çok harika bir duygu
arkadaşlar bugün .ok hoş bir duyguya tanık oldum ve diskuslarımı ilk defa elimle yemledim.
papağanlarımda elden yiyorlar ama nedense benim elimden yemeye alışamadılar bir türlü :d
bu deneyimi diskusta tatmak çok daha heycan verici. parmağımın etrafında dönmeleri ve hafifce dokunarak yemleri almaları. inanın çok güzel...
sanki bir çocuğun ilk defa "baba" demesi gibi bişey...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Sanırım diskuslarınız son şanslarını iyi kullandılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
hissetiklerim o duyguya çok yakındı galiba. gerçi hiç baba olmadım.
keretalar kendilerini bana kanıtladılar. artık onlarla gurur duyuyorum. yakında resimlerini koyacam.
allah hepimizin balıklarını nazardan saklasın.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Tabi anlatırım. bilgi paylaştıkça büyür. fakat benim daha 2 buçuk aylık diskus deneyimim var. bunun son 2-3 haftası mutlu ondan önceki fetret dönemi bana çok şey öğretti.
İlk balıklarım 5 tane idi. 3 turkuaz bir marlboro bir tane sapsarı hoş bişi.
bunların 3 tanesini osmotik şoktan, birini yeni akvaryum sendromundan kaybettim. diğeri yaşıyor çok şükür. CEHALET DİZ BOYU
O sıra tek diskusum kalmıştı 7 cm civarındaydı. ve eskişehire gidip yine diskus aldım(ilk diskuslar istanbuldan). iki turkuaz bir snakeskin. balıklar çok ucuz gelmişti ve inanılmaz sağlıklı görünüyordu. bunlar yaklaşık 13 cm idi. renkleride mükemmeldi. akvaryumuma koydum. osmotik şok geçirmediler
elimi akvaryumun neresine götürsem hemen yem için saldırarak geliyorlardı. bu iki gün çok mutlu geçti. ve ben çok ucuza çok iyi balııklar aldığım için vole vurduğumu düşünüyordum. zalim kader... sanki balıkların bağışıklılığı hiç yoktu(UV FİLTRELİ AKVARYUMCULARA HAYIR!!!.) iç parazit oldular. yeni gelenlerden ikisini erken teşhis geç permasol tedavisinden kaybettim. eski küçük ve bir yeniyi kurtardım. ikisi de çok süperlerdi. mutlulardı renkleri de güzeldi. işte ben burda kandırılmışım. küçük balığım boyda o kadar renklenmemesi gerekiyormuş meğer...
ve ramazan bayramı
arife günü büyük olanın beyaz benek olduğundan şüphelenmiştim ve contra tedavisine başlamıştım. bayramın ikinci günü yatılı olarak eskişehire bayramlaşmaya gittik. geldiğimde şoka uğradım. balık dipte eski kırmızı renkleri hariç bembeyazdı ve ölmüştü. hemen akvaryumdan çıkardım çok kötü kokuyordu. diğer küçük balığım ise herşeye inat benim cehaletime inat yaşıyordu.
ve babamın süper süprizi. istanbula iş için gittiğinde elinde kocaman bir poşetle dönmüştü. tahmin etttiğin gibi diskuslar hemde 5 tane!
burdada bir cehalete kurban gittim. balıklardan birini poşetten akvaryuma aktarırken gariban diskus çok korkmuş olacak fazla çırpınıncada kepçeden kaçmaya çalışırken ters bir şekilde içine düştü. ve kuyruğunun ucunda bir kemik çıkntısı belirdi. kuyruğu kırılmıştı. ilk 3-4 saat hiç yüzmedi bir iki gün çok korkaktı ama şimdi canavar gibi... akvaryumda kabadayılığa başladı. sanırım çok acı çekti ama artık o iyi...
artık ölen gariplerimden öğrendiğim herşeyi uyguladım ve şu an herşey yolunda.(umarım)
balıklarım yavaş yavaş büyüyorlar 9 cm civarındalar. tetra prima ve kurutulmuş yem veriyorum. su değişimi dip çekimi ışık ayarlaması grolüx vs vs vs.hepsi neredeyse tam.bi ara kur yapıyorlardı ama vazgeçtiler
Benim diskus serüvenim şimdilik bu kadar. bu hikayede beni ve diskuslarımı hangi maceralar daha bekliyor kim bilir??
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir