SANZON IWAGUMI


fantastik3Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/02/2009
İl: Kocaeli
Mesaj: 676
fantastik3Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 21 Mayıs 2009 12:02

Cyristal Red karidesi Eminönü Köşk akvaryumda görmüştüm. Adedi 10 TL

Sıcaklık değişimlerinden çok kolay etkilendikleri için sıcak havalarda almak lazımmış!

Ayrıca mesleğimle alakalı olduğu için söylüyorum: Elektrikli cihazların üzerinde yazan güç verdikleri güç'tür. Yani cihazdan alınan güçtür. Bu nedenle basit bir fan için verdiği rüzgar gücü olarak düşünülmelidir.
Bununla beraber: Güç birimi Watt (W) olup, birim zamanda harcana güce İş denir ve birimi KWh (KiloWat saat) dır.
Saygılar...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 24 Mayıs 2009 19:19
Akvaryum tabanı tam 6 aylık oldu.
Taban ve blyxalar hariç şimdeye dek birçok değişiklik oldu.
5 nisanda yeni kayaları buldum ve şimdiki gibi dizdim, böylece sanzon iwaguminin iskeleti belli oldu. Son 1ay içinde ise daha önce kullandığım önceki 4 bitki;
1-blyxa aubertii,
2-glossostigma elatoniodes,
3- limnophila aromatica ve
4- Cobomba furcata arasında yalnız blyxa aubertii kaldı.
 
Yeni düzen ve yeni fotograf
 

 
 
şimdiki bitkiler;
1-Blyxa aubertii                                orta ve arka plan
2-Hemianthus micranthemaoides     arka ve ön plan
3-Pogestemon helferi                       orta olan
4-Microsum umbrosum                     orta alan (yeri henüz belli değil)
 
Hemianthus micranthemaoidesi hem ön hem arka planda kullandım.
Bu bitkiyi Mustafa Yıldırım beyden aldım. Şimdiye kadar gördüğüm en sağlıklı bitkiydi. Mustafa beyin bitkileri "Tropica" ayarındalar, çok sağlıklı geldiler.Paketleme ise yine şimdeye dek gördüğüm en özenli paketlemeydi.
Mustafa bey ilk partiyi hediye olarak göndermişti. Aslında fazlasıyla yeterliydi ama dayanamayıp kendisinden bir bağ daha hemianthus micranthemaoides istedim. Hemianthus micranthemaoidesi bütün ihtişamıyla bana gönderdiği için kendisine  çok çok teşekkür ediyorum.  Şimdiye dek hiç bir bitki beni bu kadar memnun etmedi...
 
Hemianthus Micranthemoides 20 cm civarında geldiği hemen arka plan yerleştirdim aynı gün ilginç bir şekilde ilker beyde aynı şeyi önermişti, ilker beye bu önerisi için teşekkür ederim.
 
Daha sonra ise Mustafa Erdoğarın tavsiye ettiği gibi  mink hemianthus micranthemoides parçalarını ön plana da yerleştirdim.
 
Micranthemoides Umbrosumların yeri arka plan olmalı (merak ettiğim için almıştım, önceki fotoğrafta olmasa hatta hiç olmasa daha iyi olurmuş) ön plandaki Hemiantus micranthemoideslerin nasıl gelişim göstereceğini bilmiyorum ama onun yerine hemianthus callitrichroides olsaydı sanırım iş bitmişti...
 
Hemiantus micranthemoidesler göründüğünden fazlalar, ışık almayıp çürüyebilir diye sola doğru iyice yaydım. Umbrosumları sağ arka köşeye taşıdım.
 

 
Şimdilik bu kadar...
 
 
emreutku2009-05-24 22:47:52

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

D-hanÇevrim Dışı

Kayıt: 14/11/2008
İl: Izmir
Mesaj: 446
D-hanÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 24 Mayıs 2009 19:41
Senin kayalara bayılıyorum abi.Zaten dizaynın yarısını o taşlar ve dizilişleri oluşturuyor.Resimde sağ taraf biraz karanlık gibi geldi bana.Sanırım balastları oraya koymuşsun.
Bu arada moderatör olmuşsun.Tebrik ederim.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mföztürkÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 26/04/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 64
mföztürkÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Mayıs 2009 13:09
Sayın Emre Utku Bey,açmış olduğunuz sayfadaki gerek çalışmalarınız ve gerekse katılımcılarıyla oluşturduğunuz tartışma ortamı ile bizlere olan katkılarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyor ve sizi kutluyorum.
Ben de kendi deneyimlerime ve yine bu sitedeki tartışmalardan öğrendiğim bilgilere göre birkaç hususa değinmek istiyorum.
1. Bence 75 lt.lik net su hacmine  karşın hem dış filtrenin,hem ilave ettiğiniz Hydor motorunun ve hem de hava motorunun oluşturduğu su sirkülasyonu çok fazla gözüküyor.
2. Tankın içindeki bu aşırı su sirkülasyonunun tüple verdiğiniz CO2 gazının akvaryumda tutunamadan çıkıp gittiğini düşünüyorum.Bu fikrimi fotosentez olayındaki yavaşlama belitileri ve alg sorunu ile uğraşmanız güçlendiriyor.
3. Hava motorunun başta cüce vatozlar olmak üzere balıklar için sürekli açık tuttuğunuzu belirtiyorsunuz. Benim tankta da 4 adet Ancistrus Sp.(boynuzlu cüce vatoz) mevcut. Vatozlarım en kuytu yerde bulunan Hydor CO2 Turbo Diffüzör motorun üzerinden neredeyse hiç ayrılmıyorlar. Üstelik hava motorunu iki günde bir ve sadece geceleri açıyorum.(Bu arada tank ölçülerimi hemen belirteyim:110x50x60(h) - net 280 lt karma bitkili-mayalı sistem) Buna rağmen balıklarda herhangi bir olumsuzluk gözlemlemedim.Ancak size katıldığım önemli bir husus balık ilave etmeyi düşündüğüm zamanlar bende hava motorunu açıyorum.
4. Mayalı sistem olmasına karşın su yüksekliğini de dikkate aldığımda kendi tankımda fotosentezde herhangi bir olumsuzluk yaşamadığım için size önerim ilave sirkülasyon motoru ile hava motorunu ışıklar açıkken devre dışı bırakmanız olacaktır.
5. Dikkatimi çeken bir hususta dış filtrenizde sürekli karbon kullanmanız.Tam olarak nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama sürekli kullanımının sakıncalı olduğu belirtiliyordu.
6. Çalışmalarınızda en hararetle desteklediğim bir diğer husus dış filrenin sık sık temizlenmesi konusu.Ben de her hafta düzenli bir biçimde temizlenmesinin hem balıklar hem de bitkiler açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.Bazı okuduğumuz yazılarda arkadaşların 'ayda bir'dış filtre temizlediğini ' söylediğinde gerçekten şaşırıyorum.Çünkü ben her hafta temizlerken bu kadar pisliğin nasıl toplandığına şaşıran bir kişi olarak bir ayda neler olabileceğini düşünemiyorum.
Sağlıklı akvaryumlar dileğiyle ...
Saygılarımla...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 25 Mayıs 2009 18:54

Mehmet bey yorumlarınız için çok teşekkür ederim.

Benim yazdıklarımı, gözlemlerimi ve çıkarımlarımı okuyan arkadaşlar bilmelidirlerki bitkili akvaryum (ve balıklı akvaryum) konusunda çok yeniyim.
Daha önce ne bir arkadaşın akvaryumunu gördüm, ne bir balık besledim. Bu hobiye girmem tesadüfidir (Takashi Amanonun eserlerini görmeseydim bu hobiye girmeyebilirdim).
Yeteri kadar birikimim yok ve çoğu kez yaptığım çıkarımların zaman tarafından onaylanması gerekiyor...Yazılarımı okuyan arkadaşların bunu bilmeleri gerekiyor. Daha önce yapmış olduğum çıkarımları ise zamanı gelince kendim sorgulayacağım ve geri bildirim yapacağım.. 
 
Ama mademki 6 maddelik bir gündem oluşturdunuz onları şimdiki tecrübeme göre yeniden yorumlayayım...
 
