ÖZELLİKLER

Kullanıcı Adı:
darkaura
Kullanıcı Grubu:
Kıdemli Akvarist
Geri Bildirimleri:
Aldığı Beğeni:
5499
Hesap Durumu:
Aktif
Durumu:
Çevrim Dışı
Üyelik Tarihi:
02 Kasım 2010 08:47
Son Ziyaret:
17 Saat 4 Dakika önce
Toplam Mesaj:
4518 [0.84 Gün Ortalaması]
Paylaşım Sayisı:
118 (Son 6 Ay)
İlan Sayisı:

BİLGİLER

Ad Soyad:
Mustafa KALIN
Doğum Tarihi:
08 Kasım 1978
Yaş:
46
İl:
Istanbul
Meslek:
Özel Mesaj:
Sohbet Talebi:
Üye Favorile:
Sosyal Medya:

İMZA

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/020220180957011.jpg[/IMG] [url=https://www.akvaryum.com/Forum/bitkili_tankda_led_kullanimi_k772480.asp]Bitkili Tanklarda Led Kullanımı[/url]

SON 10 MESAJI

Pipo Filtre Kaç Lt Yeterli
[QUOTE=Gül]Herkese iyi forumlar sb-933 sponge filtre 20 lt için yeterli olurmu
[/QUOTE]

Pipo hem bu ölçü hemde betta için tam uygun seçenek olur ama sorduğunuz model üretici tipi filtre, bir tankdan başka tanka kolayca taşınabilmesi için bu şekilde yapılmış, sizin durumda pek bir espirisi olmaz, en büyük dezavantajı gürültülü olmasıdır. Klasik tip pipo alırsanız biraz daha az gürültü yapacaktır.
Floresan Seçimi
[QUOTE=KaanE]
-Bu ledleri kaç tane kullanırsak kullanalım hep 12V veriyoruz değil mi? Ledleri birbirine bağlarken paralel / seri bağlama ile gücü düşürmek vb. mümkün mü? tam olarak birbirlerine nasıl bağlanıyorlar?
[/QUOTE]

24volt modelleride mevcut ama 12volt led ise daima 12v veriliyor. 24v led çok sayıda kullanacaksanız avantajlı, gerilim artınca amper azalıyor. Çok sayıda ledi 12v yapınca kalın kablo kullanmak gerekiyor yoksa ısını yanabilir. Akvaryum ölçeğinde hemen her zaman 12v uygundur, sıkıntı olmaz. Şerit led üzerindede modül leddede ledlerin kendileri paralel dizili, siz uc uca eklesenizde paralel bağlanıyorlar. Çok çok fazla sayıda led olmayacaksa ucu uca ekleyin sorun olmaz,

[QUOTE=KaanE]
-Benim için en ucuz adaptör seçeneği catanın led trafoları. Şu ürünü 100 liraya alıyorum perpadan. Uygun mudur? Fazla ya da az gelir mi? Çünkü hazır orionledlere normal adaptör takınca yanıp sönüyor, başka adaptörde yanıyor bir süre sonra yanıp sönüyor vs.
[/QUOTE]

Cata uygundur. Catanın bu modelleri led aydınlatma için yapılmışlar zaten. Kamera güvenlik sisteminde sıkıntı yaratıyor. Daha önce başıma geldi. Ledde sorun olmaz.

[QUOTE=KaanE]
-bu ledleri kaç tane bağlarsak o kadar watt elektrik mi çeker toplamda? Yani 100 tanesi 120W elektrik mi çeker?
[/QUOTE]

Aşağı yukarı o kadar çeker ama boy uzadıkca kablodaki kayıp artacaktır, adaptörlerde %100 verimli çalışmazlar. Genel uygulama ledlerin hesaplanan gücünün %30-%40 üzerinde güçde adaptör kullanmak.

