sonsuz enerji elektiriksiz filtre, ısıtıcı
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra] [/QUOTE]
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra]Su gökdelenlerin en üst katına kadar çıkabiliyorsa bu sistemde çalışır.[/QUOTE]
Umarım güzek anlatmışımdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bu sistemde aslında montaj hilesi var ama çok dikkatli bakmadıkça anlaşılamıyor.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=0v2xnl6LwJE[/VID][/QUOTE]
Tam Echer'e göre bir çalışma, güzel bir perspektif hilesi.
[QUOTE=DenizYILDIZ]
Çünkü cehaletin en yüksek iktidarı yaşanıyor ülkemizde.(İktidar siyasi kelime olarak kullanılmamıştır paniğe gerek yok :) ) Herkes herşeyi bildiğini sanıyor. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyor kaşına gözüne bakıp fikir birliği ediyor. Çünkü böyle toplumlar en ilkel güdülerini savuınur hale gelir ve yönetmesi kolay olur. Toplumda eliminasyon kalmamıştır. Bir bilimadamı sokaktaki bir adamla kıyasıya tartışabiliyor ekonomi üzerine olsun tıp bilimi olsun iktisat olsun. Gariban bilimadamı ne yapsın eziliyor geri çekiliyor çünkü AKIL üstünlüğü bitmiştir. Neyse çok tartışma yaratır bu konu.
Bir matematikçi olarak bile bazen dostlarımla tartışıyorum . Örneğin %80 olasılıkla gerçekleşir diyor bu olay. Yahu nasıl bir rakam verecek hesabı yaptın hangi kriteri kullandın? Aman sende takılma herşeye deniyor. Oysa takıldığım nüans önemli. Çünkü bu bir düşünce disiplinidir. Doğrusu hesabını yapmadığın bir şeyde ancak öznel konuşabilirsin. Örnek mi YÜKSEK ihtimalle yada düşük ihtimalle diyebilirsin.
Bu konuda aynı şekilde ilerliyor. Biri bir fikir atıyor ve diğer arkadaşlar umutsuz bu dünyada bir şeye umut bağlamak istiyorlar. Bunu ne kadar uzun tutaarsan onları o kadar mutlu edersin. Oysa bilg birikiminiz aklınız devreye sokulupta bunu hayalkırıklığına dökerseniz bir genellemeye kurban gidersiniz.
Saygılarımla
[/QUOTE]
5. sayfada Oktay Bey'in dediği gibi bu konu sosyolojik bir inceleme istiyor. Aslında milletçe içinde bulunduğumuz duruma sebep-sonuç ilişkileri ile uzun uzun değinilebilir de artık burada yazmanın önemi nedir deyip kendimi yormaya üşeniyorum açıkçası. Sadece bir sonraki neslin tamamen odun olarak yetişeceği kanısındayım. Çünkü bu konuda mesaj yazan bilgi olmadan fikir sahibi olan, o fikri de hiç bir dayanak olmadan ölesiye savunan, kendisine anlatılanları görmezden gelen kişiler o nesli yetiştirecek. Keşke şu nesil insan yerine ıspanak yetiştirecek olsa, o ıspanaktan fayda gelemeyecek olsa bile en azından zararı olmaz.
O bir şeylere umut bağlamak isteyen arkadaşlar geleceğe umutla bakmak için öğrenmek ve sorgulamak gerektiğini anladıklarında ve bunun için çalıştıklarında dünyayı yerinden oynatacak potansiyele sahipler. Fakat işte bu noktadayız!
Bir insan başına gelen felaketi bile anlamayacak kadar cahil olursa mutsuz olma ihtimali olmaz. En azından başına yağan taşlardan kafası yarılıncaya kadar. Bu toplumsal koşullarda, bu şekilde yetişen nesil ile başımızın yarılması da çok ama çok yakındır. (Genelleme yapıyorum, aradan sıyrılanlar da yok değil.)
Buradan 12 ve 14 yaşlarındaki Orkun(orktas) ve Anıl(Hydra) kardeşlerime de teşekkür ederim. Yaşlarını da gözönüne alırsak konu içerisindeki en düzgün tartışma onlarınkiydi. Özellikle Orkun Kardeşim; derslerine iyi çalış, ileride senden iyi bir mühendis veya fenci olabilir. Anıl kardeşimiz de yaşına göre elindeki az bilgi ile bir yerlere varmaya çalışmış, kendisini de tebrik ederim. Şöyle bir tartışmayı eğitimi ve yaşı çok daha ilerideki kimselerde maalesef göremedik.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Selamlar
Başlığa hürmeten bir kaç satırda ben yazmak isterim.
Konuyu açan arkadaş doğru okuduysam ilerleyen yıllarda meslektaşım olacak. Öncelikle belirtmek isterim konunun tamamını okumadım. Neden okumadınız ve öyleyse ne diye karışıyorsanız derseniz sebebi şudur; Mesleğim icabı bu mevzuyla ilgili fazlasıyla makale okudum ve üzerine fazlasıyla düşündüm.
Bu olay pratik hayatta uygulanabilirliği olmayan hatta çoğu durumda teorik olarak bile mümkün ol-a-mayan bir durumdur.
Konuya Termodinamik kanunları açısından yaklaştığınızda bir sistemin veriminin hiç bir zaman (teori veya pratikte) 1 veya üzeri olamayacağınız anlayabiliriz. Bu su götürmez bir gerçektir. Hal böyleyken bu tür konuları tartışmak açıkçası boşa kürek çekmektir. Bunun yeniliğe açık olmak veya geri kafalı olmakla bir alakası yoktur. Bilimde bazı şeyle katı sınırlar içerisinde değişmezdir.
Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra] [/QUOTE]
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra]Su gökdelenlerin en üst katına kadar çıkabiliyorsa bu sistemde çalışır.[/QUOTE]
Umarım güzek anlatmışımdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Bu sistemde aslında montaj hilesi var ama çok dikkatli bakmadıkça anlaşılamıyor.
[VID]http://www.youtube.com/watch?v=0v2xnl6LwJE[/VID][/QUOTE]
Tam Echer'e göre bir çalışma, güzel bir perspektif hilesi.[/QUOTE]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Nihat Bey; dediğiniz gibi aklın ve bilimin ışığında çok şey yapılabiliyor. Yine dediğiniz bu cümledeki gibi hepsi akla ve bilime uygun şeyler. Burada bahsedilen ise akla ve bilime KESİNLİKLE uygun olmayan bir şey. İlk sayfada da değindim, enerjinin korunumu bugün bildiğimiz tüm bilimsel verilerin temelidir.
Olay yöntemin kapalı sistemde uygulanması değil, bahsedilen yöntemlerin hepsinde akımı sağlamak için dışarıdan enerji veriliyor. Benim karşı çıktığım konunun ilk mesajından itibaren enerji verilmeden devamlı akış sağlanmasına yönelik mesajlar. Yoksa dışarıdan enerji verilmesi ile akım sağlanması bizim kullandığımız tüm filtrelerin her türlü makinelerin/cihazların çalışma mantığıdır.
Su yukarıdan aşağı akar ama aşağıdan yukarıya akmaz. Tabii öncelikle bir kinetik enerji kazanmadıysa. (Yine enerji korunumuna geldik) Suyun ulaştığı en yüksek nokta ile an alçak nokta arasındaki potansiyel enerji farkı sahip olabileceği maksimum kinetik enerjiyi verir. Sürtünme vb. her türlü etkiyi işin içerisinden çıkartsak bile siz hortumun bir ucunu akvaryuma sokup sifonlamaya başladıktan sonra diğer ucu akvaryuma soksanız akım sağlayamazsınız. İlk sayfada verdiğim koşullarda bundan bahsetmiştim.
[quote]
Allah nasip ederse yeni yaptığım akvaryumda (iç sumplu) deneme yapacağım bu konuda. 10 güne kadar kısmetse bitecek. Eğer sonuç alırsam başlık açıp kanıtınıda ortaya koyacağım, olmazsa denemiş olurum bişey kaybetmiş olmam. Ama olmaz diye kestirip atmak olmaz. (Tabiki bilime aykırı olmadığı sürece)
"Ama olmaz diye kestirip atmak olmaz. (Tabiki bilime aykırı olmadığı sürece)"
Bu cümleniz benim mesajlarımı özetliyor. Bahsedilen şey kesinlikle bilimsel olarak mümkün değildir. Herkes "yapılır" deyip bırakıyor, bir Allah'ın kulu da çıkıp "Yapılır, işte şu şundan dolayı şöyle olur da çalışır" dese düzgün bir şekilde ben de kendi savımı öne süreceğim de kimse nasıl çalışacağını bilmiyor ve çalışır diyor.
[/QUOTE] Öncelikle tartışmanın şekli ile ilgili tşk ederim. Birbirimize saygı duymak zorundayız. Uzun uzun açıklama yapmak yerine kısaca özetleme yapmak istiyorum. Enerji olmadan (enerjiden kastım elektrik enerjisi) suyun aktarım yöntemi olur diye düşünüyorum. Bunun için malzeme, deney ve en önemliside akıl ve bilim lazım.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Doğrudur, ancak o tulumba nasıl çalışacak bir fikriniz varmı? 7/24 tulumbayı basma pek akılcı olmasa gerek.
" Fiziğin temelinde bilim vardır ancak olmaz diye bişey yoktur. "
"Bilim" in tanımı nedir peki sizce? Bir başka soru daha sorayım sizce bilimde katı kurallara yer yokmudur?
" Hava ile su aktarımı yapılırmı? "
Bakınız bu sorunuza yapılmaz denilse, siz bu kadar kesin konuşmayın diyebilirsiniz. Bunun ne olacağı bilinmez. Ancak iş temel fizik kurallarına geldiğinde işler değişir. Termodinamik kanunları kullanılabilirlikte istisnaya pek yer vermez.
Elektrik yerine başka bir şey kullanılabilir ancak temelde enerji gerekliliği sabittir.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Ben de teşekkür ederim Nihat Bey.
Enerji verilmeyen veya var olan enerjisini harcamadan cisim durağan halden hareketli hale geçmez. Fizik yasalarının en temellerinden biridir. Lütfen kusuruma bakmayın ama sizin ne düşündüğünüz hiç ama hiç önemli değil, o sıvı enerji almadan yerinen kıpırdamaz, hakkımda ne düşünürler demez. Enerji harcamadan iş yapılmaz.
"Bunun için malzeme, deney ve en önemliside akıl ve bilim lazım." cümleniz tamam da sizin dedikleriniz bilimsel açıdan kesinlikle mümkün değil.
Suyun basıncını suyu yüzey seviyesinden yukarı çıkartmakta kullanamazsınız. Bu işlem yerçekimine karşı iş yapılması demektir ve dediğim gibi enerji harcamadan iş yapılmaz. (İşin birmi de aynı zamanda enerjidir)
Fizik bir bilim dalıdır ve dediğinizin aksine olmaz diye anılan pek çok şeyi içerir. Eğitim alanım fizik, ondan biliyorum. Bize neyin olacağını nelerin olmayacağını açıklayarak anlatırlar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra] [/QUOTE]
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra]Su gökdelenlerin en üst katına kadar çıkabiliyorsa bu sistemde çalışır.[/QUOTE]
Umarım güzek anlatmışımdır.
[QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra]Hava basıncını suya ben uygulamıyorum atmosferdeki hava uyguluyor
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra] [/QUOTE]
[QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=mertozbulut] [QUOTE=Hydra] [QUOTE=orktas] [QUOTE=Hydra]Su gökdelenlerin en üst katına kadar çıkabiliyorsa bu sistemde çalışır.[/QUOTE]
Umarım güzek anlatmışımdır.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Suyu mıknatısla çekme şansımız yok, su mıknatısa pek tepki vermez.
Doğal mıknatısların mıknatıslık özelliklerinin süresi yoktur. Curie sıcaklığı denen bir sıcaklığın üzerine çıkılmadıkça mıknatıslık özelliklerini kaybetmezler. Dış manteyik alanın etkisi ile mıknatıslık özelliği kazanmış bir malzeme ise(mesela mıknatısa sürülmüş demir parçası) sıcalık ile veya şok ile(çekiçle vurmak gibi) mıknatıslık özelliğini kaybedebilir.
Eğer su ferromanyetik olsaydı yani mıknatısın manyetik alanından kolayca etkilenseydi bile yine iş-güç-enerji yasaları yürürlükte olurdu ki mıknatıs tarafından çekilen suyu mıknatıstan ayırmak için daha fazla enerji harcamak gerekirdi. Yani yine enerji harcamadan iş yapamazsınız, devamlı yaptığınız işten daha fazla enerji harcarsınız.
Anıl kardeşim güzel şeyler bulmuşsun da konuyla alakası yok.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Suyu mıknatısla çekme şansımız yok, su mıknatısa pek tepki vermez.
Doğal mıknatısların mıknatıslık özelliklerinin süresi yoktur. Curie sıcaklığı denen bir sıcaklığın üzerine çıkılmadıkça mıknatıslık özelliklerini kaybetmezler. Dış manteyik alanın etkisi ile mıknatıslık özelliği kazanmış bir malzeme ise(mesela mıknatısa sürülmüş demir parçası) sıcalık ile veya şok ile(çekiçle vurmak gibi) mıknatıslık özelliğini kaybedebilir.
Eğer su ferromanyetik olsaydı yani mıknatısın manyetik alanından kolayca etkilenseydi bile yine iş-güç-enerji yasaları yürürlükte olurdu ki mıknatıs tarafından çekilen suyu mıknatıstan ayırmak için daha fazla enerji harcamak gerekirdi. Yani yine enerji harcamadan iş yapamazsınız, devamlı yaptığınız işten daha fazla enerji harcarsınız.
Anıl kardeşim güzel şeyler bulmuşsun da konuyla alakası yok.
[/QUOTE]
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir