Ölçüler:50x32x47,5 Canlı Türleri: Bitki Türleri:Anubias, java fern, amazon hançeri, sp japon, sesilis süper pink, saz, sesiflora, zeytin ve rotala red Tankın Yaşı: 2 gün Filtrasyon ve Işıklandırma: İthal akvaryum içinde bulunan tepe filtre ve led ışıklandırma Tasarım ve Dekorasyon: Walstad metoduna göre toprak ve dere kumu
Walstad metoduna benzer kurulum yapmaya çalıştım. Tepe filtrem kapalı durumdadır. Canlı en az 1 ay sonra eklemeyi düşünüyorum. Tankım oturduktan sonra uygun olacak önce elma salyangozu sonrada balık eklemeyi planlıyorum. Kurulum yaparken toprak ve kum biraz karıştı. Canlı bulunmadığı için çok sorun olmayacağını düşündüm. Olmadı biraz daha dere kumu alıp tabana sereceğim. İlk defa deneyimleyeceğim. Tavsiyeleriniz varsa okumak isterim. Herkese iyi hobiler dilerim. [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/261020242222141.jpg[/IMG]
Uzun süredir güncelleme paylaşamadım. Yaklaşık 3 ay önce bir neon Tetra ve doğum yapan bir adet plati kaybım oldu. Doğumdan sonraki 8 yavru platiyi büyütmeyi başardım. Şu an için 5 neon Tetra, 9 plati ve 2 Zebra nerite salyangozum var çok şükür 🙏 Bitkilere gelecek olursak Amazon hançeri coştu. Sasiflora tamamen yok oldu. Zeytin bitkisi de biraz daha toparlandı sayılır. Bitkilere gübre kullanırsam döngüyü bozarım diye kendi halinde bıraktım. Metodu bozmadan bitkilere yapabileceğim bir şey varsa tavsiye ederseniz sevinirim.[:3] Ve birde hala çözemediğim 2 adet beyaz benekli salyangozum mevcut. [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/150920250021091.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/150920250021171.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/150920250021231.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/150920250021291.jpg[/IMG]
Staghorn ve sakal yosununa benziyorlar. İkiside filtrasyon ve co2 ile alakalı. Öcelikle biolojik filtrasyonu takviye edin. Co2 kullanıyorsanız co2 yi artırın. Npk gübresini azaltmayın, bol su değişimi ile gübre vermeye devam edin. Işık konusunda yorum yapabilmem için daha detaylı bilgi gerekli. Tankın ölçüleri nedir, aydınlatma kaç watt ne tip ledlerden oluşuyor, Gübreleme ve co2 düzeni nedir, ne kadar bitki var. Genel bir fotoda iyi olur. Tankın her detayını yazmadan ne olduğunu anlamamızı beklemeyin.
Herkese iyi hobiler Bu benim İlk orta çaplı Wall stad akvaryum denemem yaklaşık iki iki buçuk santim bahçe toprağını eleyerek koydum ardından çamur haline getirdikten sonra üzerine 2 cm büyük çoğunlukta silis çok az miktarda hagen kum koydum. Bulunan bitkiler Limnophila sessiliflora Bacopa monnieri Rotala rotundifolia Hygrophila polysperma Ludwigia repens Lobelia cardinalis Tilki kuyruğu Lepistes otu Ceratopteris thalictroides
Bulanan canlılar Adi salyangoz Karides ya da beta eklemeyi planlıyorum (Odam kaloriferli + yaz memleketinde yaşıyorum sıcaklık kritik noktalar kadar düşmüyor) Tank 2 Temmuz günü kuruldu (13. Gününe ait fotoğraflar) Tavsiyeleriniz fikirleriniz görüşleriniz nelerdir eksikliklerim var mıdır
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/258660/140920252312011.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/258660/140920252312041.jpg[/IMG] Güncel durum bu yönde bitkilerin yerlerini değiştirdim 12 saat ışık veriyorum çok nadir yem.
Merhaba normalde 20-30 tane yavrum var akvaryumda ama ilk defa bu şekil siyah ve saydam balık gördüm. Akvaryumumda lepistes , moli , cardinal tetra bulunuyor. Bu yavruyu dün bitkilerin arasında farkettim hangi türdür , lepites ise neden bu kadar rengi farklıdır ? Teşekkürler.