[QUOTE=KaanE]
-kökleri akvaryumdaki karasal bitkiler içinde kullanmak istiyorum. Bunun watt hesabını nasıl yapıcam? Çeşitli yöntemler var ama tam anlamadım? Misal 1 metre kare alanı kaplayan ortalama ışık isteyen bir bitki için kaç wattlık ledlerden gerekir? Benim durumumda Aquaponic sistemdeki bitkiler; deve tabanı, melek kanadı, paşa kılıcı, şans bambusu, sarmaşık, tatlı patates.
[/QUOTE]

Her bitkinin günlük ışık ihtiyacı DLI olarak ifade edilir. Üzerine düşen fotosentetik ışık yoğunluğuda PPFD olarak ifade edilir. PPFD değerini zamanla çarparak DLI değerini buluruz.

Ledlerde avaraj ppfd değeri watt başına 2 umol/m2/sn, kaliteli bitki aydınlatmasında iyi hazırlanmış bir powerledde 2.5-3e çıkabilir.

Her bitki için ihtiyaç DLI değeri farklı, tatlı patates için , kuvvetli ışık ister, DLI değeri yuvarlak 20 mol/m2/gün yani 20milyon umol/m2/gün.

10 saat aydınlatma yaparsanız 20milyon umol ü zamana böleceksiniz ama saniye olarak yani 20milyon/10*60*60 == ~555 umol/m2/sn

10 saat aydınlatmada gereken PPFD 555umol/m2/sn bunuda watt a çevirmek için 2ye bölersek ~280watt eder.

Yani tatlı patates için metrekareye 250-300watt civarı aydınlatmayı 10 saat boyunca vermeniz gerekir.

İnteretten bitkinizin ihtiyacı olan DLI değerine bakın, 1DLI için metrekareye 10 saat boyunca 14-15 watt ışık vermeniz gerek, kaliteli aydınlatma ile biraz daha düşük olabilir.
Kendi Kendine Yaşayan Ekosistem?
[QUOTE]
Siz uygun değil diyorsunuz ancak bununla ilgili başarı sağlamış çok akvarist var yabancı forumlarda. En azından öyle söylüyorlar. 2 yıl yem verilmemiş akvaryumlardan bahsediliyor. Siz uygun değil deseniz de 20 yıl su değişimi yapılmasa olur gibi söylemler var.

Benim sorum bu metodun yanlışları nelerdir değil, bu metodu uygulamış arkadaşlarım var mı? idi. Uygulamadıysanız ve nasıl çalıştığına/çalışmadığına şahitlik etmediyseniz benim sorumu karşılamayan birçok bilgi aktarmanızın bana bir faydası olmuyor. Walstad farklı bir metot. Bu metodun tam tersi değilse bile aynı şeyler asla değiller. Ben walstad metodunu değil, burada adı geçen father fish metodunu öğrenmek istiyorum. Deneyen arkadaşlarımın tecrübelerini istirham ediyorum. Teorik tartışmalar değil.
[/QUOTE]

2yıl yem vemeden balıkların yaşayacağı akvaryumda yüzlerce litrede bir kaç küçük balıkdan fazlasının olmaması gerekir. Keza bunun ispatınıda eski konulardan birinde enerji üzerinden yapmıştım. Madem istediniz tekrar yapıyım:

Bitki ve alg ışıkdan gelen enerjinin ancak %1-2sini biokütleye yani kullanılabilir enerjiye çevirebilir. Uygun şartlarda %3-5 mümkündür ama gerçek dünya ortamında 1-2yi nadiren geçer. Diğer nokta besin piramidinde her basamakda enerjinin ancak 10da 1i bir sonraki canlıya aktarılabilir. Yani alg/bitki gelen enerjinin %2sini alır, alg yiyen su piresi benzeri su canlısı o enerjinin 10da birini elde edebilir, araya başka basamak girmezse su canlısını yiyen balıkda onun 10da birini, yani balığa güneşden/ışıkdan gelecek enerjinin ancak ~10binde 2si ulaşır.

Hesaplıyalım: iyi aydınlatılmış co2 desteği olmayan gübrelenmeyen düşük destek bitki akvayumda metrekareye 100-150watt led gerekir, ledler %30 verimle çalışır, yüksekden aldığımızda akvaryumun metre karesine 50watt düşer, 8 saat aydınlatma ile bu günde 1.440.000joule enerji eder. bunun 10binde 2si balığa ulaşabiliecektir, yani günde 288joule enerji.

Peki 25derece suda bir balığın ihtiyacı olan günlük enerji nedir, gram ağırlığı başına 20 ile 50 kalori, joule e çevirirsek 80 ila 200 joule/gün.

Bu hesapdan akvaryuma ışıkdan girecek olan enerji ancak 3-4gram balığa yeter. Yani ancak bir tane cüce cichlide yeter. oda 1metreye 1metre akvaryum için. Daha önce bu tip çalışma yapılan akvaryumlarda scarlet badis gibi ufak balıklardan bir iki tane konarak yapılmıştı.

Yani matematik fizik ortada. Yoktan enerji yaratamazsınız. Enerji ya ışıkdan yada yemden gelecek. 2 sene yem vermeden şu kadar cichlid baktım diyen yalan söylüyordur, gördüğünüz her kaynağa inanmayın. Bunlar teori değil gerçek fizik.


Su değişim konusuda, kapalı bir sisteme sürekli su ekleyeceksiniz, bunun içindeki kirecin tuzun hepsini bitki ememez, kaçınılmaz olarak zaman içinde birikme olacaktır, tuzlanacaktır. Çoğu akvaryum bir kaç senede bir bozulur yeniden kurulur. 20 sene su değişmeyecek tankın büyük olması ve yumuşak tuzsuz su ile ekleme alması gerekir. Siz bulunduğunuz şehirdeki suyun parametrelerine hiçbaktınız mı? Ne kadar kalsiyum magnezyum sodyum içeriyor, ne kadar ağır metal var. Bunlar akvaryumdam buharlaşıp uçacak şeyler değil, Bitki emmezse budamayla alamazsanız orada birikecek bir yerde ölümcül yoğunluğa ulaşacaktır. Bu yüzden akvaryumun çökmesi zadece zaman meselesidir diyorum. Ancak eklediğiniz suyun içeriğine hakimseniz içerde biriken miktarları takip edebiliyorsanız süreyi öngörüp yapabilirsiniz. Öteki türlü başkası yaptı bende yaparım dediğinde olan balıkların hayatına olur. İnternette kimse balıkları öldürdüğü akvaryumu nasıl çökerttiğini anlatmaz. Yaptım oldu der 5e 5 katar anlatır, doğru diyorsa bile ordaki şartlar size uyar mı, masraftan iş yükünden kaçacam diye balıklara cehennem yaratmadan önce bunları düşünmek gerek.[EDIT]darkaura,2025-08-19 12:36:32[/EDIT]
Floresan Seçimi
O sizin akvaryumun şekline sizin nasıl kurmak istediğinize bağlı. Tek çift olamsı çok önemli değil. Adaptörü hesapladığınız gereken gücün üzerinde alın, tam birebir yaparsanız özellikle kalitesiz adaptörler çok ısınıyor, verimsiz çalışıyor, bir süre sonra arıza verebiliyor.
Kendi Kendine Yaşayan Ekosistem?
Father fish'in metodu özünde walstad'ın kopyası. Farkı father fish daha balık odaklı, walstad ise tam anlamıyla kendini döndürecek ekosistem kurma odaklı. Father fish'i genel olarak doğru bulsamda uygulamada içime sinmeyen kısımları var. Hiç su değiştirmeme kısmı mesela uygun durum değil. Her ne kadar akvaryumda doğal ekosistemi oluşturmaya çalışsakda doğal bir ortam değil, doğal ortam çok daha büyük olur, balık basına 10-20lt değil tonlarca su ve zemin toprağı düşer, bu yüzden kendini tamamlayabilen bir ekosistem olur. Akvayum ise bir kaç yüz litre kapalı ortam. Su değişmediğinde zamanla kaçınılmaz olarak bazı maddelerin minerallerin aşırı birikimi olacaktır. Sadece su eklemesi yapılırsa belli süre sonra o akvayumun çökmesi kaçınılmaz olur. O yüzden Diana Walstad 6 ayda 3 ayda bir belli bir su değişimi tavsiye ediyor. Ve çok fazla balık konmamasını öneriyor. Walstad'ın kitabını olursanız kendisi geçek bilim insanıdır, önerdiği yöntemler seneler içinde yaptığı bilimsel araştırmaların yayınladığı akademik tezlerin sonucunda ortaya çıkmış şeylerdir.

