor ve ölene kadar yem atacakmışım gibi hissediyorum. Lütfen bilgisi olan arkadaşlar paylaşabilir mi?
Balıklarım fotoğraflardaki gibi sanki beyaz bir mikrop örtüsüyle kaplanıyor, ağızları yamuluyor, gözleri katarakt gibi örtülüyor ve yılan gibi oldukları yerde yüzmeye başlayıp yem yemiyorlar. Fakat bazı balıkların dışkıları saydamken bazıları ise bildiğimiz sağlıklı balık dışkısı. Resimde yerde yatan balık ölü değildi. Cama vurduğumda tekrar hareketlendi. O ve başka balıklar bitkilerin üzerine uzanıyorlar ve yüzmek istemiyorlar gibi bir durum söz konusuydu.[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342241.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342321.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/209988/130320220342391.jpg[/IMG]
Not: Bu süreç devam ederken tankta bulunan katil salyangoz, ramshorn, elma salyangozu, kiraz karidesler, çöpçüler ve vatozlarda hiçbir belirtiye rastlanmadı.[/QUOTE]

Geçmiş olsun öncelikle. Şahsen benim yıllarca benzer hayattan soğutucu tecrübelerden sonra geldiğim nokta UV filtresiz akvaryum olmaması gerektiği ... Onca ilaç, üzüntü vs sonrasında yerine bir kere paraya kıyıp UV aldım, non-stop çalıştırıyorum, senede bir lamba değiştiriyorum, kesinlikle tüm hobi içinde yaptığım en doğru alışveriş diyebilirim. Beyaz benek, her türlü parazit ve mantar/bakteri enfeksiyonu, hepsi tarih oldu 5 senedir kullanıyorum, sadece üstü pleksiyle büyük oranda kapalı olmasına rağmen ufacık aralıktan zıplayıp yere düşüp ölen balıklarım oldu bu süreçte. Hastalık nedir unuttum...herkese tavsiyemdir...

Cevabınız için teşekkür ederim. UV lamba olayını araştıracağım. Ben normalde pipo filtre kullanıyorum fakat boşta duran bir dış filtrem mevcut. Sanırım dış filtre ile UV lambayı birleştirip kullanabilirim. Daha önce powerledleri araştırırken uv mor diye bir led türü görmüştüm. Acaba bahsettiğiniz lambalar gibi mikrop öldürücü özelliği var mıdır?