Sakin Nehir ( Son Fotolar Syf.:22 )
Gönderim Zamanı: 17 Şubat 2014 23:47
Bitki tavsiyeleri için çok teşekkür ederim.
Sertaç bey blyxa türü sanırım biraz fazla uzayan bir tür. O zaman subulatadan ne farkı kalacak diyecek gibi oluyorum ama beni taşlarsınız diye de korkuyorum.
Şaka bir yana o da güzel bir bitki. Ama eğer zemin için bir şeyler düşünüyorsak parvula veya lilaoepsis daha doğru olmaz mı?
Bir de çekincem var. Hem karasal alanda, hem de sucul alanda saksı bölmeleri olduğu için, tabanın tamamı ışık almıyor. Sağda subulataların sağı ve arkası, ortada ise en arka kısım ışık almıyor. Tabanda yayılım gösteren türde bitkileri nereye nasıl ekerim diye de düşünüyorum.
______________________________________________________________________
Bu arada, az önce paludaryumdaki hengameyi görünce kafamı çevirip baktım. Kardinalleri sarmış bir telaş durmadan oradan oraya koşuşturuyorlardı. Biraz dikkat kesildim ve gördüm ki keratalar yumurtluyor. Sanki birileri üremek için son 1 saatiniz kaldı demişçesine yumurtluyorlar. Yok böyle bir telaş. Ama sanki direkt yemek için yumurtluyorlar. Bir defada etrafa saçılan 3-5 yumurtayı aynı hızla yiyorlar. Hem yumurtlayan çift, hem de civardaki fırsatçılar (ki bunlar farklı farklı çiftlerin yumurtaları için oradan oraya koşturuyorlar) hemen hücum edip yumurtaları yiyorlar. Sağ kalan yumurta olduğunu sanmıyorum. Olursa mucize olur yani. Zaten oldu da kalırsa kalemler, onlar olmazsa çöpçüler o da olmadı yapıştığı yerden otocincluslar yer.
Böyle bir akvaryumda yavru görebilmek mucize gibi bir şey olmalı.
Yumurtlama seramonisi devam ediyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 18 Şubat 2014 09:00
Arman bey kardinal neon tetralardan yumurta alıyor olmanız gerçekten harika bir olay. Bildiğim kadarı ile 1 yaşına yakın yumurtlamaya başlıyorlar. Bu konuda çok şanslısınız. Yalnız üretmek için dibine file gerilmiş karanlık bir akvaryum gerekiyor.
2 yıldır benim penguenler haftada bir yumurtluyor hatta dün akşam da sizin kardinaller ile birlikte yumurtluyorlardı ancak bir tane bile yumurta sağ kalmıyor.
Bu arada ben sizdeki çöpçüleri tamamen unutmuştum. Çöpçüler varken taban bitkisi tutturmak çok çok zor olur. Lilaeopsis brasiliensis ve parvula'yı söker dururlar bu da bitkinin adaptasyonunu ya çok geciktirir ya da bende olduğu gibi balıkları çıkarmazsanız bitkiler adaptasyon sürecini atlatamayabilir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2014 23:21
Yeni bir fikir belirene kadar taban bitkisi sevdasından vazgeçiyoruz o zaman.
Yine de içimdeki iblis alıp dene diyor.
Yine de içimdeki iblis alıp dene diyor.Bir sorum var.
Saniyede 1,5 kabarcık kadar CO2 veriyorum. İndikatör yeşil renkte yani gerektiği kadar CO2 olduğunu gösteriyor ama pH 7 civarlarında. Ayrıca bu bir gösterge mi bilmiyorum ama hiçbir bitkide gözle görülür bir fotosentez aktivitesi yok.
Bu neyi ifade ediyor? Sizce her şey olması gerektiği gibi mi, yoksa bir sorun var denilebilir mi?
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2014 23:30
Arman bey akvaryumunuz çok hoş olmuş. Taban bitkisi isterseniz echinoduros tenellus micro pink bitkisi hediye edebilirim. Bakım koşullarıda çok kolay.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2014 07:57
Teklifiniz için teşekkür ederim Tarık bey. Nasıl bir şey acaba dediğiniz bitki?