Yaklaşık 4 yıl önce başladığım akvaryum hobisini şu an bırakma kararı aldım. Nedeni nazar Ne zaman bir şey alsam hemen bir problem çıkıyor.
Bugün taşlardaki yosunu temizlemesi için bir cüce vatoz aldım. Poşette yüzdürme, alıştırma, metilen mavisi gibi her şeyi yaptım. Banyoya girdiğim sırada balığın saklanabileceği bolca yer vardı; kayaların arkası, bitkiler Ama bu gerizekalı[:(((] gidip filtrenin yanına sıkışmış ve öldü. Sanırım stresten de kaynaklı.
Lepistes üretmeye çalıştım, sürekli sorun çıktı. Molly besledim, yine problem. Kısacası, artık tadı kaçtı.
Yapılan hatalar ve yanlış adımların günahını çekecek ‘nazar’ var nasıl olsa! Dört yılda gelinen nokta buysa, canlıların selameti için bırakmanız hayırlı olur..
[:?][:?]Fotoğraf: Hastalık Belirtileri: Değişik deri yapısı ve beyaz leke Akvaryum Kapasitesi (litre): 100 Akvaryumdaki Diğer Canlılar: Siyah moli neon tetra Bilinen Tüm Su Değerleri (pH, sıcaklık, amonyak, nitrat): Filitrasyon: dış filtre İlaç Kullandıysanız İsimleri ve Miktarları: metilen mavisi kaya tuzu Diğer Genel Bilgiler (Su değişim sıklığı, akvaryumda en son yaptığınız değişiklikler vb.): haftada %30 [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245027/130920251659031.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245027/130920251659291.jpg[/IMG] Arkadaşlar yardım eder misiniz leopar vatozuma ne oldu [:((][:?]
Acaba bitkilerinizin gelişmesi veya korunması için akvaryuma bir şeyler damlatmış olabilir misiniz? Veya akvaryuma yeni balık alıp koymuş olabilir misiniz? Son iki seçenek akvaryuma yeni toprak veya bitki eklemiş olabilir misiniz?
Bunlardan hangisi oldu da vatozunuzda beyaz benekler çıkmaya başladı? Eğer nedeni tam olarak belirleyemiyorsak hemen tedaviye geçelim.
Vatozunuzu hemen ayrı bir tanka alın. Bu tankta sürekli hava taşı çalışsın. Yeni tank doğrudan ışık almayan bir yerde konumlansın. Su sıcaklığını 29 dereceye sabitleyin. İçine hemen yeni bir filtre süngeri çıkarıp koyun, öylece suyun içinde gezsin bu filtre süngeri. Piyasadaki ilaçlardan kaçının. Vatoz balığınız 10 gün kadar bu ayrı tankta kalsın. Vatozunuzu aldığınız yeni tankta 10 litre su varsa 1 çay kaşığı kaya tuzlu su ekleyin. Her gün %20 su değişimi yapın.
Vatoz balığınızı 10 gün boyunca probiyotikli bir yemle besleyin. Yemesi için 2 çeşit kaliteli yem alın. (Birisi mutlaka probiyotikli yem olmalı)
Diğer tankınızda %50 su değişim yapın ve eser miktarda kaya tuzu ekleyin. Sıcaklığı arttırmayin. Sabit kalsın. Balıklarınıza yine 10 gün probiyotikli yem verin.
40 litre akvaryumda 8 lepistes 2 çöpcü 2 vatoz büyütüyorum, şuanda 600 l/h 12w ile çalışan venusaquanın iç filtresi var, pipo filtreye geçmek istiyorum kendiliğinden hava motorlu hangi pipo filtre önerirsiniz?
Hocam merhabalar. Öncelikle balık sayısı için akvaryumunuz çok olmasa da küçük. Özellikle de vatozlar için küçük. Vatozlar daha fazla alanda olmalı.
Öneriler; Lepistes sayınızı azaltmalısınız. Vatoz sayısı 1 olsa yeterliydi. Fakat balıklarınız sizin için çok değerli ise, satmak ya da sahiplendirmek istemiyorsanız;
çok kaliteli yemler kullanın. 3 günde bir dip çekim yapıp ,%30 su değişimi yapın. Pipo filtre kullanın. Pipo filtre suyu bulaniklastiran görünmeyen tanecikleri bile içine çeker. Ayrıca pipo filtreler yararlı bakteri ülkesidir, üssüdür. Orada milyarlarcasi yaşar. Pipo filtrenizi 5 günde bir hazır su ile(musluk suyu ile değil) yıkayın, kurumadan ıslak ıslak hemen geri akvaryuma koyun.
İç filtreye bu balıklar ile ihtiyacınız yok. 1 pipo filtre 40 litrelik tankınıza yeterli oksijeni zaten sağlar.
Bu konuda otorite olduğumu iddia etmek gibi bir niyetim de isteğim de yok.
Sadece, uzun yıllardır bu metod ile iç içeyim ve uzun soluklu birçok başarılı kurulumu deneyimledim. Halihazırda hayatına sorunsuz devam etmekte olan tanklarım da mevcut.
Hatta uzun yıllar evvel kurduğum büyüklü küçüklü kavanozları, beğenip isteyen eşe dosta dağıtmıştım. Onların da neredeyse tamamının hayatını sorunsuz sürdürüyor olduğunu biliyorum.
Bu durumda, iki çift laf etme hakkına sahip olduğumu düşünüyorum. (Sağ olsun, @Yas400 öneride bulunmasaydı, belki de bu düşüncemi eyleme geçirmezdim. Başıma iş açtınız Yasin Bey[:)))])
Birkaç yıldır bu foruma üyeyim ve önceleri, walstad metodu denilen her konuda gördüğüm yanlışları düzeltmek için yazar dururdum. Gerek açılan ilgili konulara, gerekse fikrimi soran özel mesajlara yazdım durdum usanmadan...
Fakat gördüm ki anlattıklarım, önerdiklerim "X kişi böyle yapmış olmuş, Y kişi bu kadar beklemeye gerek yok diyor, Z kişi toprağı öylece sermiş, W kişi filtre kullanıyor, you tube videolarında şöyle şöyle diyorlar" gibi gerekçelere sığınılarak umursanmıyor.
Ben de vazgeçtim.
"Bana ne, istediklerini yapsınlar" dedim ve kenara çekildim.
Sonra gördüm ki "Walstad kısa vadede iyi ama uzun süre dayanmıyor, benim X vakitte kurduğum tankta yosunla başedemez oldum" ya da "Walstad metodu kurdum ama bitkilerim eridi, bozuldu, balıklarım hastalanıyor/ölüyor" gibi şikayetler yağmaya başladı.
Güzel kardeşim, metodu doğru uygulasaydın bunlar olmayacaktı ki...
Yorum yazsam yine söylediklerim boşa gidecek, yazmadıkça da walstad metodunun adı kötüye çıkıyor.
Hee "Şimdi yazdıklarının boşa gitmeyeceğini nereden biliyorsun?" derseniz, cevabım: "Bilmiyorum."
Sadece, şurada derli toplu iki satır yazıp anlatayım da bilmek isteyen gelip baksın. Ben de açılan konulara yorum yazmamamın suçluluğunu üstümden atayım istiyorum.
Önce "Walstad metodu ne değildir?" sorusunun cevabı ile başlamak isterim. Çünkü forumda -birkaç istisna dışında- walstad metodu adı altında kurulmuş tankların hepsi başarısızlıkla sonuçlanmış durumda ve henüz yeni olan kurulumlar da maalesef bu yolda ilerlemekteler.
*Bir avuç toprak kullanılan her kurulum walstad DEĞİLDİR.
*Biraz toprak ve biraz kum kullanılan her kurulum walstad DEĞİLDİR.
*Bitkili her kurulum walstad DEĞİLDİR.
*Torf (çiçek toprağı diye satılan, poşet ürünler) ile, gübreli toprak ile, kimyasal bulaşmış toprak ile, ayıklanıp yıkanarak işlenmemiş toprak ile yapılan kurulumlar walstad DEĞİLDİR.
*Filtre kullanılan kurulumlar walstad DEĞİLDİR.
*Tek tür bitki ile yapılan kurulumlar walstad DEĞİLDİR.