Yem vermeme kısmında uyarayım. Orda yanlış anlama olmuş, father fish yem vermeyin demiyor, yem vermeden akvaryum kendi kendini idame edebilmesi mümkün değil. İdame edebilen kurulumlar biliyorum ama onlarda büyük hacimde çok az balıkla mümkün oluyor, 200lt ye ufak bir iki balık falan koymanız gerek, bol bitki arasında su pireleri falan gelişmeli, balık onlarla beslenmeli. Father fish çok az yem verin diyor, bir yerde doğru diyor balık soğuk kanlıdır, fazla besin tüketmez, altını çizdiği bir noktada balıkların sindirim sistemlerinin kısa olması, yediğini 2-3 saatte tam sindirmeden dışarı atması. Fazla yem vermezseniz balık kendi pisliğini yiyip tekrar sindirir diyor. Açıkcası her balık için uygun durum değil, kendi balıklarımada kendi pisliklerini yedirmek istemem. Ama özünde mantıklı keza akvayumdaki amonyak metabolik artık yemlerden geliyor, akvaryumu bozan fazla yemdir. Peki walstad niye fazla yemleme öneriyor, onun sisteminde çok yoğun bitki oluyor, bitki odaklı, oturmuş bir walstad tankında bitki yemden gelen artıkları temizliyor, yem ile gübrelenmiş oluyor. Yoğun bitki olmayan bitkinin tüm ihtiyaçlarının dengeli karşılanmadığı bir akvaryumda aynı oranda yemleme suyu kısa sürede bozacaktır. [EDIT]darkaura,2025-08-19 11:28:33[/EDIT]
Floresan Seçimi
Hazır kasa varsa modül led olarak alın. Kurulumu çok kolay olur. Kablonun üzerinde hazır dizili geliyorlar, kendinden plastik koruması izolasyonu oluyor, arkasınd çift taraf bandı olur, hemen kolayca yapışıp dizilir. yapışacağı yüzeyi önden temizlemeyi unutmayın. Akvaryum nemi ile sonradan yapıştırıcı bırakabiliyor, ön kötü japon yapıştırıcı ile tekrar yapıştırılır. 2835 modül alırsasanız her bir modülü 1.2watt gücünde olacaktır. 7 tane modül uygun olur. Tavsiyem dimmer alıp daha çok sayıda modül kullanın. Böylece ışık daha eşit dağılır. Dimmerda ışığı kısıp gücünü ayarlarsınız. Adaptör olarak 7 modüle 1amper yetecek olsada 2-3 amper bir şey öneririm. 12volt 2 amper adaptör uygundur. 50 taneden aşağısını satmaz ama iled.com dan almanızı öneririm.