Mehmet Fikri Öztürk ;
1. Bence 75 lt.lik net su hacmine  karşın hem dış filtrenin,hem ilave ettiğiniz Hydor motorunun ve hem de hava motorunun oluşturduğu su sirkülasyonu çok fazla gözüküyor
 
Yanıt: Kesinlilkle haklısınız, ama zaten bu aleti aldıktan kısa bir süre fazla geldiğini kendimde yazdım. Buradaki hatam üretici firmanın önerdiği modelden daha güçlüsünü almış olmamdır. Dış filtre gibi değil bu; aynı güç sürekli devam ediyor. Ayrıca dış filtrenin sağladığı sirkulasyon yeterli ise bu tip ekipmanlara gerek yok. Ancak dış filtrenin sağladığı sirkülasyon yetersiz ise, yeteri kadar dolaşım almayan bölgeye minik bir sirkulasyon aleti faydalı olabilir.
Sonuç:Benim aldığım aleti bir süredir kullanmıyorum, (Cobomba Furcataları güçlü sirkulasyondan çok olumsuz etkilendiler)
 
 
2- Tankın içindeki bu aşırı su sirkülasyonunun tüple verdiğiniz CO2 gazının akvaryumda tutunamadan çıkıp gittiğini düşünüyorum.Bu fikrimi fotosentez olayındaki yavaşlama belitileri ve alg sorunu ile uğraşmanız güçlendiriyor.
 
Yanıt: Mehmet bey tüplü CO2 sistemi kullanan pek çok yabancı uzman artık, CO2 ile birlikte O2 de çok önemli olduğunu vurguluyorlar. İşte bu nedenle artık dış filtre hortumunun  su çıkışı su yüzeyinde dalgalanma oluşturacak (şapırtadmadan) şekilde ayarlanıyor.
Hangi uzmanlar derseniz Amerikalı Tom Barr ve onun destekleyen isveçli Duscu Bojic ve yine onu destekleyen ingiliz James C.
Tom Barr ın gübreleme metoduna (içerik tahmin yöntemine) karşı çıkan ve onun yerine kendi gübreleme metodunu (PSP) öneren Edward isimli uzman akvaristte bu konuda aynı uygulamayı yapıyor; dış filtre borusu yüzey ajitasyon yaratacak şekilde ayarlanıyor. Çünkü CO2 kaçışı sanıldığı kadar fazla olmuyor.
 
Yorum: Bu konuda ben çeşitli denemeler yaptım, ve sonuçları azoo co2 indicatör testi ile takip ettim. Son uygulamam Hava motoru sürekli açık, dış filtre borusu yüzey ajitasyon yaratmıyacak kadar derinde, CO2 sürekli açık...Sabah baktığım suda yeteri kadar CO2 vardı..Ancak alternatifler çok olduğu için bu benim nihai çözüm değil...(ince ayar vanası ve solenoid valve ile birlikte alternatiflerim çoğaldı denemelerim devam ediyor..)
 
 
3. Hava motorunun başta cüce vatozlar olmak üzere balıklar için sürekli açık tuttuğunuzu belirtiyorsunuz. Benim tankta da 4 adet Ancistrus Sp.(boynuzlu cüce vatoz) mevcut. Vatozlarım en kuytu yerde bulunan Hydor CO2 Turbo Diffüzör motorun üzerinden neredeyse hiç ayrılmıyorlar. Üstelik hava motorunu iki günde bir ve sadece geceleri açıyorum.(Bu arada tank ölçülerimi hemen belirteyim:110x50x60(h) - net 280 lt karma bitkili-mayalı sistem) Buna rağmen balıklarda herhangi bir olumsuzluk gözlemlemedim. Ancak size katıldığım önemli bir husus balık ilave etmeyi düşündüğüm zamanlar bende hava motorunu açıyorum.
 
yanıt: cüce vatozlar yavruyken (ilk 4 ay)  CO2 fazlasından çok etkileniyorlar büyüdükleri zaman ise eskisi kadar hassas değiller. Zaten bu nedenle CO2 sürekli açık moda geçtim. Ayrıca sizin  tankınız net su hacmi benimkinden çok daha büyük, akvaryum küçük olunca değerleri sabit tutmak zor olabiliyor bunun da etkisi var..
Tabi bu ve önceki soruya aslında uygulamada pek çok farklı çözüm gelebilir, örneğin daha az CO2 verip, hava motorunu hiç çalıştırmamak  çözüm olabilir.
 
4. Mayalı sistem olmasına karşın su yüksekliğini de dikkate aldığımda kendi tankımda fotosentezde herhangi bir olumsuzluk yaşamadığım için size önerim ilave sirkülasyon motoru ile hava motorunu ışıklar açıkken devre dışı bırakmanız olacaktır.
 
Yanıt: Burada önemli olanüç nokta var
a)fotosentez kabarcıklarının olması yosun olmayacak anlamına gelmiyor (maalesef benim glossolar mükemmel fotosentez yaparlarken yosunlandılar)
b)fotosentez kabarcıklarını yoğun olarak görmeyişimiz bitkilerin büyümediği anlamına gelmiyor..
c) Son olarak belkide en önemlisi --yosun açısından-- benim tankımda glosso olmasaydı diğer bitkilerim gayet sağlıklı gidiyorlardı. Akvaryumda zor bir taban bitkisi olması --başarı--kavramını değiştiriyor...
 
5. Dikkatimi çeken bir hususta dış filtrenizde sürekli karbon kullanmanız.Tam olarak nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama sürekli kullanımının sakıncalı olduğu belirtiliyordu.
 
Yanıt:Dış filtrede karbonun etkisi 2 hafta kadar sürüyor. Bundan sonra çıkarıp atmamamın nedeni bakterilerin orada tutunması, yaşaması ve biyolojik filtrasyonun daha erken sağlanmasına olanak vermek.. Karbonu çıkarmamak Tom Barr tarafından öneriliyor..
 
6. Çalışmalarınızda en hararetle desteklediğim bir diğer husus dış filrenin sık sık temizlenmesi konusu.Ben de her hafta düzenli bir biçimde temizlenmesinin hem balıklar hem de bitkiler açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.Bazı okuduğumuz yazılarda arkadaşların 'ayda bir'dış filtre temizlediğini ' söylediğinde gerçekten şaşırıyorum.Çünkü ben her hafta temizlerken bu kadar pisliğin nasıl toplandığına şaşıran bir kişi olarak bir ayda neler olabileceğini düşünemiyorum.
 
Yanıt: Dusco Bojicin her hafta dış filtre temizliği yaptığını okuyunca içim rahatladı ve bende  her hafta temizlemeye başldım, ama asıl önemli olan şeyi daha geç farkettim; elyaf kulanmıyordum ve sonra  elyafı iki kutuda kullanmaya başlamam çok faydalı oldu..
 
Mehmet bey ilginiz, iltifatınız, eleştiri ve yorumlarınız için tekrar teşekkür ediyorum.
saygılar..
emreutku2009-05-26 12:39:47

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mföztürkÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 26/04/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 64
mföztürkÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 27 Mayıs 2009 13:29

Sayın Emre Utku Bey,yanıtınız ve içeriğindeki açıklamalar için çok teşekkürler.Hemen belitmeliyim ki akvaryum konusunda ben de kendimi yeterli görmüyorum. Üç yıl önce başladığım (emekli olunca) bu hobide, akvaryum.com'u keşfedene kadar birçok olayı deneme-yanılma yöntemi ile götürdüm.Ama bu siteyi keşfettikten sonra her fırsatta makaleleri ve forumları okudum,bir şeyler öğrenmeye çalıştım ve kendimce becerebildiğim kadarını uygulamaya çalıştım.Forum üyeliğim de oldukça yeni. Kendi akvaryumumu da bulunduğumuz başlıkta daha yeni tanıttım.Bu anlamda yaptığımız münazaradan inanın bende birşeyler öğreniyorum.

Bir önceki yazımda değindiğim CO2 gazının suda tutunması , fotosentez ve alg sorunlarına ilişkin düşüncelerimizin irdelenmesini bu konularda uzman arkadaşlara bırakıyorum. Çünkü yorum yapacak kadar birikimim yok. Ancak bazı konuları anlamakta güçlük çekiyorum.Mesela alg sorunu. Gerek forumdaki makaleler ve gerekse uzman arkadaşların alg çeşitleri,bunlara neden olan etkenler ve telafi yöntemleri hakkında yazdıklarını göz önüne aldığımda , tankınızda uyguladığınız ışık miktarı , CO2 ve gübreleme ile alg sorunu yaşamamalısınız diye düşünüyorum.