*Tek tip bitki (mesela birkaç farklı tür ama hepsi gövdeli bitki ya da yine birkaç farklı tür ama hepsi köklü bitki) ile yapılan kurulumlar walstad DEĞİLDİR.
Gelelim, "Neymiş bu Walstad metodunun olayı?" sorusunun cevabına...
Walstad metodu, en anlaşılır tanımıyla "Göl ekosistemi taklidi"dir. Yani tanklarımızda küçük göletler kurmaya çalışıyoruz, hedefimiz bu.
*Göl tabanından başlıyoruz: -En dipteki su geçirmez kil tabakası=Akvaryumun alt camı -Su geçirmez tabakanın üstündeki toprak tabakası -Toprak tabakasını örten kum tabakası -Göl tabanının olmazsa olmazı: Küçük omurgasızlar.
Tabii ki doğada, bu tabakaların kalınlıkları ve yoğunlukları değişkenlik gösteriyor ama bize gereken, doğadaki işlevi elde edebileceğimiz minimum ölçüler.
İşte Diana da bu ideal ölçüleri bulabilmek için ince ince çalışarak, en iyi verim alınabilecek kriterleri belirlemiş ve ne şanslıyız ki elde ettiği sonuçları kendine saklamayı değil, paylaşmayı tercih etmiş.
Koskoca çalışmayı birkaç cümle ile özetlemekte sakınca görmüyorum.
Metodun en önemli kısmı taban. Bu nedenle bütün eforumuzu, taban kurulumuna harcayacağız.
**TOPRAK: -ASLA TORF KULLANMAYACAĞIZ. Torf, toprak değildir. Torf, bitki parçalarının kısmen çürümüş halidir ve karasal bitki yetiştirmede bile yardımcı malzeme olarak kullanılır. Yani torf, saksıda bitki yetiştirmek için de uygun değildir. Yüksek su tutma kapasitesi nedeniyle, tohum çimlendirme ve bitki köklendirme işlemlerinde, saksı bitkilerinde toprağa belli oranlarda eklenerek, toprağın gevşekliğini arttırmak gibi işlerde kullanılır.
Akvaryumunuzda torf kullanırsanız, yosun sorunundan kaçışınız yoktur ve zaman içinde çökerek içindeki boşluklarda biriken gazları kusar, akvaryumunuzdaki balıkların ani ölümlerine sebep olabilir.
Yapı marketlerde, zincir marketlerde, çiçekçilerde, pazarda falan "çiçek toprağı" adı altında satılan paketlerin tamamı torftur. Bazılarının içine perlit, çam kabuğu, yosun, NPK gibi ekstralar eklenmiş haldedir ama hepsinin ana malzemesi torftur ve bunların hiçbiri bizim için uygun değildir.
-Doğadan alınmış/doğal toprak kullanacağız.
-Koyu renkli toprak tercih edeceğiz, kara toprak olacak.
-Toprağı aldığımız arazide gübre ve/veya kimyasal maddeler kullanılmamış olacak. Bu nedenle en iyisi, üstünde tarım yapılmayan, dağ bayır gibi boş bir araziden toprak çıkarmak. Yüzeyden 20cm kadar kazıp, derindeki toprağı çıkaracağız.
-Toprağın çer-çöpünü el yordamıyla ayıklayıp eleyeceğiz ve bir kovaya koyup üstüne su doldurarak güzelce karıştırıp bırakacağız. Birkaç saat toprağın iyice çökmesini bekledikten sonra, kovayı yavaşça eğerek suyu dökeceğiz ve yeniden su doldurarak bu işlemi "berrak ve çer-çöpsüz su alıncaya kadar" birkaç kez tekrarlayacağız. (Yıkama işlemi bir-iki gün sürebilir)
-Yıkayıp suyunu akıttığımız, çamur halindeki toprağı geniş bir yüzeye yayarak, birkaç gün kurumaya bırakacağız.
-Çamur cıvıklığı geçip, "nemli" kıvama gelen toprağı artık kullanabiliriz. Toprağı akvaryum tabanına elimizle iyice bastırarak, TOPRAK KALINLIĞI TAM OLARAK 2,5cm OLACAK ŞEKİLDE yerleştireceğiz.
**KUM: Sırada KUM tabakasını hazırlamak var. Kum seçiminde keskin sınırlar olmasa da en iyi sonucu alacağınız kum, dişli dere kumudur.
Silis kum gibi ince taneli olmamak şartıyla, istediğiniz kumu kullanabilirsiniz.
Kumu da kullanmadan önce yıkamanız iyi olur.
Kumu toprak tabakasının üstüne, KUM TABAKASININ KALINLIĞI TAM OLARAK 2,5 cm OLACAK ŞEKİLDE elimizle hafifçe bastırarak yerleştireceğiz.
*Bu aşamada iki seçeneğimiz var. İsterseniz önce bitkileri dikip, suyu sonra doldurabilirsiniz ya da önce suyu doldurup, bitkileri sonra dikebilirsiniz.
Hangi yöntem size daha kullanışlı geliyorsa onu tercih edin.
Suyu doldurup bitkilerimizi diktikten sonra, -tabii ki tercih ettiğimiz aydınlatma yöntemimizi uygulayarak- en azından 2-3 gün öylece bekleyeceğiz.
**KÜÇÜK OMURGASIZLAR: Göl tabanının olmazsa olmazı, küçük kabuklulardır. Akvaryum ortamında faydalanabileceğimiz, tabandaki ihtiyacımıza en uygun omurgasızlar ise salyangozlardır.
Melanoides tuberculata (Malezya trompet salyangozu, bizdeki ismiyle "Minare salyangozu") gibi küçük cüsseli, kum karıştırıcı türlerden biri yeterli olur.
Bitkileri dikilen, suyu doldurulan ve üstüne böylece birkaç gün bekleyen tankımıza, seçtiğimiz salyangozları ekleyebiliriz.
**BİTKİLER: Beslenme şekline göre farklılıklar gösteren, üç bitki grubundan da tankımızda bulundurmalıyız.
-Gövdeli bitkiler: Zemine dikilmesi gerekmeyen, suya serbest bırakılabilen ya da herhangi bir şekilde akvaryumun içine sabitlenebilen, gövdesiyle ve gövdeden çıkardığı kök yapılarıyla direkt sudan beslenen bitkiler. Örnek: Bacopa monnieri, Myriophyllum mattogrossense
-Su üstü bitkileri: Su yüzeyinde serbest duran, suya uzattıkları kökleriyle beslenen, hızlı nitrat tüketme özelliğine sahip olan bitkiler. Örnek: Lemna minor (Su mercimeği), Pistia stratiodes (Su marulu)
*Mümkün olduğunca düşük ihtiyaçları olan ve hızlı gelişen bitki türlerini tercih etmemizde fayda var. Çünkü gübre/besin takviyesi, CO2 verme gibi müdahaleler yapmayacağız. Tankta oluşacak döngünün sağladığı besinlerle yaşayacaklar.
*Köklü bitkilerimiz kalıcı bitkilerimiz olacak, buna göre, hoşunuza gidecek türlerden seçmelisiniz.
*Gövdeli bitkiler ve su üstü bitkilerini, sistem tamamen oturduktan sonra tanktan çıkarabilirsiniz ama sistemde kalmaları çok daha iyi olur.
*Her tip bitkiden en az birer adet bulunmalıdır ama tabii ki tankın büyüklüğüne göre, bitki miktarı ne kadar çok olursa o kadar iyi olacaktır.
**AYDINLATMA: 6500k beyaz ışık veren bir aydınlatma aracı ile gündüzleri kesintisiz 6-8 saat aydınlatma yeterli ve uygundur.
Dilerseniz "4 saat aydınlatma açık-4 saat kapalı-4 saat açık" gibi siesta verilen bir aydınlatma yöntemi de tercih edebilirsiniz fakat ben en iyi sonucu kesintisiz aydınlatma ile aldığım, siesta uygulamalarından memnun kalmadığım için siesta önermiyorum.
Eğer güneş ışığı ile aydınlatmayı planlıyorsanız, tankınızın gün içinde 1 (bir) saat direkt/yoğun güneş ışığı alması yeterlidir. Fazlası yosunlanmaya, haliyle denge topuzunun kaymasına neden olabilir.
**DÖNGÜNÜN OTURMA SÜRESİ: Geldik, sabır sınırlarını en çok zorlayan kısmına...
Burası çokomelli arkadaşlar![:D] Tankı kurduktan sonra EN AZ 8 (sekiz) HAFTA karides ve balık gibi canlıları eklemiyoruz. Bu 8 hafta, "en az" beklenmesi gereken süre. Olabildiğince fazla beklemekte fayda var.
En az 8 hafta geçtikten sonra: Bitkilerimizde gözle görülür gelişmeler varsa (yeni filiz sürme, dallanma, büyüme gibi) ve daha fazla sabredemiyorsak, kademeli olarak balık ve/veya karides ekleyebiliriz. (Kademeli derken; bir karides ya da balığı alıştırarak tanka ekledikten sonra en azından 1-2 gün gözlemliyoruz. Davranışlarında, renginde, hareketliliğinde falan bir gariplik yoksa 1-2 karides ya da balık daha ekleyip gözlemliyoruz, her şey yolundaysa tamamını ekleyebiliriz.)
*Bu uzun bekleme süresi boyunca, haftada bir kez tanktaki suyun dörtte birini değiştirmek yeterli olacaktır.
*Asla dip çekimi yapmayacağız, zemine müdahale etmeyeceğiz/zemindeki kumu kurcalamayacağız. Su değişimlerini akvaryumun üstünden ya da orta kısımlarından su alarak yapacağız.
*ilk doldurduğumuz su dahil, her aşamada, tanktaki suyla aynı sıcaklıkta dinlenmiş musluk suyu kullanabiliriz.
*Walstad metodu ile kurulan tankımızda, tatlı suda ve bitkili ortamlarda yaşayan her balığı besleyebiliriz ama mesela besleyeceğimiz balık 28°C üstünde bir sıcaklığa gereksinim duyuyorsa, yüksek sıcaklığı bitkilerimiz tolere edemeyeceği için, o balığı bu tankta besleyemeyiz.
Yani, öncelik bitkilerimizin. Çünkü bu metodun hayat sigortası bitkiler. Bitkilerimizin keyfini bozmayacak her canlı bu kurulumda beslenebilir.
**NEDEN FİLTRE KULLANMIYORUZ? Yararlı bakterilerimizin taban malzememizde kolonileşmesini hedefliyoruz. Eğer filtre kullanırsak, bu bakteriler filtre materyalinde kolonileşecekler ve mecburen filtreye bağımlı hale geleceğiz. Çünkü bu durumda filtreyi kapatır ya da çıkarırsak bakteri döngümüz çökecektir.
"Yüzey yağlanması için filtre kullanabilirmişiz ama" diyorsanız, öyle bir durumla karşılaşırsanız, sadece su yüzeyini hareketlendirmek için, filtre malzemesi (sünger, elyaf gibi) olmadan filtre kullanabilirsiniz ki bunun yerine düşük ayarda hava taşı kullanmak çok daha kolay bir yöntem olacaktır.
*Doğru kurulan bir walstad tankının ömrü en az 10 yıldır. Kurulum aşaması zorlu gelse de sonrasında, yıllarca kendi kendine yeten bir ekosisteminiz olacak.
*Kök, dal, kaya gibi dekorlar kullanmak istiyorsanız, bunları döngü oturduktan sonra (zemini kurcalamadan) ekleyebilirsiniz.
*Döngü oturduktan sonra, zemini fazla karıştırmamaya özen göstererek yeni köklü bitki ekleyebilir, mevcut köklü bitkilerinizi nazikçe sökerek seyreltebilirsiniz.
*Yine döngü oturduktan sonra, bitkilerinizi istediğiniz sıklıkta budayabilirsiniz. Canlı ekleyip çıkarabilirsiniz.
***WALSTAD METODU ÖZETLE: 2,5cm toprak+2,5cm kum+köklü bitki+gövdeli bitki+su üstü bitkisi+en az 8 hafta sabır[:devil:]
Sistemimizin içindeki canlıların atıkları (dışkılar, bozulan bitki parçaları, ölen canlılar, artık yemler, vs.) salyangozlar ve bakteriler tarafından tüketilerek bitkilere besin olacak. Bitkiler ışığı ve bu besinleri kullanarak beslenecek. Zemindeki bakteriler ve bitkiler suyu filtre edecek. Bu işbirliği böyle devam edip gidecek.[;)]
Dilimin yettiğince bildiklerimi, deneyimlerimden edindiğim sonuçları aktarmaya çalıştım. Umarım yeterli olmuştur. Eksik kalan yerler olduysa da iletildiği takdirde -yine elimden geldiğince- açıklamasını eklerim.