[URL]https://www.iled.com/urun/10000k-2835-samsung-modul-led-12v[/URL]
Floresan Seçimi
Düşük destek bitkili için denediklerim arasında kurulumu en kolay ve en ucuz olup en başarılı sonucu veren aydınlatma 10bin kelvin samsung chipli soğuk beyaz ledler olmuştur. Altında harika bitki gelişimi oluyor, minimum yosunlanma yapıyor. Geçen seneler içinde çok kulandığım bir aydınlatma olmuştur. Her seferinde başarılı sonuç verdi. Yüksek destek CO2 yoksa detaylı power led yapmaya çok gerek yok. Orionled gibi markaları incelemedim ama şimdiye kadar önüme gelen hazır ledlerin çoğunun ne kadar tırt olduklarınıda gördüm. Pek çoğu ucuz piyasa ledlerini bitki ledi diye pazarlıyor, pazarlama ve şişirme söylemlerin ötesinde teknik yönü ile öne çıkan çok az hazır led gördüm, onlarda pahalı profesyonel markalardi.

Akvaryumun hazır bir kapağı varsa altına samsung chipli modül led alınıp hemen pıt pıt dizilebilir. Modül led olunca kendi plastik koruması ve arkasında yapıştırma bandı ile hazır geliyor, soğutucu ihtiyacı olmuyor, gereken tek şey uygun güçde bir adaptöre bağlaması. Kapak yoksa birşey ayarlamasıda zor iş değil. Görünüm önemli ise hazır boş kasalar mevcut, içine modül değilde şerit led olarakda dizilebilir. 10bin kelvin samsung'u hem modül hemde şerit olarak bulması mümkün.

Işık gücü olarak normal geometride ve kum kalınlığında (5-6cm) bir akvaryum için tankın brüt hacmini 0,15-0,2 ile çarpmak uygundur. 45lt için 7-9watt uygun olur. Biraz daha iyi kontrol için adaptörle led arasına basit bir dimmerda eklenebilir. Şerit ve modül ledde ışık kontrolü basit ve ucuz bir şey.

[IMG]https://www.ledpaketim.com/idea/iw/05/myassets/products/077/12-24v-mini-led-dimmer.jpg[/IMG]

Şu şekil kablo üzeri bir dimmer 100-150tl bir şey. Işığın gücünü tankın gidişatına göre ayarlayabilemesi büyük esneklik. Yosunlanma olduysa yada bitkiler sıcaktan stres oldularsa gelişim durduysa ışık azaltılabilir, gelişim hızlandığında biraz kızarmaları için artıralabilir. Daha güçlü bir led takılıp dimmerdan ışığın gücü ayarlanır. Dimmerların kumandalı ve internetten uygulama ile kontrol edilebilen versiyonlarıda mecvut ama bence çok gerekli değil. Işık gücü sürekli ayarlanıp oynanacak bir şey değil. Onun yerine internetten kontrol edilebilen timer switch daha kullanışlı olacaktır. Oda ucuz bir şey.

Dinlendirilmiş Su Kaç Günlük Olmalı
[QUOTE=İlksen Şahin]Merhaba,

Bence en iyisi ya kimyasal kullanıp beklememek ya da arıtma cihazı kullanarak beklememek. Araştırınca çok da pahalı işlemler olmadığı anlaşılıyor. Önce kimyasal kullandım ve boşuna niye bekliyormuşum dedim, sonra arıtmaya geçtim boşuna niye kimyasal kullanıyormuşum dedim.

Konuya cevap verecek olursam da; ben suyun bir hafta bekletilirse (hava motoru vs bağlamadan) taze su olmaktan çıkacağını düşünüyorum. Uzun süre bekleteceksem suyu hareketli tutmak isterim.[/QUOTE]

Suyu dinlendirme sadece klorunu atmak için değil aynı zamanda gaz dengesini sağlamak içinde gerekli. Arıtma ve kimyasallar sudaki kloru temizliyor ama suda erimiş olan gazları atmıyor. Şebekede su borularda soğuk ve basınçlı olarak aktarılıyor, soğuk ve yüksek basınç suyun içinde daha çok gazın çözülmesine neden oluyor. Musluk suyunu kapda beklettiğimizde içinde oluşan baloncukları görmüşsünüzdür mutlaka. Suyu dinlendirmeden içindeki fazla gazı atmadan direk akvayuma verdiğimizde ısınan ve basıncı düşen su aynen kaptaki gibi içindeki gazı baloncuklar halinde salar, en uç ve en kötü durumda gaz balıkların içinde solungaçlarında baloncuklanma yapar, vurgun yemelerine neden olabilir. Kimyasal ve arıtma kullanıldığı durumlarda bile suyun en az 1 gün dinlendirilmesi taraftarıyım.