Dış filtre de aktif karbonun sürekli kullanılması bana riskli geliyor. Ben Eheim 2226  dış filtremde şu malzemeleri kullanıyorum.Birinci sepet seramik , üstüne  sera biofibres.İkinci sepet Sera Siporax, üzerine torba içinde peat, üzerinde mavi sünger.Elyaf kullanmıyorum. Sanırım bakteri tutma işini bende peat ve siporax birlikte yapıyorlar.

Sağlıklı akvaryumlar dileğiyle...

Saygılarımla...


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 28 Mayıs 2009 13:50
Mehmet Fikri bey yorumlarınız için teşekkür ederim, daha önce yosuna karşı önlem paketi içinde yazdıklarım Işık, CO2 ve Gübrelemeyi uygun (doğru) kabul etmiştim...
Pek çok uzman çoğu yosun problemininin nedenini Gübreleme yanlışları olarak görmekte.
Bu nedenle artık yeni konum "Tüm yönleriyle gübreleme metodları" olacak;
Bu konuda Nitrat testinden başka test(fosfat ve demiri kastediyoruym) almamaya karar vermiştim ama fosfat testini de aldım.. Tom Barr ın "İçerik Tahmin yöntemine göre"  gübre testlerine gerek yok bu nedenle ben başlangıçta gübre testi  almayayım demiştim.
 
Şimdi Sera Nitrat ve Hagen Fosfat testleri var elimde.
 
Fosfat konusunda İlk işim musluk suyu, akvaryum suyu, ve suya sıvı fosfat gübresi katarak test değerlerini öğrenmek oldu;
 
---Musluk suyunda fosfat çıkmadı...
 
 
---Akvaryum suyu;
 

başka bir poz
 

---Bir damla sıvı fosfat gübresinden tüpün içine kattım
skladaki en koyu maviden daha koyu bir mavi renk oluştu;
Hagen fosfat testi en çok 5ppm e kadar fosfatı ölçebiliyor, ölçüm aralıkları
0-- 2,5 -- 0,5 -- 1,0 -- 2,5 -- 5,0 ppm...
 

---Tüpteki 5cc suya 5cc musluk suyu ilave ettim, sonuç hala koyu mavi;
 

---Sonra, yine musluk suyu ile 2 misli dilusyon, fosfat 2,5 ppm civarı
 

---yine 2 misli dilusyon, fosfat 1 ppm civarına düştü,
 
 
Bunu yapmaktaki amacım renk skalasını kullanmayı öğrenmekti.
Sizlerle paylaşmak istedim..
emreutku2009-05-28 13:55:18

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mmonerÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 17/09/2008
İl: Bursa
Mesaj: 708
mmonerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 28 Mayıs 2009 20:06

 Sizi takdir etmemek mümkün değil, çalışmalarınızın devamını merakla bekliyoruz. Hangi Gübrelemede ne kadar artış görülüyor ve yosun hangi safhada devreye giriyor, bunun test düzeneğini nasıl sağlarız? Acaba bir fikriniz var mı Tevfik Bey?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 28 Mayıs 2009 20:44
Murat bey teşekkür ederim, gübre konusuna başladım...Araştrmam bitince sizlerle paylaşacağım..
 
Bugün yavruluk aldım, nedeni birkaç günden beri akvaryum içinde arasıra gördüğüm bebek platilerdi. Diğer balıklar yiyebilir ne olur ne olmaz aldım yavruluğu benimde ikiz çocuklarım var ve şansa bak bu bebeklerde ikiz!!!
 
Tüm fotoğrafları bugün çektim..bir kaç saat içinde bile büyüdüklerini farkedebiliyorsunuz...
 




 

 
 
 
 
emreutku2009-05-28 23:51:10

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mmonerÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 17/09/2008
İl: Bursa
Mesaj: 708
mmonerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 28 Mayıs 2009 21:40

 Tevfik Bey,

 Bu arada akvaryumunuzdaki salyangoz popülasyonu ne durumda? Nerite'leri merak ediyorum açıkçası, ramshorn veya acuta ların çoğalmasına çözüm oldular mı ? veya onlar mı çoğaldılar :)


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 28 Mayıs 2009 22:24
Murat bey neritine salyangozu ile ilgili olarak daha sonra yazmayı planlıyordum, ama  bendeki 2 adet anentome helena (salyangoz yiyen salyangoz)ile  ilgili bildirim zamanı geldi geçiyor bile;
 


