Hobi ve Deprem Gerçeği.

Uzun zamandır kafama takılan bir soru nedeni ile konu açma gereği duydum.

Malum coğrafya olarak deprem kuşağını bilen, sürekli bu konu ile yaşamaya ve bilincine dahil olmamız gerekiyor.Bu nedenle artık birçoğu hobicinin evinde büyük boyutlarda tanklar mevcut, bu tankların Allah korusun olası bir deprem sırasında devrilmesi, patlaması veya elektrik kaçakları ile insanlara zarar vermesi büyük ihtimal.

Mesela elbise dolaplarının duvarlara sabitlenmesi, kitaplıklara ve özellikle mutfak dolaplarına kilit sistem takılması, camların patlaması ihtimaline karşı kalın perde kullanılması hepimiz tarafından bilinen ama yapılmayan şeyler.

Dev setler ve akvaryumlar ile ilgili sabitleme riskli gibi geliyor bana ama belki farklı görüş ve öneriler gelebilir diye bu konuyu açtım.

Daha önce tartışıldı ise affola.

Kat sayısı fazla olan binalarda yüksek katlarda bulunan büyük hacimli tankların sallantı sırasında binanın dengesini bozma ihtimali bile olabilir.

     Bunlar elbette düşünülmelidir.Fakat olumsuz düşünmek insanı hayattan,hobiden vb. etmenlerden yoksun kılar.Ya olumsuzluklarla yaşamayı öğreneceğiz ya da başa gelen çekilir deyip bir çaresine bakacağız. 

Haklısınız Mustafa bey, misal benim odamda 300 litre akvaryum mevcut, yatağın yanında duruyor.

Kat sayısı fazla olan binalarda yüksek katlarda bulunan büyük hacimli tankların sallantı sırasında binanın dengesini bozma ihtimali bile olabilir.

Bina ve zemin etütü çok önemli, bu konuda size katılıyorum.

     Bunlar elbette düşünülmelidir.Fakat olumsuz düşünmek insanı hayattan,hobiden vb. etmenlerden yoksun kılar.Ya olumsuzluklarla yaşamayı öğreneceğiz ya da başa gelen çekilir deyip bir çaresine bakacağız. 

Yalçın bey, amacım hobiden veya hayattan soğutmak değil, ama Ülkenin gerçeği bu malum.

Olası Marmara depreminde 60.000 kişinin öleceği varsayılınca belkide korkmak ve önlemleri arttırmak gerekiyor diye düşünüyorum.Sakın yanlış anlamayın lütfen.

Sadece deprem olarak düşünmemek gerekir. Rabbimizin felaketleri hortum,heyelan,tayfun,temeli çürük binalar,inşaat ustalığı vb... birçok olumsuzluklar var.Yani ne kadar hazırlıklı olursak olalım,bir başka yerden başka felaketlere maruz kalabiliriz.

Allah bizleri felaketten korusun.Felaket anında dualarımızı esirgemeyelim.Ve göçük altından çıkan mucizeleri de unutmamak lazım.

1- Akvaryum dolabının bence 100 litre ve üstü her tank için demir profil ile güçlendirilmesi.

2- Cam kalınlığının en üst seviyelerde tutulması.

3-Çoklu kabloların sudan etkilenmemesi veya su dinlendirme tankı yada sump bölümüne düşmemesi için sabitlenmesi.

Vs...

     Bunlar elbette düşünülmelidir.Fakat olumsuz düşünmek insanı hayattan,hobiden vb. etmenlerden yoksun kılar.Ya olumsuzluklarla yaşamayı öğreneceğiz ya da başa gelen çekilir deyip bir çaresine bakacağız. 

Güzel açıklamışsınız 

Bu kadar emin olmayın bence. Binanız 99 depreminden önce yapılmıs bir binaysa yüzde 90 mühendis eli değmemiştir. Mühendislik görmüş binalara gelirsek her kat için ön görülen bir maksimum yük taşıma kapasitesi vardır. Bu kapasite sizin standart ev arac gereçlerinizin agırlının bir bucuk katı olarak hesaplanır. Bu 1.5 olan güvenlik katsayısı farklı yönetmeliklere göre değişir... 
Eğer yasadıgınız kat zaten agırlık bakımından sınıra dayandıysa üzerine birde 1 ton luk akvaryum 100 kN yapar ve deprem esnasında cok güzel momentler oluşturur. 
Zemin kısmında ise bu 1 tonluk akvaryum örneğin adapazarı gibi 0.9 su muktevasına sahip bir zeminde deprem esnasında çok güzel çökmeler yaratabilir. Şöyle düşünebilirsiniz binanızın agırlık merkezi ile akvaryumun bulundugu yer arasında 10 m mesafe olsa 1000 kN.m yani 10 ton.m moment etkisi yaratır ve simetrisinde böyle bir dengeleyici kuvvet yoksa binanızın ciddi hasar görmesine sebep olabilir.  
Uzun lafın kısası 1 ton luk bir akvaryum hiç de küçümsenecek bir agırlık değil. Diger üyelerin söyledikleri ciddi seyler bence bu kadar kulak asmamazlık yapmayın.