Kurulumunuz hayırlı olsun [:)]
Yasin Bey "vur" dediniz, "öldürdüm"[:D][:D] [EDIT]ternapi,2022-03-03 04:58:57[/EDIT]
Ölçüler: 40*20*20h Canlı Türleri: Neocaridina Davidii var. Bloody Mary Bitki Türleri: Lilaeopsis Brasiliensis, Hydrocotyle Tripartita - Sp. Japan, Bucephalandra Brownie Amanda Tankın Yaşı: 20.11.2022 Filtrasyon ve Işıklandırma: Dophin H80 askı filtre, Wolfmar Plant led Tasarım ve Dekorasyon: Tropica Aquarium Soil
Önceki kırmızı rili kolonimi malesef yazın sıcaklardan anubias eridiği için kaybettim. 5 Celestial Pearl Danio ile kalıyorlardı. Ona rağmen epey ürediler. Bendeki karides sevgisinin artmasıyla tek tür bakılması gerekir diyenler tarafına geçtim. Bu sefer taban bitkisi de olsun istedim. Moss tercih etmedim. Karbondioksitsiz nasıl olacak göreceğiz. Şimdilik iyi gidiyor. Çekindiğim hydrocotyle hızla yeni yapraklar vermeye başladı. Kurulum sırasında başka akvaryumun filtresini ve Seachem Stability kullandım. Damlayla alıştırınca da kayıp olmadı. Vaktim olduğunda 3d printerdan yemleme kabı basacağım. Arka plana windelov java fern gelebilir de gelmeyebilir de.
Merhaba sevgili Forum üyeleri 200lt kuracağım akvaryum için güçlü bir kafa motoru aramaktayım beğendiğim modeller var ama sizlere sormak istediğim bir soru var 200lt bir akvaryum ve fazlası için gerekli WATT kaç olmalıdır teşekkürler
[QUOTE=UlasGulle35]Merhaba sevgili Forum üyeleri 200lt kuracağım akvaryum için güçlü bir kafa motoru aramaktayım beğendiğim modeller var ama sizlere sormak istediğim bir soru var 200lt bir akvaryum ve fazlası için gerekli WATT kaç olmalıdır teşekkürler
(Görsel Temsilidir) [IMG]null[/IMG] [/QUOTE]
Önemli olan watt değil L/H. Yani saatteki litre oranıdır. Ayrıca bu kafa motorunu iç filtre mi? Yandan sump mı? Yoksa alttan sump mı? Ya da dalga motoru olarak mı kullanacaksınız? Eğer filtre amaçlıysa 1000L/H gibi bir filtre seçimi yeterli olur sanırım.
26 Ekim 2024 22:22
6 beğeni
Canlı Türleri:
Bitki Türleri:Anubias, java fern, amazon hançeri, sp japon, sesilis süper pink, saz, sesiflora, zeytin ve rotala red
Tankın Yaşı: 2 gün
Filtrasyon ve Işıklandırma: İthal akvaryum içinde bulunan tepe filtre ve led ışıklandırma
Tasarım ve Dekorasyon: Walstad metoduna göre toprak ve dere kumu
Walstad metoduna benzer kurulum yapmaya çalıştım. Tepe filtrem kapalı durumdadır. Canlı en az 1 ay sonra eklemeyi düşünüyorum. Tankım oturduktan sonra uygun olacak önce elma salyangozu sonrada balık eklemeyi planlıyorum. Kurulum yaparken toprak ve kum biraz karıştı. Canlı bulunmadığı için çok sorun olmayacağını düşündüm. Olmadı biraz daha dere kumu alıp tabana sereceğim.
İlk defa deneyimleyeceğim. Tavsiyeleriniz varsa okumak isterim.
Herkese iyi hobiler dilerim.
[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240573/261020242222141.jpg[/IMG]