Bu canlı kendisinden küçük onlarca salyangozu kısa bir süre içinde yedi...
Akvaryum tabanı kısa sürede boş salyangoz kabuklarıyla doldu...
Benim akvaryuma (76 litre net) 2 adet fazla geldi haberiniz olsun..Tüm salyangozlar gitti diye canım sıkılıyor aslında nede olsa salyangozlar organik atık temizliği yapan işciler...Ben bunların hiçbirinin sağlıklı bitki yedikllerini görmedim...
Akvaryumda neritina ve dikenli salyangozlar duruyor...ama diğerleri gitti...
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

BvarisliÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 10/08/2007
İl: Bursa
Mesaj: 2420
BvarisliÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 29 Mayıs 2009 15:43
 Bir ara benimde şu salyangoz yiyen salyangozlardan almam lazım ama alıştım da keratalara kıyamıyorum. Birde uzunca bir süredir popilasyon dengeli gittiğinden gerek görmedim sanırım. Ne canımı sıkacak kadar çoğaldılar nede yok oldular. Düşük ph'a pek dayanamadıklarını biliyorum ve benim ph'da ideal değerde olduğundan tabanda çokça boş kabuk görüyorum.

 Tevfik abi yavruluk'ta doğurmak üzere balık olmadığına göre o aradaki mazgal tarzı plastiği kaldırabilirsin. Yavrulara daha fazla yüzme alanı sağlamış olursun. Benim favorim tül yavruluklardı ufak bir akvaryumu yavruluk olarak boşa çıkarmadan önce. Hatta hala bir tanesi durur elimin altında.
Devletabi2009-05-29 15:58:50

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

fantastik3Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 23/02/2009
İl: Kocaeli
Mesaj: 676
fantastik3Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 29 Mayıs 2009 15:44
Sayın Tevfik bey,

Fosfat testi için teşekkürler. Bildiğim kadarıyla mikro elementler tankın suyuna çok az miktarda ekleniyor. Tahminim, biz hobiciler gelişimi gözle görmek için biraz fazla gübreliyoruz galiba. Ben deep sıvı gübre kullanıyorum. Haftada iki kez 2 kapak ilave ediyorum...

anentome helena kesinlikle bitkili akvaryumda kimyasal kullanmadan salyangoz problemine karşı en etkili çözüm. Benim tankımda 3 adet var ve her sabah tabanda boş salyangoz kabukları görüyorum...

Platileriniz için kutlarım. Benim de lepisteslerim yavrulamıştı, aynı tip yavruluk kullanmıştım ama nasıl olduysa akvaryumumdaki diğer balıklar hepsini yedi. Yavruluğun içine küçük bir hava taşı ile hava verirseniz yavrularınız için daha iyi olur. Çünkü yavruluğun üstünde su sirkülasyonu olamıyor, kapalı, dibindeki atık yemler de hemen küfleniyor..

Saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 29 Mayıs 2009 21:03
[QUOTE=Devletabi]  Bir ara benimde şu salyangoz yiyen salyangozlardan almam lazım ama alıştım da keratalara kıyamıyorum. Birde uzunca bir süredir popilasyon dengeli gittiğinden gerek görmedim sanırım. Ne canımı sıkacak kadar çoğaldılar nede yok oldular. Düşük ph'a pek dayanamadıklarını biliyorum ve benim ph'da ideal değerde olduğundan tabanda çokça boş kabuk görüyorum.

 Tevfik abi yavruluk'ta doğurmak üzere balık olmadığına göre o aradaki mazgal tarzı plastiği kaldırabilirsin. Yavrulara daha fazla yüzme alanı sağlamış olursun. Benim favorim tül yavruluklardı ufak bir akvaryumu yavruluk olarak boşa çıkarmadan önce. Hatta hala bir tanesi durur elimin altında.
[/QUOTE]
 
Barış teşekkür ederim, Mazgalı çıkardım..yavruluk seçerken ebatlarına baktım, mümkün olduğu kadar küçük olsun istedim, internetten sipariş ettiğim için birebir görme fırsatım olmadı. Tül yavruluk daha kullanışlı olabilir...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir