Otopsi sonuçları geldi.Boy:24 cm yaş 7-8.
Gönderim Zamanı: 19 Mart 2014 00:40
Fotoğraf:
Canlıdaki Belirtiler:Hareketsizlik,dibe yatma.
Akvaryum Kapasitesi (litre):Yaklaşık 455 litre
Akvaryumdaki Diğer Canlılar:2 Orta-büyük diskus ve 5 sae.
Bilinen Tüm Su Değerleri (pH, sıcaklık, amonyak, nitrat):Yaklaşık 26-28 derece.
Filitrasyon:Eheim 2217-Tetra 1200 ve 1000 lt tepe filtre(ara sıra çalışır).
İlaç Kullandıysanız İsimleri ve Miktarları:Veteriner hekim arkadaşların kullandığı bazı antibakteriyel solüsyonlar ve iyot çözeltileri.
Diğer Genel Bilgiler (Su değişim sıklığı, akvaryumda en son yaptığınız değişiklikler vb.) :Su değişikliği 5 yıldır çok çok az yaparım,ortalama ayda 1 belki.Değişiklik yok,filtreler 8 aydır açılmadı(tepe filtre hariç;o da sadece mekanik filtredir)
Canlıdaki Belirtiler:Hareketsizlik,dibe yatma.
Akvaryum Kapasitesi (litre):Yaklaşık 455 litre
Akvaryumdaki Diğer Canlılar:2 Orta-büyük diskus ve 5 sae.
Bilinen Tüm Su Değerleri (pH, sıcaklık, amonyak, nitrat):Yaklaşık 26-28 derece.
Filitrasyon:Eheim 2217-Tetra 1200 ve 1000 lt tepe filtre(ara sıra çalışır).
İlaç Kullandıysanız İsimleri ve Miktarları:Veteriner hekim arkadaşların kullandığı bazı antibakteriyel solüsyonlar ve iyot çözeltileri.
Diğer Genel Bilgiler (Su değişim sıklığı, akvaryumda en son yaptığınız değişiklikler vb.) :Su değişikliği 5 yıldır çok çok az yaparım,ortalama ayda 1 belki.Değişiklik yok,filtreler 8 aydır açılmadı(tepe filtre hariç;o da sadece mekanik filtredir)
Beslenme şekli:Sadece makul ev yemeklerinden verilmiştir.
Balığın tipik özellikleri:Ev yemeği dışında yemleri genelde yemiyordu.
Daha önce geçirdiği hastalıklar:Bir kez dış deride tümör(İyot çözeltisiyle geçti)(Veteriner arkadaşlarım teşhis koydu kazıntı alarak)
Yukarıda sözü edilen balığım 25 Ocak'ta öldü ve veteriner dostlarımın katkılarıyla alınan otopsi örneklerini henüz paylaşma imkanı buldum.
Buna göre balığımda yaklaşık 2 sene önce çıkan dış tümör vet. hekim yardımı ile iyot çözeltisiyle tamamen iyileşmişti.
Fakat hekim arkadaşların dediğine göre doğal ortamları dışında yaşayan bir esaret altı balığı olarak yaşattığım papağan balığım aslında bu kadar yıl oldukça yaşlı sayılırmış ve iç organ kanseri sebebiyle(iç tümörler) ölmüş.
Yapılacak bir şey yokmuş.
Dış ve iç tümör olarak ikiye ayrılırmış kanserler.
Balığım artık yaşına ve esaret altı balığı olmasından dolayı oldukça yaşlı olduğundan sudaki olağan bakteri ya da virüsler bağışıklık sistemini kırmış ve kanser süreci başlamış.
Alınan hiç bir örnekte balığımda bir bakteri ya da viral enfeksiyona rastlanılmadı.(Göz hariç)
Otopsiyi yapan vet.hekim arkadaşlar da hobici olduğundan ve balığımı yaklaşık 7 yıldır tanıdığından dolayı çok verimli ve güvenilir bir otopsi olmuştur.
İç organlara zarar vermeden her bir organdan parça alınıp incelendi ve sonuçlar için bir kaç hafta beklendi.
Vücutta serbest kan,tıkalı damar ve delinmiş bir sindirim organı gibi bir sonuç çıkmadı.
Sadece gözünde bakteriyel hafif bir belirti vardı.
Balığımın iç organ anormallikleri vardı fakat özellikle de yüzgeç altında durum felaketti.(Tümör)(fotolarda görülüyor)
Sudan alınan örnekte hiç bir zararlı organizma çıkmadı ve balığımın dıştan muayenesi temiz çıktı.
Balığımın içinde kalan dışkı örneklerinde anormalliğe rastlanılmadı.
Balığımın ölür ölmez alınan solungaç örneklerinde asla iç parazite rastlanılmadı.
Aynı tankta bulunan 2 adet diskustan bir tanesi de yaklaşık 5 yıldır aynı tankta aynı şekilde yaşamaktalar.
Ölen erkek papağanımın dişisi de aynı yaşta ve halen aynı tankta yaşıyor.
Diğer hiç bir balıkta en ufak bir sorun yoktur.
Özellikle de 1 büyük 1 orta büyük diskus normal yaşamaktalar.
Sonuç olarak vet. hekim arkadaşlarımın dediğine göre doğal su koşulları olsa yaklaşık 15 yıl yaşayabilecek bir balık 7 yıl esaret altında yaşam süresi normal olup ölüm sebebinin tümör olması da yaşlılığın belirtisi ve kesin ölüm sebebi için normal bir durummuş.
Bu fotolardan sonra vet.arkadaşlarım balığımdan gerekli parçaları aldılar.Diktiler ve toprağa verdim.
Bazı fotoları paylaşmıyorum.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Mart 2014 00:48
Arkadaş gibi olmuş artık kaç yıldır tankınızda.. Başınız sağolsun demek isterim. :/
Balıkların doğal ortamlarındaki yaşam süreleri, yapay ortamlarla malesef örtüşmüyor. Esaret halinin olumsuz etkisi olsa gerek.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Mart 2014 09:11
Demekki veterinerlerin dediğine göre sudaki zararlı bakteri ve virüslerden dolayı bünye zayıflıyorsa zamanla öncelikle su değişimini ihmal etmemek az az, sık sık su değişimi yapıp sudaki olumsuzlukları inceltmek oldukça faydalı olacaktır diye bir sonuç düşündürüyor bana.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Mart 2014 17:24
Çok üzücü gerçekten eşinin yaşamasıda ayrı bir dram :(
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Mart 2014 19:11
[QUOTE=mesutok]Demekki veterinerlerin dediğine göre sudaki zararlı bakteri ve virüslerden dolayı bünye zayıflıyorsa zamanla öncelikle su değişimini ihmal etmemek az az, sık sık su değişimi yapıp sudaki olumsuzlukları inceltmek oldukça faydalı olacaktır diye bir sonuç düşündürüyor bana.[/QUOTE]
Normal bağışıklık sistemine sahip yetişkin -genç balıkların atlatabileceği bakteriler-hafif virüsler yaşı gelmiş balıkları bir yerden bulurmuş.
Yani tank suyunda olağan su kimyası dışında normal oluşumlar dışında anormal bir madde yokmuş.
Zaten diğer diskuslarda hiç bir şey yok.
İlaç uygulaması sonrası bile su değişimi yerine suyu aktif karbon uygulaması ile normalleştirmeyi tavsiye eden vet. arkadaşlarım var.
Burada paylaşmak istediğim şey aslında papağan balıklarının sorunlu balıklar olmadığı ve karakteristik hastalıkları olmadığı ve pek çok balığın yakalanabileceği ''kıytırık'' hastalıklara hiç yakalanmadan yıllarca yaşayıp kanserden ölebileceği gerçeği.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 08:56
Ben hobiye bilinçsiz bakılmış bir japonun bana hediye edilmesiyle başlamıştım yüzgeç erimeleri vardı onunla başladım acemice çok kötü şartlarda tekniklerle baktım önceleri, yaşatmaya çalıştım sonra bilinçlendikçe daha iyi ortamlar hazırladım onu ancak 10 yıla yakın yaşatabilidim 9.5 yaşında öldü, akvrayum şartlarında.
Akvaryum şartlarında oldukça gayret gerektiriyor sağlıklı tutmak bazı basit yönleri var ama zaman zaman zor yönleride oluyor. Ülkemizde bir kişi ise bizim forumdada üye herhalde bu kişi belki ticari yüyeydi 25 yıl kadar yaşatmış balığını hala yaşıyor habere göre linkini ekleyeyim bizim forumdan. Taktire değer bir çaba emek.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 10:59
Geçmiş olsun.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 11:08
Mahmut Tuna Bey, o veteriner arkadaşlarınızdan birini hobici yapamazmısınız, aşılayamazmısınız 
, hobinin en büyük eksiği egitimli insanlar, birçok veteriner balıktan anlamıyor tedavilerinden, bir veteriner bizim gibi hobici olsa forumda, eğitimi kapsamında daha bilimsel şu balık tedavilerine bir el atsa kendini geliştirse, kendinede forumada çok büyük faydaları olur, Türkiyede balık tedavisinde hobicilik alanıda çok büyük eksiklik var bence eğtimili kendini geliştirmiş veteriner yahut su ürünleri eğitimi almış insanlar pek kendini hobicilikte göstermiyorlar geliştirmiyorlar. İşte daha çok yaptığımız hobi için ilaçlar üretmiş firmaların ilaç markalarını öncekilerden duyduğumuz şekilde kulanıp şu ilaç şu hastalığa iyi gibi kullanıyoruz. Hatta tek başına verinerde yetmiyor, biyologta lazım, vetiner, su ürünleri eğtimi almış biri ile bir biyologun hobici olup forumda ortak araştırmalar tedbirler geliştirip hastalıkları önleme hastalığı atlatma yöntemlerini ortak çalışmayla daha profesyonel bilim destekli, kocakarı usulü ile değilde, kesin uygulamalar tedbirler ısığında tıbbın ve kimyanın desteğiyle işte demek istediğimi anladınız. Birileri lazım hobiye. Böyle insanlar olsada kopuklu var ya vakit ayırmak istemiyorlar ya uğraşmak istemiyorlar. Bir eksiklik var hobide sıhhi konularda. Bilenler bilgilerini saklıyor yada. Bakın siz ne güzel bir emek harcadınız bu otopsi konunuzda.
mesutok 2014-03-20 11:09:58
, hobinin en büyük eksiği egitimli insanlar, birçok veteriner balıktan anlamıyor tedavilerinden, bir veteriner bizim gibi hobici olsa forumda, eğitimi kapsamında daha bilimsel şu balık tedavilerine bir el atsa kendini geliştirse, kendinede forumada çok büyük faydaları olur, Türkiyede balık tedavisinde hobicilik alanıda çok büyük eksiklik var bence eğtimili kendini geliştirmiş veteriner yahut su ürünleri eğitimi almış insanlar pek kendini hobicilikte göstermiyorlar geliştirmiyorlar. İşte daha çok yaptığımız hobi için ilaçlar üretmiş firmaların ilaç markalarını öncekilerden duyduğumuz şekilde kulanıp şu ilaç şu hastalığa iyi gibi kullanıyoruz. Hatta tek başına verinerde yetmiyor, biyologta lazım, vetiner, su ürünleri eğtimi almış biri ile bir biyologun hobici olup forumda ortak araştırmalar tedbirler geliştirip hastalıkları önleme hastalığı atlatma yöntemlerini ortak çalışmayla daha profesyonel bilim destekli, kocakarı usulü ile değilde, kesin uygulamalar tedbirler ısığında tıbbın ve kimyanın desteğiyle işte demek istediğimi anladınız. Birileri lazım hobiye. Böyle insanlar olsada kopuklu var ya vakit ayırmak istemiyorlar ya uğraşmak istemiyorlar. Bir eksiklik var hobide sıhhi konularda. Bilenler bilgilerini saklıyor yada. Bakın siz ne güzel bir emek harcadınız bu otopsi konunuzda.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 11:56
Emeginize cok teşşekurler.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 12:29
Mahmut ağabey çok faydalı bir konu olmuş.
Ben olaya 2 açıdan bakıyorum.
1.si bu kadar uzun süre balık sadece 1 defa hastalanmış ve tedavi etmişsiniz geçmiş, buradan 7-8 yıl boyunca akvaryum şartlarını çok dengeli tuttuğunuzu ve bunun önemini anlıyorum.
2. si bir balığa bu kadar uzun süre bakmayı başarıyorsunuz. Genellikle hobici arkadaşlarımız bir balığı an fazla 1,5-2 yıl bakıyorlar daha sonra hemen tür değiştirip yeni balık yeni heyecan peşine düşüyorlar.
Her 2 açıdanda sizi tebrik ederim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Mart 2014 13:03
Bu konuyu gördükçe canım sıkılıyor. Geçmiş olsun.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 21 Mart 2014 00:24
Mesut Bey sözünü ettiğiniz veteriner arkadaşlarım zaten hepsi hobici ve bu balığımın önünde masada 7 yıl yiyip içtiğimiz dolayısıyla balığımı yakından tanıyan fakülte orijinli araştırma görevlileri hali hazırda,gene bu balığıma otopsi yapan bir biyolog var gene üniversite hastanesinde,ayrıca çok araştırmacı bir emekli prof. cerrah amcam(kendi amcam değil) çok yardım etti gecenin bir yarısı gelip aldılar.
M.Tuna 2014-03-21 00:26:23
Balığımda göz küresi öne doğru çok çıkmıştı.(sebebi iç tümörlerin dışa doğru ittirmesiymiş)
Pek çok bakteriyel ya da viral ölüm sebeplerinde olabilen ''spiral ya da dairesel dönme''asla görülmedi.
Fakat vücut boşluklarında sıvı birikmesini hobici veteriner buldu.İçlerinde irin yoktu.
Kaslar tümör doluymuş kötü huylu.
Tankta ve balıkta en ufak bir 'streptokok bile yoktu'.
Önce 'vibriosis' hastalığından şüphe ettiler.Değilmiş.
Mikroskop altında balığın beyin yapısı ve sinir sistemi tertemiz çıkmış ve dediklerine göre acı çok çekmemiş.
Kanser sonucu doğal süreç ölümü.
Mesut bey sıhhi konuda eksiklik çok bu konuda haklısınız.
Mesela ben bu arkadaşlarıma asla bir akvaryumcudan kendi balıkları hastalandıklarında ilaç aldıramıyorum,kendileri hazırlıyor ve balık ayağa kalkıyor genelde.
Belli hastalıklara asla ilaç kullanmıyorlar.
Flaggy asla kullanmıyorlar eczaneden direkt alarak.
Sevgili Ömer ,
Sen 2 açıdan bakmışsın bu ölüme ,istersen bir açıdan daha ekleme yapayım ;ben bu tanktaki balıklara yıllardır ticari yem vermedim.Soframdaki makul yemeklerden suda süzerek ve bıçakla kıyarak verdim.
Aslında bu balığıma inceleme yapan bizim tüm tayfa balıklarına suni yem vermiyor(kendilerinin taktığı ad).
Dediğin gibi balığım bir kez sivilce çıkartmıştı geçmiş senelerde (Pinokyo'nun burnu gibi) ama ondan aldığımız parça net bir bakteriyel hastalıktı ve aynı mikrobu eski tankımda buhar kapaklarında oluşan su birikintisinde yakalamıştım(örnek almıştık)
Ayrıca Sevgili Ömer bende seni çektiğin güzel fotoğraflardan dolayı tebrik ederim.
Murat Bey bizimde canımız sıkılıyor bahçeden her geçişte onu gömdüğüm toprağın üstündeki büyük taşa her baktığımda.
Ayrıca bu balığım koskoca gövdesine rağmen pek çok yavru diskusla aynı tankta aylarca yaşadılar ve inanın diskus yavruları gece ışıklar kapandığında bu koca oğlanın göbeğinin altında yatıyorlardı;bende bunları hatırlayınca üzülüyorum.
Elimdeki bir sürü kimyasal ve mikrobik incelemeyi içeren kağıdı ilerleyen günlerde paylaşırım.
Papağanlar hibrittir ama sorunsuz 7-8 yıl yaşayıp 2 kez hastalanıp ölenlerde vardır.
Diskuslar nazik balıklar değildir.
Yanlış teşhis yaparak kullandığımız sentetik ilaçlarla balıklarımızı birazda biz sona yaklaştırıyoruz.
Beğenenler: [T]203791,GOPA[/T]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 21 Mart 2014 08:51
[QUOTE=M.Tuna]
mesutok 2014-03-21 08:55:54
Mesut bey sıhhi konuda eksiklik çok bu konuda haklısınız.
Mesela ben bu arkadaşlarıma asla bir akvaryumcudan kendi balıkları hastalandıklarında ilaç aldıramıyorum,kendileri hazırlıyor ve balık ayağa kalkıyor genelde.
Belli hastalıklara asla ilaç kullanmıyorlar.
Flaggy asla kullanmıyorlar eczaneden direkt alarak.
[/QUOTE]
Veterinerlik kliniklerinde branş olarak göremiyorum akvaryum balıkları, canlılarını tedavi eden birimler. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Yada varda yaygında benmi rastlamadım acaba.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