Biraz araştırdım ama netice alamadım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2014 08:56
Çöpçüleri şöyle bir kaç yıllığına emanet edebileceğiniz bir arkadaşınız yok mu
Gözle görülecek bir şekilde bir fotosentez oluşmasa bile bitkileriniz mutlaka fotosentez yapıyorlardır. Aksi olsa bitkiler büyüyemezdi. Çözünen CO2 miktarı hakkında Ph tek başına bize yeterli bilgiyi vermez. Ph 7 olsa bile CO2 yeterli hatta fazla bile geliyor olabilir. Ph - kh tablosundan suyunuzda ne kadar CO2 çözüldüğüne bakabilmek için aynı zamanda suyun kh seviyesini de bilmemiz gerekiyor.
İndikatör sağlamsa ve yeşil seviyede duruyorsa CO2 miktarını yeterli kabul etmemiz gerekiyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2014 21:25
[QUOTE=reverse]Teklifiniz için teşekkür ederim Tarık bey. Nasıl bir şey acaba dediğiniz bitki?
Biraz araştırdım ama netice alamadım.
[/QUOTE]
Arman bey biraz subulataya benziyor ama çok daha güzeli. Pembe ışıkta renkleri süper oluyor. Bitkide bu http://www.akvaryum.com/echinodorus_tenellus_(pigme_zincir_kilic)_bitkir_27_5539.asp
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 21 Şubat 2014 00:10
Ergün bey çöpçülerden ayrılmak istemiyorum. Ayrıca cevabınız için de teşekkür ederim. Belki ilerde bir kh testi alırım ama dediğiniz gibi indikatör yeşil iken yeterli co2 olduğunu varsayıyoruz...
Tarık bey bitki güzelmiş gerçekten. Sitede boyu 5-10cm olarak belirtilmiş. Gerçekten böyle kalacaksa denemek isterim doğrusu.
Ama acele etmeyelim. Subulataları çıkartmak konusunda kendimi ikna edebilirsem, sizden birkaç kök hediye kabul edebilirim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 24 Şubat 2014 12:01
Son birkaç gelişmeden bahsetmek gerekirse:
Ergün bey ön camdaki yosunları temizleyip, tekrar oluşup oluşmadıklarını gözlemlememi istemişti. Evet, ön camdaki aynı yosun tekrar aynı şekilde oluştu. Bu konudaki direktifleri bekliyorum.
Bitkilerin durumu fena değil. En son Bilal beyin gönderdiği bitkiler sanırım hala adapte olmaya çalışıyorlar. En zor atlatacak gibi olanı ise zosterifolia sanırım. Şimdiden 1-2 dal öldü bile. Kargoda hırpalanan yapraklar ise önce kararıp sonra şeffaf bir hal alıp sonra da kopup gidiyorlar. Ama bazı dalların en uç noktalarında yeni çıkan sağlıklı yapraklar mevcut. Bu bitkiyle ilgili olarak, acaba ilerleyen zamanlarda bitki adaptasyonu atlatıp gelişmeye başladıkça üst kısımdan sağlıklı dallar budayıp, eski dalları söküp atarak bunlarla devam etmek yerinde olur mu?
Gül, bacopa, zeytin, rotala iyi gibiler. Yalnız rotalanın son çıkan yeni yaprakları yeşil renkte. Herhangi bir kızarma belirtisi yok.
Subulatalar kendilerine bir komplo hazırladığımın farkına varmış olacaklar ki yeni birkaç sürgün daha verdiler. Yine de Ergün bey beynime zehri enjekte etti. Acaba Tarık beyden hediye edeceği bitkiyi alıp subulatalar ile değiştirsem mi? Tam da misket gübre ömrünü tamamlamışken...
Kardinal tetralar neredeyse her akşam yumurta döküyorlar. Bu kadar enerji ve yumurtayı nereden buluyorlar anlamıyorum. Kalemler ise aylak aylak gezmekten başka bir şey yapmıyorlar.
Son olarak cep telefonu ile çekilmiş yine her zamanki rezalet kalitedeki fotoğraf ile konuyu güncelleyelim.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Şubat 2014 01:20
Bu fotoyu çok beğendim, genel olarak bitki miktarı arttıkça çok hoş duracakmış gibi bir izlenim veriyor.
zosterifolianın zor adapte olacağı beklenen birşeydi zaten Arman bey, yeni sağlıklı yaprakların çıkması çok güzel bir işaret. Tabiki bitki uzayıp yeni sürgünler verdikçe eski dal ve köklerin yerine ekebilirsiniz, yanlız bitkinin iyice öldüğüne kanaat getirmeden sökmeyin. hiç ummadığınız anda coşabilirler. Rotalalarında o şekilde yeşil devam etmeleri normal, biraz uzayıp ışığıa yaklaştıkça tekrar kızaracaklardır.
Birde hem yosunlanma hemde bitki gelişimi açısından şu formu bir doldurur musunuz önceki sayfalarda lafı geçmişti ancak unuttum. Bir durum değerlendirmesi yapmış oluruz.
önceki sayfalarda lafı geçmişti ancak unuttum. Bir durum değerlendirmesi yapmış oluruz.Gübreleme düzeni (gübre verilen saat,miktar ve hangi aralıklarla verildiği) =
Işıklandırma ( Floların adedi,watt değerleri, su yüzeyine ulan uzaklığı, sucul alan taban olan uzaklığı,gün içinde hangi periyotlarla yandığı)=
Co2 durumu (saniyede kaç kabarcık,hangi saatlerde verildiği)=
Canlı populasyonu (hangi canlılar var vs.)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Şubat 2014 10:03
Arman bey heteranthera zosterifolia'nın adaptasyon süreci genelde çok nazlı geçiyor. Bu bitki aynı zamanda çok fazla besine ihtiyaç duyduğu için besin eksikliği durumunda sizdeki gibi alt yapraklarında kararma oluşabiliyor. Bitkinin uç dallarının yeşil kalmasının sebebi de bitki bünyesinde bulunan taşınır besinleri alt yapraklardan alıp en uç yaprakları oluşturmak için kullanıyor. Bu nedenle alt yapraklar çürürken üst yapraklar cılız da olsa filiz atabiliyor.
Camlarda da yeşil noktalar oluşmaya başladığına göre buradan şunu anlıyoruz ki yeni gelen bitkiler ile birlikte artık besin yetersiz geliyor. Bitki miktarı dışarıdan ekleme ile arttığı için ilk aşamada besini %100 oranında artırabiliriz.
Yeni gübreleme düzenini bu şekilde deneyebilirsiniz.
Pazar günü başlayacağınızı varsayarak haftalık dozu yazıyorum.
Pazar günü %50 su değişimi ve ışıkların kapanmasından sonra
Potasyum: 10 ppm
Nitrat: 6 ppm
Fosfat: 0.6 ppm
Demir: 0.15 ppm
Mikro element: Kutu üzerinde önerilen dozun 2/4'ü oranında.
Salı günü ışıklar kapanınca
Potasyum: 10 ppm
Nitrat: 6 ppm
Fosfat: 0.3 ppm
Demir: 0.15 ppm
Mikro element: Kutu üzerinde önerilen dozun 2/4'ü oranında.
Perşembe günü ışıklar kapanınca
Potasyum: 10 ppm
Nitrat: 6 ppm
Fosfat: 0.3 ppm
Demir: 0.15 ppm
Mikro element: Kutu üzerinde önerilen dozun 2/4'ü oranında.
Pazar günü en az %50 su değişimi ve gübrelemeye tekrar başlama.
Fark olarak artık haftada 3 defa demir gübresi ekleyeceksiniz.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Şubat 2014 12:12
Cevaplar için teşekkür ederim.
Bilal bey formu şu şekilde doldurayım:
Gübreleme düzeni = Gübreleri gece 12-1 aralığında veriyorum. Sadece birkaç kez unutup sabaha bırakmıştım işi. Her çarşamba %50 su değişimi yapıp, çarşamba-cuma-pazar günleri olmak üzere haftada 3 kez gübreleme. Sadece demir gübresi çarşamba ve pazar olmak üzere haftada 2.
Miktara gelince:
Nitrat: 3ppm
Fosfat: 0,3ppm
Potasyum: 5ppm
Demir: 0,1ppm
Mikroelement: 2ml (Yasmut gübre) (Kutu üzerinde hightech için 100 litreye 8-9ml haftada 3 defa şeklinde önerilmiş.)
Işıklandırma = Şu anda aydınlatmayı 2 adet floresan ile yapıyorum. 1 adet T5 39W sylvania grolux, 1 adet T5 39W sylvania aquastar. Bunlardan 1 çift daha hazırda bekliyor armatürün içinde. Onları yakmıyorum. Aydınlatma sabah 9'da açılıp, öğlen 1'de kapanıyor. Öğleden sonra 4'te yanıp, akşam 8'de kapanıyor. Lambaların su yüzeyine olan uzaklığı 57cm. Tabana olan uzaklık ise (+26cm) 83cm.
Co2 durumu = Co2 saniyede 1 kabarcık şeklinde (aslında 10 saniyede 12-13 kabarcık kadar) veriliyor. Sabah ışıkların açılmasından yarım saat önce (08.30) devreye girip, yine öğlen ışıklar kapanmadan yarım saat önce duruyor. Öğleden sonra 15.30da devreye girip, akşam 19.30da duruyor. Yani hep ışıklardan yarım saat önce davranıyor açılıp-kapanma konusunda. İsta co2 indikatör hep yeşili gösteriyor.
Canlı populasyonu =
10 adet kardinal tetra
9 adet altın kalem balığı
6 adet otocinclus
4 adet panda çöpçü
1-2 adet küçük nerite türü salyangoz.
Ergün bey %100 mü?
Hemen DIY sıvı gübre yapımı konusunda çalışmam lazım. Becerebileceğim bir şey mi acaba?... En azından nitrat-fosfat-potasyum varil varil lazım.
Yeni düzene yarın itibarıyla başlayabilirim.
Bir de subulatalar konusunda kararsız kaldım. Misket gübrelerin yenilenme vakti geldi. Subulataları sökeceksem bunun tam zamanı aslında. Misketleri kumun altında karıştırmamış olurdum. O yüzden şimdilik misket gübre eklemiyorum.
Misket gübrelerin yenilenme vakti geldi. Subulataları sökeceksem bunun tam zamanı aslında. Misketleri kumun altında karıştırmamış olurdum. O yüzden şimdilik misket gübre eklemiyorum.Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Şubat 2014 13:54
Arman bey dışarından hızlı büyüyen bitkiler eklediğiniz için %100 gübre artışı gerekiyor. Bitkinin hızlı büyümesi demek çok besin tüketmesi demek oluyor. İleride bitki yoğunluğunuz artınca bu gübre miktarı da yetmeyecektir o zaman tam doz gübrelemeye geçersiniz. Çok gübre gittiği doğru ancak korktuğunuz gibi varil varil gübre gitmiyor. Yalnız gübreyi kendiniz hazırlamazsanız o zaman tomar tomar paranız gidebilir.
Ben sırf gübre hazırlamak için 1 gr hassasiyetli elektronik tartı satın aldım. Aslında toz gübreyi tartmak ve su ile karıştırmak çok kolay ancak asıl zor olan toz gübre bulabilmek. Gitmediğim ziraatçi kalmadığı halde potasyum nitrat ve potasyum fosfatı bulmamıştım. En sonunda Göktürk Seyhan'dan fosfat gübresini toz olarak satın aldım. Eğer arar ama bulamazsanız Göktürk beyden bu konuda yardım isteyebilirsiniz.
Subulata konusunda kafanızı karıştırmak istememiştim. Eğer paludaryuma baktığınızda bu bitkiler ile mutlu oluyorsanız bırakın böyle kalsın. Yok 2-3 aya kadar bu halinden sıkılırım diyorsanız yol yakın iken hoşunuza giden başka bir bitki ile değiştirebilirsiniz. Biz bir sürü bitki önerebiliriz ama paludaryum sizin odanızda duruyor ve her gün karşısına geçip siz seyrediyorsunuz. Bu nedenle bitki seçimi konusunda kararı sizin vermeniz gerekiyor.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 25 Şubat 2014 15:24
Arman bey gübreleme konusunda Ergün beye katılıyorum, ancak benim aklıma ışık meselesi takıldı zemine olan uzaklık çok fazla (83 cm) tabi söz konusu paludaryum olduğundan durum böyle ancak mümkünse biraz aşağı indirin derim ben. Fotosentez gözlemleyemiyorum demiştiniz büyük ihtimalle ışıktaki bu durum yüzündendir. Eğer zemine parvula düşünüyorsanız 83 cm lik mesafe ile biraz zor gibime geliyor. İsterseniz birde sp japan düşünün zeminde. Ben 2 ay kadar önce başladım çok hoş şekilde devam ediyoruz kendisiyle . Su üzeri bitkisi olduğundan misket gübreylede işiniz olmaz pek. Yani besin olarak sıvı gübreyi kullanıyor. Bir yerden toprağa tutturduktan sonra gerisini kendi hallediyor. Işık gereksinimi de öyle parvula veya cuba kadarda değil. Herhangi bir şekilde misket gübre takviyesi gerekecekse planlamayı çok iyi yapmanızı öneririm. Yani "şuraya şu bitki gelecek ve dip kısımlarına misket gübre gömeceğim ve 5-6 ay boyunca hiç dokunmayacağım" gibi bir tavır takınmalısınız. Aksi halde olası bir dizayn değişikliğinde misket gübre yakınlarındaki bir bitkiyi çekerken bitkinin kökü ile birlikte gelen çözünmüş misket gübre akvaryum içine dağılıyor hem su ciddi şekilde bulanıyor hemde tank içindeki yosun miktarı belirgin şekilde artıyor. Işık konusunda eklemek istediğim yüksekliği azaltmak mümkün değilsediğer lambaları da yakmayı deneyin isterseniz.(ama önceliğimiz yüksekliği azaltmak olsun Işık konusu önemli çünkü ışık az olduğunda fotosentez olmayacağı için bitki verilen besini tam anlamıyla kullanamayacak ve doğal olarak da artan besin yosunların işine yarayacak. Ayrıca bu mesafe yüzünden de kırmızı bitkilerden tam randıman alamayacağınızı düşünüyorum. Son bir ekleme yapmak istiyorum zemin bitkisi konusunda yukarda sözü geçtimi bilmiyorum ama marsilea hirsutaya da bir bakın bence.
. Su üzeri bitkisi olduğundan misket gübreylede işiniz olmaz pek. Yani besin olarak sıvı gübreyi kullanıyor. Bir yerden toprağa tutturduktan sonra gerisini kendi hallediyor. Işık gereksinimi de öyle parvula veya cuba kadarda değil. Herhangi bir şekilde misket gübre takviyesi gerekecekse planlamayı çok iyi yapmanızı öneririm. Yani "şuraya şu bitki gelecek ve dip kısımlarına misket gübre gömeceğim ve 5-6 ay boyunca hiç dokunmayacağım" gibi bir tavır takınmalısınız. Aksi halde olası bir dizayn değişikliğinde misket gübre yakınlarındaki bir bitkiyi çekerken bitkinin kökü ile birlikte gelen çözünmüş misket gübre akvaryum içine dağılıyor hem su ciddi şekilde bulanıyor hemde tank içindeki yosun miktarı belirgin şekilde artıyor. Işık konusunda eklemek istediğim yüksekliği azaltmak mümkün değilsediğer lambaları da yakmayı deneyin isterseniz.(ama önceliğimiz yüksekliği azaltmak olsun Işık konusu önemli çünkü ışık az olduğunda fotosentez olmayacağı için bitki verilen besini tam anlamıyla kullanamayacak ve doğal olarak da artan besin yosunların işine yarayacak. Ayrıca bu mesafe yüzünden de kırmızı bitkilerden tam randıman alamayacağınızı düşünüyorum. Son bir ekleme yapmak istiyorum zemin bitkisi konusunda yukarda sözü geçtimi bilmiyorum ama marsilea hirsutaya da bir bakın bence.Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