Kendi akvayumuma merkezi büyük ölçek arıtmadan su geliyor, sistemi kuran ben olduğum için su parametrelerine hakimim, klor olmadığını biliyorum. Buna rağmen suyu akvaryumun altındaki dinlendirme tankında 1gün bekletip akvaryum sıcaklığına ısıttıkdan sonra tanka basıyorum.

1hafta bekletme kısmına gelirsek, evdeki eski tankımda şehir şebeke suyu kullanırken haftalık su değişimerinde bir sonraki haftanın suyunu dinlendirme tankına koyup 1 hafta bekletirdim. Su ışık almadığı sürede içine organik bir şey bulaşmadığı sürece bozulma yapmıyor. Şebekeden gelen su az nitrat içersede büyük oranda temiz, organik madde az. Bir keresinde su dinlenirken tanenlensin diye içine kütük koyup beklettim, o zaman bozulma olmuştu. Bozulma olan su kokusundan yüzeyindeki film tabakasından kendini hemen belli ediyor.
Sitrik Asit Ve Karbonat Hakkında Sorularım
[QUOTE=gofret1903]Merhaba, 96 litre akvaryumumda denedim fakat verimli olmadı. 50 60 litreye kadarki akvaryumlarda çok daha stabil oluyor. damlacık sayısını ne kadar arttırırsanız o kadar tepkime gerçekleşiyor bu da basıncı arttırıyor. saniyede 1 1.3 damlacık miktarında basınç 1.5 barda sabit kalıyor gece kapatmanıza da gerek kalmıyor benim tecrübem bu şekilde. tabii ki selenoid valf şart[/QUOTE]

Daha iyi çözen bir diffüzör yada en güzeli reaktör kullanılırsa daha büyük akvaryumlarda verim verecektir. Daha önce 96lt de verimli kullandım.
85x40x50 Akvaryuma Filtre Önerisi
Hamburg yeter. 45x20cm lik 5cm kalınlığında biolojik süngeri kıvırıp akvaryumun kösesine yerleştirin.

Şu şekil
[IMG]https://i.ytimg.com/vi/rTcHBLfeCgo/hq720_2.jpg[/IMG]

yada şu şekil
[IMG]https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh9n-LF6eOAOtUA8287nEh7VjKeXcf_elPT1NFr5u_IVFZWPq_jj-GXNNLH4QqakP0eiUFsYx1TtddcyLLHYP_wJ0EumsAb0_XrsdgtvZc1YRy4njDGVOxAlqSQaJ0ShiyiDbrvBWZ45-8/s1600/02.jpg[/IMG]

Bu yeterli sünger hacmi sağlıyacaktır. Hamburgun en önemli olayı yüzeyden akan su debisi. Asla belli değerin üzerinde olmayacak yoksa çalışmaz. yüzeydeki akıntı 10cm/dk yi asla geçmemeli. 8cm/dk debi için bu yüzey alanında gereken motor gücü 380lt/saat olur, yani 400lt/saat lik bir motor koyarsanız tam gelir. Suyun hareketi içinde karşı tarafa bir iç filtre koyun yeterli olur.

[EDIT]darkaura,2025-08-03 19:51:31[/EDIT]

SON MESAJLAR

GÜNCEL 100 TANITIM

SON İLANLAR

FORUM İSTATİSTİKLERİ

  • 3,797,668 Mesaj
  • 408,613 Konu
  • 91 Forum
  • 145,128 Forum Üyesi
  • 1,466 Özel Forum Üyesi
  • 29 Kıdemli Akvarist
  • 1,941 Dün Giriş Yapan Üye

Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.